1 Kasım seçimlerinin tamamlanmasıyla birlikte yeni anayasa ve başkanlık sistemi tartışmaları başladı. Önceki gün de Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın “Bunun mekanizması referandumsa referanduma gidilir” diye tartışmaya katılmıştı. Ancak kamuoyu araştırmaları ‘millet’in bu konuda Erdoğan’dan yana olmadığını gösteriyor.
Kalın: Başkanlık sistemi Türkiye’ye büyük çağ atlatacak
İbrahim Kalın, Cumhurbaşkanlığı’nda düzenlenen basın toplantısında, başkanlık tartışmalarına ilişkin sorulara, “Bu tartışma milletten bağımsız, ayrı elbette düşünülemez. Bunun mekanizması referandumsa referanduma gidilir.” cevabını vermişti.
Kamuoyu araştırmaları Erdoğan’ı üzer mi?
1 Kasım seçim sonuçlarına en yakın tahmini yapan Adil Gür, olası bir referandumundan ‘başkanlık’ sonucu çıkmayacağını savundu. Gür, “Başkanlık sistemine AKP seçmeninin önemli bölümü de karşı. Kürt sorunu çözülmeden başkanlığa geçilemez” dedi.
Öte yandan, önemli bir araştırma kuruluşu olan Ipsos tarafından yapılan seçim sonrası anketinden de ilginç sonuçlar çıktı. Anayasa değişikliği ve Erdoğan’ın 1 Kasım seçimindeki tavrına ilişkin olumlu kanaatler bildirilmesine rağmen “Başkanlık sistemi mi parlamenter sistem mi?” sorusuna verilen cevapların baskın şekilde parlamenter sistemden yana olması dikkat çekti.
Ankette sorulan soruya, yüzde 31 oranında başkanlık sistemi tercihi bildirilirken parlamenter sistem tercihinde bulunanların oranı yüzde 57 oldu.
AKP’nin seçeneği “uzlaşma”
Bu tablo AKP’nin başkanlık sistemini referanduma götürme imkanının sınırlı olduğunu gösteriyor. Nitekim başkanlık sistemi tartışmasının yaşanmadığı ve Recep Tayyip Erdoğan’ın bu kavgaya girmeden sürdüğü bir seçim kampanyasının 1 Kasım üzerindeki etkileri yüksek olmuştu.
Öte yandan, bu durumda Adil Gür’ün söyledikleri öne çıkıyor. ‘Başkanlık, federasyon, bölünme’ denklemi Türkiye sağının yumuşak karnı olacağı için bu konuda AKP’nin MHP’nin desteğini alması zor gözüküyor. Bununla birlikte, HDP’nin de Kürt sorunu çözülmeden bir destek vermesi mümkün gözükmüyor.
Dolayısıyla, Türkiye’nin önümüzdeki dönemde çözüm süreci, başkanlık ve yeni anayasa konularının birbirleriyle doğrudan ilişkili olduğu dönem geçireceği ve her üç konunun da birlikte ilerletilebileceği öngörülebilir.
Soruya dönersek, Türkiye bu üç başlığı birlikte bir sonuca vardırmayacaksa Erdoğan’ın referandumu tercih etmesi olasılığı diğer seçeneklerden çok daha zorlu gözüküyor. Öyleyse, başkanlık sistemi Erdoğan açısından ‘yaşamsal’ kabul edildiğinde ancak son noktada bunu tercih edebileceği şimdiden öngörülebilir.
Bu haber en son değiştirildi 10 Kasım 2015 08:27 08:27
İki aylık fikir dergisi Yeni Ülke 31. sayısında "Solun Cumhuriyet ile sınavı" dosyası ve dolu…
Aziz İhsan Aktaş'ın 16 şirketine kayyum atanırken sevgilisi ve akrabaları üzerine kurulu şirketleri ile Cengiz…
Çorlu Tren Katliamı’nda adı gündeme gelen dönemin TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın’ın yöneticisi olduğu Deha…
Ünlü şarkıcı Mabel Matiz hakkında hazırlanan iddianamede, erişime engellenen 'Perperişan' şarkısının sözlerinin 'çocuklar için tehlike…
Maraş Katliamı Davası'nda yargılanan ve katliamın sembol ismi olarak bilinen eski Milletvekili Ökkeş Şendiller için…
247 günlük tutukluluğunun ardından tahliye edilen Barım, 27. Ağır Ceza Mahkemesi'nin itirazı sonucu yeniden tutuklanacak.