Dünyanın tüm böcekleri, sakın ölmeyin!
Çoğumuz gördüğümüzde iğrenir, öldürmeye çalışırız. Peki bir gün gelse, dünyadaki tüm böcekler ölse, ne olurdu hiç merak ettiniz mi?
Çoğumuz gördüğümüzde iğrenir, öldürmeye çalışır, en iyi ihtimalle uzaklaştırmaya çalışırız bu çok bacaklı hayvanları. Böceklerden bahsediyoruz. Peki bir gün gelse, dünyadaki tüm böcekler ölse, ne olurdu hiç merak ettiniz mi?
Böcekler dünya üzerinden yok olsaydı, taşıdıkları sıtma ya da deng humması gibi hastalıklardan ölen yüzbinler kurtulurdu muhtemelen. Çiftçiler, hepimizin sağlığını tehdit eden tarım ilaçlarını kullanmayı bırakır, ilaç firmalarının kapısına herhalde kilit vurulurdu.
Ancak, bu göreceli “faydalarına” rağmen, böcekler yok olsaydı, hepimizin açlıktan öleceğimizi biliyor muydunuz?
Dünyadaki bitkilerin yaklaşık %80’i anjiyo spermatik ya da çiçek açan bitkilerden oluşuyor. Çoğalabilmek için, bu bitkilerin polenlerinin fiziksel olarak eril üreme organlarından, dişi üreme organlarına taşınması gerekiyor.
Nadiren, rüzgar, yağmur gibi doğal etkenler ya da yarasa, kuşlar gibi küçük hayvan türleri bu taşımaya yardımcı olsa da, polenlenme çoğunlukla arı, sinek, kelebek ve benzeri böcekler sayesinde gerçekleşiyor.
İnsanoğlunun hem kalori, hem de hacim olarak, günlük gıda alımının %50 ila %90’ının bu tip bitkilerden oluştuğu düşünülürse, tehlikenin boyutu çok daha iyi anlaşılır. Buğday gibi tahıllardan meyve ve sebzelere, hem bizlerin, hem de yediğimiz diğer hayvanların besinlerini oluşturan bitkiler olmadan yaşamın sürdürülemeyeceği açık.
Arizona Üniversitesi’nde böcek bilim çalışmaları yapan Goggy Davidowitz, yaşam alanlarının ve orman arazilerinin yok edilmesi, radyasyon ve kablosuz elektronik ağların artması ve iklim değişiklikleri nedeniyle, böcek nüfusunun ciddi biçimde kaybolduğunun altını çiziyor.
Davidowitz, böceklerin kaybolma riskinin uzak bir gelecek ya da fantazi olmadığının da altını çiziyor – “bu soyut ya da felsefi bir düşünce değil, şu anda gerçekleşiyor!” diyerek herkesi uyarmayı da ihmal etmiyor.