AKP iktidarları boyunca 37 bin 922 kişi hayatını kaybetti

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 2002-2015 yılları arasında insan hakları ihlalleri sonucu toplam 37 bin 922 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

AKP iktidarları boyunca 37 bin 922 kişi hayatını kaybetti

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 2002-2015 yılları arasında insan hakları ihlalleri sonucu toplam 37 bin 922 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi.

CHP İstanbul Milletvekili Tanrıkulu, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında 2002-2015 yılları arasında insan hakları ihlalleri sonucu toplam 37 bin 922 kişinin hayatını kaybettiğini söyledi. Sözlerine Milli Takım’ın ikinci tura çıkması temennisinde bulunarak başlayan Tanrıkulu, Özgür Gündem gazetesinin üç nöbetçi genel yayın yönetmeninin gazetecilik faaliyetinden dolayı tutuklandıklarını söyledi.

Tanrıkulu, “Şebnem Korur Fincancı, Türkiye İnsan Hakları Vakfı Başkanı ve dünyanın önde gelen adli tıp uzmanlarından bir tanesi. Erol Önderoğlu, Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü’nün Türkiye temsilciliğini yapıyor. Ahmet Aziz Nesin, yazar, aktivist, insan hakları savunucusu kimliği var. Gazetecilik faaliyetinden dolayı akıllara durgunluk verecek biçimde İstanbul Çağlayan Adalet Sarayı’nda tutuklandılar. Yaptıkları dayanışma faaliyetiydi ve gazetecilik faaliyetiydi. Gazetecilik faaliyeti hiçbir zaman suç değil, bu olmamalıdır. İktidarın çizdiği alanda gazetecilik yapılmaz. Bu hangi iktidar olursa olsun onun çizdiği sınırlar içinde gazetecilik yapılmaz, yapılmamalı. Özgür basın da Türkiye’de hiçbir zaman susturulmadı, bedel ödendi, bedel ödenmeye devam ediyor, susmayacağı da kesin. Kaçma şüphesi olmayan, kendileri adliyeye gelmiş, işte kendileri ile ilgili delilleri sabit olan, hangi tutuklama koşuluyla tutukladınız” ifadelerini kullandı.

Tanrıkulu, askere yönelik düzenlemeyi de eleştirerek, “Silahlı Kuvvetler mensuplarına gerçekten bir hukuk devletinde olmayacak zırh getiriliyor. Bu zırhın getirilmesiyle birlikte yakın dönemde işledikleri suçlar bakımından geriye ve ileriye dönük zırh getirilmeye çalışılıyor. MİT mensuplarına 2013 yılında zırh getirmişti. Hukuk devleti bakımından son derece sakıncalı bir yasadır” şeklinde konuştu.

İnsan hakları ihlallerinin çeşitlilik arz ettiğini ifade eden Tanrıkulu, “2002-20215 yılları arasında toplam 37 bin 922 yurttaşımız yaşamını yitirmiş. Kadın cinayetleri, iş cinayetleri, şüpheli asker ölümleri, çocuk ölümleri var. Yargısız infaz, ‘dur’ ihtarına uymama, rastgele atış sonucu ölen sayısı 830 kişi. İş cinayetlerinde 2002-2015 yılları arasında 17 bin 57 kişi hayatını kaybetmiş. Bu konuda alınan hiçbir tedbir yok. Bu cinayetlerin azaltılması noktasında bir çalışma yok. Hükümetin bu meseleye bakışı ‘fıtrat meselesi’. 2008’den bu yana 328 kişi askerde şüpheli biçimde ölmüş” dedi.

7 Haziran’dan sonra kayıtlara geçen şehit sayısının 500’den fazla olduğunu söyleyen Tanrıkulu, 2 binden fazla da yaralı olduğunu belirtti. Tanrıkulu ayrıca, en az 211 bin 227 kişinin işkenceye maruz kaldığını iddia etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret davasının 2 binden fazla olduğunu belirten Tanrıkulu, bütün şikâyet dilekçelerinin soruşturmaya döndüğünü iddia etti.

Bazı belediyelere kayyum atanmasına ilişkin soru üzerine ise Tanrıkulu, “İçişleri Bakanı’nın teftiş yetkisi var, cumhuriyet savcıları var. Bunların elinde her türlü yetki var. Eğer önlememişseniz sizin kabahatiniz. Hükümetin tamamen algı operasyonu, gündem saptırma operasyonu. Eğer yapmışlarsa, bugüne kadar yaptıklarını ortaya çıkarmamışsanız, engellememişseniz, cumhuriyet savcılıklarını hareket geçirmemişseniz sizin kabahatiniz. Mevzuatta hüküm var” diye cevap verdi.