Cadı avı: Efkan Ala rektörleri topluyor
"Barış İçin Akademisyenler" bildirisine karşı başlatılan linç kampanyası cadı avına dönüştü.
“Barış İçin Akademisyenler” bildirisine karşı başlatılan linç kampanyası cadı avına dönüştü. Bildiri imzacısı akademisyenlerin fotoğrafları sosyal medyada paylaşılırken Akit gazetesi ise imzacı akademisyenlerin isimlerini tam sayfa yayınlayarak yine hedef gösterdi. Üniversitelerden gelen soruşturma ve işten çıkarma haberlerinin ise sonu gelmiyor.
AKP’nin yandaş medyasında ise imzacılar için sürdürülen karalama kampanyasının “28 Şubatçılık”, “Hepimiz Ermeni’yiz bildirisi imzacılığı” gibi sıfatlarla çeşitlendirildiği görülüyor.
Suç örgütü lideri Sedat Peker’in “Oluk oluk kanlarınızı akıtacağız ve akan kanlarınızla duş alacağız” açıklamasının ardından hedef gösterilen akademisyenlerin özellikle küçük yerlerde can güvenliklerinden endişe ediliyor.
Efkan Ala, YÖK ve rektörleri topluyor
İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın yarın YÖK tarafından düzenlenecek bir toplantıda tüm üniversitelerin rektörleri ile buluşacağı öğrenildi.
Toplantıdan rektörlerin imzalarıyla yayınlanan bildiriye karşı bir ‘kınama’ açıklaması çıkması bekleniyor. Daha önce, YÖK’ün tüm rektörlerden böyle bir metni imzalamalarını isteyeceği konuşuluyordu.
Vakıf üniversitelerinde işten çıkarmalar başladı
AKP’nin doğrudan kontrolünde olan vakıf üniversitelerinden ise işten çıkarma ve istifaya zorlama haberleri geliyor. Fatih Üniversitesi’nde imzacı akademisyenlere istifa etmeleri yönünde baskı yapılırken istifa etmeyen akademisyenlerin iş sözleşmelerinin feshedileceği söylenirken Maltepe Üniversitesi’nde ise profesörlerin emekliye ayrılıp diğer öğretim görevlilerinin ise istifa etmelerinin istendiği konuşuluyor.
Nişantaşı Üniversitesi de bir açıklama yayınlayarak bildiride imzası olan akademisyenleri istifaya çağırdı.
Hakkari’de bir akademisyen gözaltına alındı
Hakkari Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu’nda görev yapan Ümran Roda Suvağcı, “Barış için Akademisyenler” tarafından yayınlanan bildiriye imza attığı gerekçesiyle, savcılığın hakkında açmış olduğu soruşturma kapsamında gözaltına alındı. Suvağcı, savcılıktaki ifadesinin ardından serbest bırakıldı.
Savcılıklarda soruşturma
Öte yandan, savcılıklar da akademisyenler hakkında harekete geçti ve peş peşe soruşturmalar açıldı.
Kayseri’deki Abdullah Gül Üniversitesi tarafından istifası istenen Prof. Dr. Bülent Tanju hakkında Kayseri Cumhuriyet Savcılığı tarafından “halkı kin ve düşmanlığa teşvik etmek, devletin kurumlarını alenen aşağılamak” suçlarından Türk Ceza Kanunu’nun 216. ve 301. maddeleri uyarınca soruşturma başlatıldı.
Bir diğer soruşturma haberi ise Bartın’dan geldi. Bartın Cumhuriyet Başsavcılığı, Bartın Üniversitesi Antropoloji Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hülya Doğan hakkında “Türk milletini, cumhuriyeti ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni alenen aşağılama, terör örgütü propagandası yapmak” suçlamarıyla soruşturma başlattı.
Samsun’da resen, Elazığ’da bir grup akademisyenin ve Sivas’ta bir avukatın başvuruları üzerine savcılıklarca soruşturma açıldığı da gelen haberler arasında. Yine Yalova’da da imzacı bir akademisyenin Terörle Mücadele Şubesi polislerince ifadesi alınmak üzere çağrıldığı da söyleniyor.
http://gazetemanifesto.com/2016/01/14/akademiye-ilk-uzaklastirma-geldi/
Cumhuriyet Üniversitesi’nde akademisyen istifa etti
Milliyet’te yer alan habere göre, Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Ali Çeliköz hakkında başlatılan soruşturmadan sonra istifa etti.
Rektörlük hukuk müşavirliği tarafından bildiriyi imzalaması nedeniyle Çeliköz hakkında soruşturma başlatılmıştı.
İdari soruşturma haberleri bitmiyor
Yine üniversite rektörlerinin henüz YÖK’ten herhangi bir resmi işlem yapmadan harekete geçerek soruşturma açtıkları ve bunu YÖK’e bildirmek konusunda adeta birbirleriyle yarıştıkları da görülüyor.
Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Murat Tuncer’in YÖK’e yazdığı yazıda bildiriye imza atan üniversitedeki görevliler hakkında işlem başlatıldığını bildirdiği basına da yansıdı.
Samsun 19 Mayıs Üniversitesi‘nden sonra Abant İzzet Baysal Üniversitesi de 3 akademisyen hakkında bildiriyi imzaladıkları için soruşturma başlatırken Akdeniz Üniversitesi’nden yapılan açıklamada akademisyenler hakkında soruşturma başlatılacağı açıklandı.
Bununla birlikte, Bahçeşehir Üniversitesi, Pamukkale Üniversitesi, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi, Bülent Ecevit Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Yüzüncü Yıl Üniversitesi ve Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi’nden de “Barış İçin Akademisyenler” bildirisine karşı kınama açıklamaları geldi.
“Barış İçin Akademisyenler” yargıya gidiyor
Hakkında hem savcılıklar hem üniversitelerde soruşturma açılan ‘Barış İçin Akademisyenler’ grubundan karşı hamle geliyor.
Barış İçin Akademisyenler grubundan Prof. Dr. Neşe Özgen BBC Türkçe’ye, hukuki işlemlere hazırlandıklarını, bunun dışında yol haritalarına devam edeceklerini söyledi. Yaşanan gelişmelerle ilgili “Bu bizim aldığımız ilk saldırı değil, son da olmayacak” diyen Özgen, imza kampanyalarına desteğin arttığını ve yeni verileri kamuoyuna açıklayacaklarını söyledi: “İşin güzel yanı, bütün bunlar olurken imza listesi çığ gibi büyümeye başladı. İmza kampanyamız devam ediyor. Yeni girişler siteye işleniyor. Hepsinin girişi de bitmeyecek, çünkü çok büyük bir hızla devam ediyor. En sevindirici olan, arkadaşlarımızın korkup geriye çekilmemesi.”
Özgen, kendilerine yönelik açıklamalar ve uygulamlarla ilgili “gerekli hukuki yaptırımlara başvuracaklarını” söyledi. Özgen, “hukuki girişimlerinin hem devlet görevlilerine hem de kendisini sorumlu görenlerin saldırılarına karşı olacağını” belirtti: “Hukuk gruplarımız harekete geçtiler. Ulusal ve uluslararası kapsamda gereken şeyleri, bütün açıklamalar için yapacaklar. Makrodan mikroya hukuk dışı davranan kim varsa onlar için yapacaklar. Hiçbir arkadaşımızı yalnız bırakmayacağız.”
“YÖK, akademisyenler hakkında disiplin soruşturması açamaz”
Hukukçu Yaman Akdeniz, Anayasa Mahkemesi’nin geçen yıl YÖK kanununda iptal kararı verdiğini belirterek, “YÖK’ün akademisyenler hakkında disiplin soruşturması başlatması mümkün değil” dedi.
Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz, YÖK’ün ‘gereğini yapması’ için ihtiyacı olan yasal düzenlemenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiğine dikkati çekerek, “‘Hangi fiillere hangi disiplin cezasının uygulanacağı, bu bentte sayılan kişilerin disiplin işlemleri ve disiplin amirlerinin yetkileri, devlet memurlarına uygulanan usul ve esaslar da göz önüne alınmak suretiyle Yükseköğretim Kurulunca düzenlenir’ ifadesi iptal edilmişti. Bu durumda YÖK’ün, akademisyenler hakkında yaptırımda bulunması mümkün değil” diye konuştu.
Söz konusu iptal kararının 7 Nisan 2015’te Resmi Gazete’de yayımlandığını söyleyen Akdeniz sözlerine şöyle devam etti: “Anayasa Mahkemesi’nin kararı yürürlüğe girmiştir. Dahası, Anayasa Mahkemesi iptal kararından sonra YÖK Kanunu’nda hiçbir değişiliklik yapılmadı. Dolayısıyla, mevcut öğretim elemanları ile ilgili Disiplin Yönetmeliği’nin şuanda uygulanması mümkün değildir. Açılan disiplin soruşturmaları yok hükmündedir ve bu durum, akademisyenler tarafından savunma olarak kullanılabilir ve soruşturmaların geri çekilmesi talep edilebilir. Daha açık ve net söylemek gerekirse üniversiteler şu anda öğretim elemanları hakkında hiçbir disiplin soruşturması açamaz.”