ANALİZ | Türkiye Suriye’ye giriyor

Dün basında Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) ait araç ve askerlerin, sınırı geçerek Suriye topraklarına giriş yaptığı iddia edilmişti.

İddiaya göre, sınır bölgesindeki yerel kaynaklar, TSK’ye ait mayın tarama araçları ile iş makinelerinin Suriye’nin Cerablus kenti topraklarına girdiklerini bildiriyorlar ve Mayın tarama aracı ve iş makinelerine bin kadar Türkiye askerinin de eşlik ettiği ifade ediyorlardı.

Türkiye Suriye topraklarına girmediğini açıkladı

Ancak bu haber daha sonra yalanlandı. Askeri kaynaklar, askerlerin Çobanbey ile Fırat nehri arasında kalan bölgede fiziki sınır engeli ve modüler duvar inşaa çalışması için bölgede faaliyet gösterdiğini belirtti.

Kaynaklar, çalışmaların sınır hattını oluşturan demiryolunun güneyinde yer alan 30 metre derinliğindeki alanda sürdürüldüğünü, ancak bu bölgenin Suriye toprakları olmadığına dikkat çekti. İnşaat çalışması için bölgeye sevk edilen askerlere bölge mayınlı olduğu için mayın temizleme araçları da eşlik etmişti.

Stratfor’dan ABD ve Rusya, “Türkiye’nin Suriye’ye girmesi için anlaştı” iddiası

Bununla birlikte, ABD istihbarat örgütü CIA ile bağlantılı Stratfor tarafından yayınlanan bir haber Türkiye’nin Suriye’ye dönük planlarının yalanlamaya rağmen ilk kez uluslararası desteğe de sahip olabileceğini gösteriyor.

Türkiye’nin “güvenli bölge”, “tampon bölge”, “uçuşa yasak bölge” gibi çeşitli isimlerle ABD’yi ikna etmeye çalıştığı ancak bir türlü başarılı olamadığı Halep’in kuzeyinde Azez ve Cerablus arasındaki bölgeye yönelik planlarında ABD ve Rusya’nın karşılıklı olarak anlaştığı iddia ediliyor.

Rusya, Türkiye’ye sınırlarını bildirdi

Dün basına yansıyan ve Suriye’ye girilmediği yönünde yalanlanan haberin gerçek olup olmamasından bağımsız olarak Stratfor’un da Türkiye’nin Cerablus yakınlarındaki Suriye sınırında mayın temizleme faaliyetlerinin, sadece uzun zamandır örüleceği söylenen duvara yönelik olmadığını belirtmesi önemli.

Stratfor, kendi kaynaklarına dayandırdığı iddiasında ABD ve Rusya’nın bu planı tartıştığını ve Rusya’nın Türkiye’nin “tampon bölge”yi Akdeniz’e doğru uzatmaması koşuluyla bölgeye müdahalesine engel olmamayı kabul ettiğini söylüyor.

Dahası, Türkiye’nin bu şartı kabullendiği ve Türkiye, Rusya ve ABD’nin çatışma bölgesinde koordinasyonun sağlanması, kazara birbirlerini vurmalarının ve özellikle Türkiye ile Rusya arasında herhangi bir gerilimin engellenmesi için tarafların karşılıklı olarak irtibat subaylarının dahi görevlerine başladığı iddia ediliyor.

Türkiye, Suriye’ye müdahale için her fırsatı kullanıyor

Türkiye son dönemde, daha batıda, Kilis sınırının güneyinde cihatçı çetelerin IŞİD’e karşı oldukça sınırlı kalan ilerleyişine topçu ateşiyle destek veriyor. Sultanahmet saldırısı, Kilis’te bir okula düşen roketler ve çatışmalar sırasında zaman zaman Türkiye sınırlarının içine düşen havan topları bu destek için bahane olarak kullanılıyor.

Türkiye’nin Tel Abyad’ın YPG tarafından ele geçirilmesiyle Suriyeli Kürtlerin Fırat Nehri’nin doğusunda gerçekleştirmeyi başardıkları coğrafi bütünlüğün bir benzerinin Fırat Nehri’nin batısında, Afrin ve Kobane arasında da gerçekleştirmesini engellemek istediği sıklıkla “kırmızı çizgi” olarak ifade ediliyor.

Kırmızı çizgiler için “meşru yol” arayışı

Bunu sağlamanın “meşru” yolu olarak IŞİD bahanesinin kullanılması her zaman mümkün olmakla birlikte ABD’nin pek istekli olmadığı biliniyordu. Öte yandan, son 1 aydır Kilis sınırının güneyinde IŞİD ile cihatçı çeteler arasındaki çatışmaların da esasında Türkiye Suriye’ye girmeden bu hedeflere ulaşılmasını amaçladığı da söylenebilir. Ancak cihatçı çetelerin IŞİD’e karşı çok başarılı olamaması karşısında bu planların değişmiş olması ve Türkiye’nin tezlerinin kabul edilmiş olması muhtemel.

Bununla birlikte, Suriye Arap Ordusu ve milis kuvvetlerinin Türkiye’nin desteklediği cihatçı çeteleri önemli ölçüde yıpratmaları, Lazkiye’nin temizlenmesi ve son olarak Selma kasabasının da düşmesiyle Cisr eş Şuğur ve İdlib’in kurtarılmasının önünün de açılmış olması karşısında Türkiye’nin de sıkıştığı görülüyor. Bu nedenle, Suriye’nin işgali anlamına gelecek bu planları devreye sokması mümkün.

ABD Başkan Yardımcısı Türkiye’ye geliyor

22 Ocak’ta ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ve ABD Dışişleri Bakanlığı Avrupa ve Avrasya İlişkilerinden Sorumlu Bakan Yardımcısı Victoria Nuland’ın Türkiye’ye yapacağı ziyaretin bu bağlamda kritik olduğu belirtiliyor. ABD’nin Türkiye’nin Rusya ile yaşadığı krizde gerilimi bir kez daha düşürmesini isteyeceği ve Türkiye’nin bölgeye yönelik planlarının Rusya ile bir çatışmaya girilmesini engellemek için tedbir almaya çalıştığı ifade ediliyor.

IŞİD’in Halep’in kuzeyindeki bölgede Fırat Nehri boyunca Münbiç’e doğru Demokratik Suriye Güçleri, El Bab kentine doğru Suriye Arap Ordusu ve Azez’in kuzeyinde Türkiye sınırı boyunca cihatçı çetelerle çatışmak zorunda kaldığı bir dönemde, Türkiye’nin de doğrudan IŞİD’e bir askeri müdahalede bulunması bölgenin IŞİD’den temizlenmesi anlamına gelecek olmakla birlikte bunun Suriye’nin bölünmesini hızlandıracak bir nitelik kazanacağının da görülmesi gerekiyor.

http://gazetemanifesto.com/2015/12/31/analiz-stratfor-kehanetini-mi-niyetini-mi-acikladi/

http://gazetemanifesto.com/2016/01/13/analiz-isid-pkk-bahanesiyle-isgal-bahceli-ne-demek-istiyor/