Bir cemaat liderinin vefatı: Sağdan şaşmadı, bakanlık bile yaptı
Süleymancıların lideri Denizolgun'un ölümü sonrası, Türkiye'deki cemaat-siyaset ilişkisinin vehametini tekrar gözler önüne serdi.
Türkiye 15 Temmuz darbe girişimi sonrası ülkedeki cemaatler ve tarikatlar gerçeğini konuşurken, “Süleymancılar Cemaati”nin lideri Arif Ahmet Denizolgun vefat ettiği haberi geldi. Ancak Denizolgun’un siyasi arenadaki hikayesi, Türkiye’deki cemaat-siyaset ilişkisini vehametini tekrar ortaya koyuyor.
Arif Ahmet Denizolgun’un gece saatlerinde geçirdiği bir beyin kanaması sonucu Beykoz’da kaldırıldığı hastanede hayatını kaybettiği belirtiliyor.
60 yaşında hayata veda eden cemaat liderinin ölümü, AKP’nin tüm yayın organlarının yanısıra doğal olarak ‘geleneksel sermaye’ basınında da ‘son dakika’ gelişmesi olarak verildi. Ancak Denizolgun’un ölüm haberlerine bir ayrıntı daha göze çarpıyor. Türkiye’de cemaatler arasında Gülenciler’den sonra (elbette 17 Aralık’a kadar) en etkili ve yaygınlarından olduğu bilinen Süleymancıların lideri Denizolgun, Türkiye’de bakanlık düzeyinde siyaset yapmış bir isim olarak biliniyor.
AP-ANAP-AKP zinciri
Devlet içerisindeki gücü tasfiye edilen Gülen Cemaati’nden sonra, AKP’nin makbul cemaatleri arasında ilk sıralara yerleşen Süleymancıların kurucucu Cemaatin kurucusu Süleyman Hilm Tunahan, Fethullah Gülen gibi vaizlikten geliyor. ‘Kaçak’ kuran kurslarıyla cemaatini giderek büyüten Tunahan’ın ölümünden sonra ‘taht’a damat Kemal Kaçar giriyor. Adalet Partisi’yle siyasete ‘sağ’dan giriş yapan Kaçar’dan sonra bayrağı 1991 yılında Arif Ahmet Denizolgun alıyor. Refah Partisi’yle milletvekili seçilen cemaat lideri, ANAP hükümetinde Ulaştırma Bakanlığı görevini üstleniyor. Denizolgun’un kardeşi Beyazıt Denizolgun ise 2002 yılında kurulan AKP’nin kurucu üyeleri arasında yer alıyor. Ağabey Denizolgun ise AKP’yi ‘dine siyaset bulaştırdığı’ iddiasıyla eleştirip, geleneksel sağ siyasetin temsilcisi Demokrat Parti’yi desteklemeye başlıyor.
