AKP'nin mülteci algısı: "Alın verin ekonomiye can verin"
AFAD tarafından yapılan açıklamaya göre 9 liralık yatırımın 2 lirası Suriyelilerden.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından yapılan açıklamaya göre 9 liralık yatırımın 2 lirası Suriyelilerden.
AFAD tarafından yapılan açıklamada, “Uzun süredir devam eden savaşın izlerini geride bırakmaya çalışan Suriyeliler, yatırımlarıyla Türkiye ekonomisinin önemli bir aktörü haline geldi.” denilirken Türkiye’ye gelen 918 milyon liralık yatırımın 205 milyon lirasının Suriyeliler tarafından getirildiği ifade edildi.
AFAD Barınma Merkezi’nden ABD’ye ihracat
Yapılan açıklamada “Yabancı yatırımlarda Suriyelilerin olumlu etkileri verilere yansırken AFAD Barınma Merkezlerinde kalan Suriyeliler, ABD ve Avrupa ülkelerine tekstil ürünleri ve halı ihraç etmeye başladılar. AFAD Suruç Çadır Kenti’nde 60 Suriyeli ailenin gelir elde ettiği meslek kurslarında günlük bin parçadan fazla tekstil ürünü dikiliyor. AFAD Adıyaman Barınma Merkezi’ndeki meslek kurslarında üretilen halılar ABD’ye ihraç ediliyor. AFAD Malatya Barınma Merkezi’ndeki meslek edindirme kursunun atölyesi ise yüzlerce tekstil makinesi ile adeta bir fabrikayı andırıyor. Bugüne kadar AFAD Barınma Merkezlerindeki kurslarda 75 bin Suriyeliye terzilik, kuaförlük, tekstil üretimi gibi branşlarda meslek öğretildi.” denildi.
Türkiye’de en çok şirket kuranlar Suriyeliler oldu
Suriyelilerin, Türkiye’de en fazla şirket kuran ve en fazla şirket sermayesi getiren ulus olduğu söylenirken, “Türkiye’de geçtiğimiz yılın ilk 11 ayında bin 429 şirket kuran Suriyelilerin yatırımlarına en fazla yaklaşabilen 310 şirket ile Almanya oldu. Suriyeli işadamları, Türkiye’ye en fazla yatırım yapan ikinci ülke olan Almanya’dan 5 kat fazla şirket kurdular.” denildi. Açıklamada, barınma merkezlerinde Suriyelilere dükkan alanı tahsis edildiğini ve kendi aralarında bir ekonomik canlılık oluşturabilmeleri için pazar yerleri kurulduğu da belirtildi.
İnsanların acılarından bile bir rant çıkarma çabasında olan AKP açısından, insanların anavatanından uzak başka bir ülkede çadır kentlerde yaşamasının bir önemi yok gibi duruyor. Tek önemli olan şey “ekonomik canlılık”. Ekonomik faaliyetlere başlanılmasını, orada yaşayan insanlar açısından bir mutluluk kaynağı olarak lanse edilmeye çalışılması ise insanlığın nerede kaldığı sorusunu akıllara getiriyor.