Spora siyaset karıştırmıyorduk değil mi?
Hamza Yerlikaya'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Baş Danışmanı olması akıllara şu soruyu getirdi;"Spora siyaset karıştırmıyorduk değil mi?"
Eğer haksızlıklara karşı alerjiniz varsa, sporun piyasanın acımasız dişlileri arasında parçalanmasına gönlünüz el vermiyorsa, futbolu borsada değil arsada seviyorsanız, ayrımcılığa ve cinsiyetçiliğe karşı mücadele ediyorsanız, tarafınız sporda ter dökenler ise, memleketinizin içine bulunduğu durumu değiştirmek için irade gösteriyorsanız ve tüm bunları yaparken aynı anda sporcu ya da sporsever iseniz sıklıkla şu cümle ile karşılaşırsınız; “Spora siyaset karıştırmayın”
Türkiye’nin ilk futbolcu grevini örgütleyen, sosyalist kimliğinden asla taviz vermeyen, onuru peşinde koşmayı top peşinde koşmaya tercih eden sevgili Metin Kurt hocamız, yıllarca hayalini kurduğu ve yaşamının son yıllarında gerçek kıldığı sendikası ile, istemedikleri bir iktidarın temsilcilerini, demokratik haklarını kullanarak protesto ettikleri için hedef tahtasına oturtulan Galatasaray taraftarlarına sahip çıktığı zaman, spor medyasından, federasyonlara, kulüp başkanlarından, iktidara herkes aynı cümle ile saldırmıştı bu haklı kavgaya; “Spora siyaset karıştırmayın” Tıpkı Reyhanlı Katliamının hemen ardından “Hükümet İstifa” sloganları ile tribünleri inleten Fenerbahçe taraftarlarına, Gezi Direnişi’nde halkının yanında olan Çarşı’ya ve her renkten taraftara, NTV mikrofonuna konuşmayı reddettiği için Cenk Akyol’a saldırdıkları gibi.
Emre Belezoğlu Rabia selamı verirken, Hakan Şükür yeşil sahalarda Cemaat örgütlenmesinin fitilini ateşlerken, Hidayet Türkoğlu başbakanının ağzından girip burnundan çıkarken, spor yazarları televizyon programlarında spor dışında her şeyi konuşurken yasak olmayan siyaset, memleketin pırıl pırıl gençleri için “spora bulaştırılmaması gereken” bir tabu oluverir birdenbire. Bir bakıma iktidarın ikiyüzlülüğünün bir tezahürüdür bu.Çünkü spora karıştırılmaması gereken; sosyalist,ilerici birikimlerdir. Sporcunun zekasız, belki çevik ama mutlaka ahlaksız olanlarının yaptıkları ise ifade biçimi, çok da sorgulanmaması gereken bir tercihtir…Tıpkı son olarak eski AKP Sivas Milletvekili, Güreş Federasyonu Başkanı, Olimpiyat, Dünya ve Avrupa Şampiyonu Hamza Yerlikaya’nın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Baş Danışmanı olması gibi.
Yazının başında çizdiğimiz tablo sporda ter dökenler açısından kaybedilmiş bir maç görüntüsü verse de, bu maçın bir de rövanşı olduğunu hatırlatmak isteriz. Spordaki bu bataklığı kurutmak için irade gösteren milyonlarca taraftarın desteği ile biz bu rövanşı alacağız…Tıpkı Metin Kurt gibi iktidarın ceza sahasındayız ama bu sefer çok kalabalığız.