Emperyalistler bütün atlara oynama peşinde
ABD ve Fransa Dışişleri Bakanlarının açıklamaları, emperyalistlerin Beşşar Esad'ın gitmesine dönük planlarının alternatifleri olabileceğine dair yeni tartışmalara yol açtı.
Suriye’deki iç savaşın çözümüne dair ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ve Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius’tan gelen açıklamalar, emperyalistlerin Beşşar Esad’ın gitmesine dönük planlarının alternatifleri olabileceğine dair yeni tartışmalara yol açtı. Öte yandan, bugüne kadar Beşşar Esad ile Suriye ordusu arasında bir fark gören Almanya ise IŞİD’e karşı yürütülecek olan mücadelede bugüne kadar Esad ile işbirliğine karşı çıktıklarını açıklamakta gecikmedi.
Emperyalistlerin Suriye’deki müdahalelerine karşı onurlu bir direniş gösteren Beşşar Esad, bir zaferden uzak olsa da, Rusya’nın desteği ile savaşı kısmen de olsa kendi lehine çevirmeye başlaması ve Fransa saldırıları sonrası emperyalist ülkelerin kamuoyu baskısıyla dahi olsa IŞİD’e karşı mücadele sözlerinin öne çıkmaya başlaması ile birlikte ABD ve Fransa’dan gelen açıklamalar dikkat çekiyor.
ABD ilk kez Esad’la işbirliğini dillendirdi
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, bir anlaşmaya varılması halinde koalisyon güçleri ile Rusya ve Suriye güçlerinin bir arada “birkaç ay içerisinde” IŞİD’i yok edebileceğini söylerken “Siyasi bir geçiş süreci anlaşması ile Suriye ordusu ve muhalif güçlerin oluşturacağı IŞİD’e karşı birleşik cephe ordusu, örgütün işini bir kaç ayda bitirebilir. Suriye ordusu, muhalif güçler, ABD ve koalisyon güçleri ile Rusya, IŞİD’i yok edebilir. Bu iş yalnızca hava saldırıları ile yapılamaz” diye konuştu.
Yunanistan’ın başkenti Atina’ya geçen Kerry, basın toplantısında “Batının desteklediği isyancılar IŞİD’e karşı hükümet güçleriyle işbirliği yapar mı” sorusuna şu yanıtı verdi: “Beşşar Esad’ın geleceğinin ne olduğu veya olmadığı konusunda netlik olması halinde, ‘gitmek’ zorunda olduğunun net olmadığını düşünüyorum”.
Ancak Kerry, Esad’ın eninde sonunda iktidardan ayrılacağına dair bir inançları olmazsa, isyancıların 4 yıldır savaştıkları hükümet güçleriyle işbirliğine gitmesinin “aşırı zor olacağını” düşündüğünü de ekledi.
Fransa Dışişleri Bakanı da Esad’lı bir geçiş süreci öngörüyor
Kerry’nin açıklamasından bir gün sonra Fransa Dışişleri Bakanı Laurent Fabius da, benzeri ifadeler kullandı. Suriye’de iç savaşı bitirmek üzere uygulanması planlanan siyasi geçiş süreci için Fabius, “Suriye’nin birleşebilmesi siyasi bir geçişle mümkündür. Bu da geçiş sürecinden önce Esad’ın gitmesi gerektiği anlamına gelmez; fakat bundan sonrası için bazı güvenceler olmalıdır” dedi.
Almanya hem Esad hem Suriye ordusu ile işbirliğine karşı
Başbakan Angela Merkel’in mülteci sorununun çözüm konusunda tek yetkili kıldığı Başbakanlık Bakanı Peter Altmaier, ne Esad ile ne de Suriye Ordusu ile IŞİD’e karşı mücadelede işbirliği yapılmayacağını söyledi. Basında çıkan haberlere göre, Esad ve Suriye Ordusu’nu mülteci krizinden sorumlu tutan Altmaier,” Almanya ve Avrupa Birliği için şu çok net: ‘Ne Esad ne de Suriye Ordusu ile birlikte çalışmayacağız’ ” ifadelerini kullandı.
Almanya bugüne kadar Beşar Esad ile işbirliğine karşı çıkmakla birlikte, Suriye Ordusu’nun unsurlarıyla işbirliği yapılabileceği yönünde açıklamalar yapıyordu. Son olarak Savunma Bakanı Ursula von der Leyen, Suriye Ordusu’nun yönetiminde bir işbirliğini reddetmekle birlikte, ordunun bazı unsurlarıyla işbirliği olabileceği yönünde açıklamalarda bulunmuştu.
IŞİD, emperyalizmin bölgedeki maymuncuğu olmayı sürdürecek mi?
Kuşkusuz, ilk önce söylenmesi gereken IŞİD’in emperyalizmin bölgeye müdahalesi ve sürekli bir varlık oluşturmasının altyapısını oluşturduğu ve bunun için kamuoyu desteğinin sağlanmasında bir araç olarak kullanıldığı en başa yazılması gereken tespit. Ancak daha bir kaç gün öncesine kadar “Esad gitmeli” dışında bir söz söylemeyen ABD’nin de Fransa’nın peşine takılarak “şimdilik” kaydıyla da olsa Esad’lı bir geçişi dillendirmeye başlaması yeni bir durum. Ancak bu yeni durumun Beşşar Esad’ın seçimlere girme hakkını kapsayacak kadar genişleyebileceğine dair bir işaret bulunmuyor.
Bununla birlikte, ABD, Esad’ın iktidardan aniden ayrılması halinde Şam’da oluşacak boşluktan, geçmişte Libya’da yaşandığı gibi, IŞİD’in istifade etmesinden kaygı duyduğunu zaman zaman söylüyor. Washington’ın Suriye’de çözüm planının ilk adımı, Esad güçleri ve isyancı gruplar arasında ateşkes sağlamak. Ancak o gruplar arasında kimin olacağı konusunda Suriye, Rusya ve İran cephesinin farklı, Batılı güçler ve Arap müttefiklerinin ise farklı tercihleri bulunuyor. Zira, Suriye’de “muhalif” denebilecek pek az unsurun kaldığı ve esas olarak neredeyse tüm “muhalefet”in artık cihatçı çetelerin saflarında olduğu biliniyor.