Bahçeli: Tepe kadrosunu ne zaman idam sehpasına çıkaracağız?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.

Bahçeli, darbe girişiminin siyasi ayağının bir an önce ortaya çıkarılması çağrısı da yaparak, “Yurtta Sulh Konseyi’nin tepe kadrosunu ne zaman duyup öğreneceğiz? Bunları idam sehpasına ne zaman çıkaracağız?” diye konuştu.

CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun “Bahçeli bizimle kavga etmek istiyor” sözlerine de yanıt veren Bahçeli, “Öyle bir niyetimiz yok. Olsa da klasmanımız değiller” ifadelerini kullandı.

Bahçeli’nin açıklamalarının bazı satır başları şöyle:

İhraçlar

İhraç edilip göreve dönen öğretmen sayısı ise oldukça sınırlı kalmıştır. Hainden öğretmen olmayacağı gibi gerçek öğretmenden de hain çıkmaycaktır. FETÖ’yle mücadelede suçu sabit görülenlerin gözünün yaşına bakılmamalıdır. Evlatlarımızı zehirleyenler öğretmenlik mesleğini yapanlar yaptıklarının bedelini en ağır şekilde ödemelidir. Bu ister FETÖ olsun ister PKK olsun. Öğretmen kılıklı teröristlerin MEB’den ayıklanması milli namusun bir gereğidir.

Tasvip etmesek de yasal sendikalardan birine üye olmanın bir memuru suçlu yapmayacağı açıktır.

“Tepe kadroyu idam sehpasına ne zaman çıkaracağız?”

Yurtta Sulh Konseyi’ni ağzına alan yok! Bu konuda doyurucu açıklama yapmamıştır. Öğretmen güç yetiyor da siyasetteki FETÖ’cülere niye dokunulmuyor? Odacı çaycı biliniyor da siyasi koruma altındaki siyasilere niye dokunulmuyor? Engelleyici bir blokaj mı var? Yurtta Sulh Konseyi’nin tepe kadrosunu ne zaman duyup öğreneceğiz? Bunları idam sehpasına ne zaman çıkaracağız?

Doların tırmanışı

Son günlerde döviz kurundaki anormal oynaklılar sonucu Türk lirası devamlı itibar kaydetmektedir. Dolardaki yükselişin tehlikeli boyutlara ulaştığını görmek ve önlem almak lazım. Başka ülkelerin para birimleri de değer yitiriyor demek Türl Lirası’nı aynı sarsıntığı yaşamasına mazeret oluşturamaz. Dolardkai yükseliş FED’in faiz politikası ve Trump’ın seçilmiş olması bizi etkiliyorsa ekonomik bağımsızlığımızın seviyesini konuşmak zorundayız. Döviz yükselirken Türk Lirası inmektedir. Maaşlar erimekte ümitler kararmakta. Reel sektörün dış borcu katlanmakta. Bu demektir ki aş ve iş sorunu artacak. İşsizlik gerçekte yüzde 20 eşiğine ulaşmıştır. İnen aslında bellidir; refah, istikrar ve güven yerlerde sürünmektedir.

Cinsel istismar tasarısı

Günlerdir cinsel istismar konusunu tartışıyoruz. Perşembe günü gece yarısı Ceza Muhakemesi Kanunu ve bazı kanunlara ilişkin değişiklik tasarısını o günden bugüne konuşuyoruz. Bu önergenin safında durmak, ısrarla savunmak, o sapıklarla aynı kümeye girmek demektir. 16 Kasım’a kadar cinsel istismar yap, sıkıyı görünce evlen. Bu önerge milletimizi ayağa kaldırmıştır. Kadın kuruluşları haklı tepkilerini göstermişlerdir. Cebir ve tehdit olmadan cinsel istismar suçu nasıl gerçekleşecektir? Medeni kanununa göre çocuk sayılan bir insanın istismarı nasıl engellenecek? Bu önergeyi veren AKP’lilerin hiç mi yüreği titremedi, hiç mi elleri titremedi? Söz konusu önerge tecavüzcülere af önermektedir. Sabilere, körpe yavrulara göz koyan yaratıklara can simidi uzatılmaktadır. Çocuktan gelin olur mu? Cinsel istismar sanığından mağdur mu çıkar? Cinsel istismarın olduğu yerde mağdur kimdir? Cinlse istismardan hüküm giymiş hangi kokuşmalara destek verilmektedir. Çocuk istismarında son 10 yılda dava sayısı patlama yaşanmıştır. Son 10 yılda 482 bin kız çocuğu evlendirilmiştir. Diyeceğim odur ki ırz düşmanını aklama çabasına engel olmalıyız.

Anayasa teklifi

Ak Parti’nin anayasa teklifi elimize ulaştı. Mutabık olduğumuz başlıklar da bize uygun olmayan başlıklar da var. Belirlenen tespit ve önerilerimiz ışığında bir orta yol bulunacağına inanıyoruz. Anayasa değişikliğini dar kapsamlı tutulması kanaatindeyiz. Merdiven usulüyle yavaş yavaş çıkılacak bir ortamda bu meseleden kurtulabiliriz. Tartışarak inşallah bir mutabakata varacağız. MHP, milletinin sesini duymaktadır. Müfteri koalisyonunun ne dediği önemsizdir. Biz millet ne istiyor ona bakarız. Bunun dışında sinek vızıltıları bizi ilgilendirmez. Ne diyorsak yaparız, yaptığımızı da bozkurt gibi savunuruz.

“Atatürk yerinden kalkıp bunları görse…”

HP yöneticilerinin gıybet dedikodulara takılmaları talihsizliktir. Bize yönelik savundukları kötü sözler sahiplerine aynen dönecektir. Sayın Kılıçdaroğlu kavga istediğimizi ve tuzağa düşmeyeceklerini söylüyor. Sayın Kılıçdaroğlu bizi tanımıyor, tanımak da istemiyor. Doğaldır. Doğal olmayan 47 yıllık bir hareketi kendi gibi görme hatasıdır. Kavga gibi bir arayışımız yok. Eğer olursa kendileri bizim klasmanımızda değil. Sakal bıyığa uymayınca berber neylesin. Biz CHP’nin Adana’ya gideceğini sanıyorduk, bakıyoruz İstanbul Kartal’a çıkarma yapmışlar. Üstelik bölücülerle aynı akreye girmişler ortak mitingde buluşmuşlardır. HDP, DHKP-C ile omuz omuza vermişken CHP Adana bahane Kartal şahane dedi. HDP CHP ile suç üstü basıldı.

CHP’li yöneticiler, memleketi böldürmeyeceğiz sözünü birbirlerinin yüzlerine söylemesinler. Cesaretleri varsa HDP’li kardeşlerinin yüzlerine söylesinler. CHP’nin içine HDP kaçmıştır. HDP barjı geçsin pilav dağıtacağım diyenlerle, her CHP’li aileden HDP’ye oy verildi diyenler de açıktır. Hepsi birden CHP’ye yuvalanmış, İmralı avukatlarının canileri köşe taşlarını tutmuştur. Atatürk yerinden kalkıp bunları görse ya tekrar yatar ya da bunları tekrar İzmir’e kadar kuvalar.