Akdoğan: ‘Çözüm Süreci’ne dönmek isteseniz de dönemezsiniz’
Yalçın Akdoğan, TRT Haber’de katıldığı canlı yayında “Çözüm Süreci’ne dönmek isteseniz de dönemezsiniz. Çünkü bunlar süreci zehirledi, sürdürülemez hale getirdi. Siz, iyi niyetle bir şey yapmaya çalışıyorsunuz ama başka birileri, başka amaçla oradaki vatandaşa da zulüm edecek şekilde şiddet uyguluyor. Bu güvenlik açığı giderilmeden, operasyonlar bir noktaya varmadan böyle bir şeyin olması gerçekçi değildir. Yoksa... View Article
Yalçın Akdoğan, TRT Haber’de katıldığı canlı yayında “Çözüm Süreci’ne dönmek isteseniz de dönemezsiniz. Çünkü bunlar süreci zehirledi, sürdürülemez hale getirdi. Siz, iyi niyetle bir şey yapmaya çalışıyorsunuz ama başka birileri, başka amaçla oradaki vatandaşa da zulüm edecek şekilde şiddet uyguluyor. Bu güvenlik açığı giderilmeden, operasyonlar bir noktaya varmadan böyle bir şeyin olması gerçekçi değildir. Yoksa sürecin sahibi AKP’dir.” dedi.
‘Şer cephesi’ne karşı ‘iyi niyetli’ AKP
Ankara Katliamı ile sonrasında üzerindeki sorumluluktan kurtulmaya çalışan AKP’nin elinde kalan tek taktik gibi gözüken ‘şer cephesi’ söylemini sürdüren Akdoğan, IŞİD, PKK, ‘Paralel Yapı’, ülke içindeki vesayet odaklarını suçlayıp AKP’nin başarılarının birilerini ‘rahatsız ettiğini’ vurguladı. Ankara Katliamı ile ilgili olarak ise, “Seçim sürecinde bu saldırının meydana gelmiş olması, özellikle bunun doğrudan sivil siyasete ve demokrasiye dönük bir saldırı olduğunu gösteriyor” diye konuştu.
Akdoğan, “Türkiye IŞİD’i destekliyor gibi” bir algı oluşturulmasından şikayet ederek Türkiye’nin “IŞİD terör örgütüdür” ifadesini her zaman kullandığını ve seçimden sonra yaşananlar nedeniyle IŞİD hedeflerine aynı anda hava harekatı yaptıklarını anlattı.
AKP’nin 7 Haziran seçimlerinden sonra yaşadığı şok, tek başına iktidar olabilmek için çatışmaları artırma siyaseti, bu süreçte yaşanan başta Suruç ve Ankara katliamları gibi olaylar sonrasında krizi yönetme konusunda eski becerilerini gösterememesi ve esas olarak 1 Kadım seçimlerinde de siyasi tablonun esaslı şekilde değişeceğine dair bir işaretin olmaması bir arada düşünüldüğünde AKP’nin Türkiye’yi de beraberinde sürüklediği bu girdaptan çıkışı mümkün kılmasının fazlasıyla zor olduğunu gösteriyor.