Şahinlik bunlara mı kaldı?

AKP’nin ileride masaya oturduğunda ‘kolay harcanabilecek’ isimlere ‘şahinlik’ rolü biçmesi bir yana bu isimlerden ‘şahin’ çıkması da pek mümkün gözükmüyor.

1 Kasım seçimlerinden sonra tek başına iktidar olarak rahatlayan AKP cephesinden özellikle ekonomik reformlar, çözüm süreci, yeni anayasa, başkanlık, toplumsal uzlaşı gibi başlıklarda mesajlar gelirken Cem Küçük ve Rasim Ozan Kütahyalı’nın Zaman ve Samanyolu ile Aydın Doğan, Markar Esayan ve Etyen Mahçupyan’ın çözüm sürecine ilişkin açıklamaları dikkat çekiyor.

AKP’nin bir tercih olarak elindeki belki de en meczup iki gazeteciyi medya konusunda ve iki Ermeni yazarı Kürt sorunu konusunda öne sürmesi ve tabanın duymak isteyeceği sözleri temel olarak bu kişilere söyletmesi en hafifinden ‘ilginç’. AKP’nin ileride masaya oturduğunda ‘kolay harcanabilecek’ isimlere ‘şahinlik’ rolü biçmesi bir yana bu isimlerden ‘şahin’ çıkması da pek mümkün gözükmüyor.

AKP mutlaka Gülen Cemaati’ne ve PKK’ye karşı bir süre daha sert ve çatışmacı davranmaya devam edecek. Ancak bu sertliği özellikle Kürt hareketine karşı 1 Kasım öncesindeki gibi ‘ne olursa olsun’ diye uzun süre sürdürmesi kolay olmayacak. Zira, artık tek başına iktidar hedefine ulaşmış durumda ve patronlar cephesinden ekonomik reformlara dair her gün mesajlar veriliyor. Ayrıca kendisine seçimleri kazandıran vaatlerini de yerine getirmek zorunda. Bu adımların kutuplaşma ve memleketin bir kısmında savaş koşulları sürdürülürken yapılmasının sınırlı olacak.

AKP’nin 1 Kasım sonrasındaki stratejisinin seçim sonuçlarıyla yaşanan şoktan en fazla kazanımla çıkmak olduğu söylenebilir. Bunun için de zamanı geldiğinde kendisini bağlamayacak veya kolayca sırtından atabileceği yükleri kullandığı söylenebilir.

Son bir kaç günde kim neler demiş bir hatırlayalım.

Cemaat, bu kadar kolay lokma mı?

Küçük ve Kütahyalı’dan kayyum incileri

Koza İpek Grubu’na kayyum atanmasından sonra Star gazetesi yazarı Cem Küçük, çok yakında Zaman ve Samanyolu’na da kayyum atanacağını söyledi. Gazetecileri hedef gösteren Star yazarı Cem Küçük, Kanal 24’te canlı yayında “Samanyolu ve Zaman’a artık geçmiş olsun. Bunlar yakında kayyuma geçerler. Buradan ilan ediyorum. Orada çalışan arkadaşlar artık direnir mi, yeni bir iş mi bulur, bilmiyorum. Artık son günleri” ifadelerini kullandı.

Küçük’ün ardından Sabah yazarı Rasim Ozan Kütahyalı da, köşe yazısını “Artık her şey açık açık yazılacak ve ilgili devlet kurumları da geçen hafta olduğu gibi gerekli kayyum operasyonlarını yapacaklar. Bu böyle biline” ifadeleriyle bitirdi.

Küçük Gülen’e de Doğan’a da ‘ayar veriyor’

Cem Küçük, Ersoy Dede ile birlikte yaptığı Kanal 24’te yayınlanan ‘Günün manşeti’ programında kayyum söylentileri yüzünden dizi çekimlerini durduran Gülen cemaatine yakın televizyonların durumunu yorumladı. Cem Küçük “Bütün finans ayakları çökertilecek, bütün ayakları bitirilecek ve bunlar 100 gün içinde olacak” dedi.

Erdoğan-Doğan gerilimi, seçimlerden kısa süre önce Türkiye’yi ziyaret eden Angela Merkel ve Aydın Doğan’ın Almanya bağları hatırlanmadan anlaşılabilir mi?

Cem Küçük, aynı programda Aydın Doğan’a da tehditler savurdu. Hürriyet’te yayınlanan mektupla ilgili konuşan Küçük, “Bu bir kere teslim olma değil. Aydın Doğan teslim olursa, biat ederse Milliyet gibi olur. Milliyet’in gerçek tirajı 30 bine düştü. Beyaz Türklerin gözünde bir değeri kalmadı. Aydın Doğan böyle yapmaz.” dedikten sonra konuşmasını “Geri adım atmak mı istiyorsun Aydın Doğan? Tamam o zaman bize samimi olduğunu göstermek zorundasın ki ikna olalım. Biz de bakacağız senin durumuna. Daha karar vermedik.” Diye sürdürdü.

Aydın Doğan’ın Eyüp Can, Bülent Mumay ve Nazlı Ilıcak’ı kovmasını isteyen Küçük “PKK meselesine girmiyorum. Ahmet’i, Şirin’i, Nevşin’i kovsun demiyorum.” diyerek de diğer hedefleri açıkladı.

“Artık seni de biz yöneteceğiz. Seninle ilgili kararları da artık biz alacağız Aydın Doğan” diyen Küçük, “Aydın Doğan, Nazlı Ilıcak ve Bülent Mumay konusunda gereğini yapsın, biz de ‘Aydın Doğan iyi niyet gösteriyor’ diyelim, merhamet edelim” diye konuştu.

Dolmabahçe’den bu yana çok şey değişti. Ancak Kürt sorunu çözülmeden AKP’nin gidebileceği pek az yer var.

Esayan: Çözüm süreci bitti, PKK yok edilecek

Yeni Şafak yazarı ve AKP İstanbul Milletvekili Markar Esayan ise verdiği bir röportajda, bundan böyle tek muhataplarının Kürt halkı olacağını belirterek ‘demokratik hakların verilmesi konusunda geriye çok az şey kaldığını’ ve devletin PKK’yi yok edeceğini söyledi.

Markar Esayan, çözüm sürecinin tamamen sona erdiğini, halkın PKK ile mücadeleye çok ciddi destek gösterdiğini ve ‘devam et’ mesajı verdiğini söyledi. “HDP gibi, ayaklanma çağrıları yapan, 70 vatandaşın katledilmesine neden olan siyasi partilerle uğraştık” ifadelerini kullanan Esayan, halkın ‘Osmanlı tokadı’ indirdiğini savundu.

Mahçupyan: Çözüm Süreci’nde muhataplar değişti

Başbakan Davutoğlu’nun fahri danışmanı Etyen Mahçupyan ise El Cezire’ye verdiği ropörtajda, Çözüm Süreci’nde artık tek muhatabın Kürt halkı olduğunu, PKK ve HDP’nin artık muhatap alınmayacağını savundu.

Mahçupyan da Erdoğan gibi muhatapların Barzani ve Perwer olduğunu mu düşünüyor?

Mahçupyan, “Bence çözüm sürecinde ikili bir tavır söz konusu olacak. PKK konusunda bir geri adım olacağını hiç sanmıyorum. Gördüğüm kadarıyla silahlı çatışma ve Suriye’deki olay devam ettiği sürece hükümet de PKK’ya karşı şu anki tavrını, çatışmacı tavrını devam ettirecek. PYD’ye karşı da devam ettirecek. Öte yandan yurt içinde de HDP’nin muhatap alınma ihtimalinin çok düşük hale geldiğini görüyorum. AKP’nin şimdi Kürtlerle baş başa olduğunu düşünüyorum” dedi.

Mahçupyan, Öcalan faktörü konusunda ise “Şu andaki durumda bence dış politikada bir istikrar gelene kadar şu anda ne Öcalan’ın, ne de HDP’nin bir rolü olabilir. Tahminim bu. Dış politikada bir stabilite imkânı doğduğu zaman ancak Türkiye’de yeni muhataplar ve çözüm süreci olayı başlayacak diye düşünüyorum ben. Bu arada da reform adımları vesaire gibi yeni adımlar atmaya çalışacak diye düşünüyorum.” dedi.