Cem Vakfı’ndan hükümete ‘gizli’ proje: Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkanlığı

İzzettin Doğan’ın kurucu başkanı olduğu Cem Vakfı tarafından diğer Alevi kurumlarından habersiz hazırlanan bir projenin bir önceki hükümete sunulduğu ortaya çıktı.

Cem Vakfı’ndan hükümete ‘gizli’ proje: Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkanlığı

İzzettin Doğan’ın kurucu başkanı olduğu Cem Vakfı tarafından diğer Alevi kurumlarından habersiz hazırlanan bir projenin bir önceki hükümete sunulduğu ortaya çıktı.

Proje, başbakanlığa bağlı ‘Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkanlığı Teşkilatı’ (AİİHBT) adı altında, bir başkan ve ona bağlı Alevi, Bektaşi, Nusayri, Mevlevi dört başkan yardımcısı ile merkez, taşra ve yurtdışında teşkilatlanılmasını öngörüyor. Cemevlerine ‘ibadethane’ statüsü tanınan, Diyanet İşleri Başkanlığı’na (DİB) benzer fakat ondan bağımsız olarak tasarlanan AİİHBT için, Alevi, Bektaşi, Nusayri ve Mevlevi inancıyla ilgili ibadet yerleri açma, inanç eğitimi ve yayın yetkileri planlanıyor.

Diken’in haberine göre, kuruluş gerekçesinde, “Amacımız, cemevlerimizin ibadethane statüsüne kavuşturulması, inanç önderlerinin (dede, baba) cemevlerinde diğer devlet memurları gibi kadrolu olarak görevlendirilmesi ve ‘orta dereceli ve yüksek dereceli eğitim kurumlarında’ eğitim yapabilmeleri için olanak sağlanmasıdır” deniliyor.

DİB benzeri ama ondan bağımsız teşkilat: AİİHBT

AİHM’in peş peşe verdiği ‘Cemevlerine ibadethane statüsü tanınması ve din derslerinin zorunlu olmaktan çıkarılması’ kararlarıyla baskı altına alınan Ahmet Davutoğlu hükümetinin, Alevi açılımı çerçevesinde Cem Vakfı’ndan müzakere edilmek üzere proje talep ettiği öne sürüldü. Vakıf da talep doğrultusunda, diğer Alevi kurumlarından gizli hazırladığı projeyi hükümete sundu.
Vakfın merkez teşkilatının düzenlenmesi için hazırladığı şema şöyle:

AÇILIM ŞEMASI

AİİHBT başlığını taşıyan, hükümetle yapılacak müzakereye esas alınacağı öne sürülen projenin öne çıkan detayları şöyle:

“Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkanlığı,

Merkez Teşkilatı; 1 Başkan, 4 Başkan yardımcısı ile merkez teşkilatı, taşra teşkilatı ve yurtdışı teşkilatından oluşur.

Kuruluş amacı: Alevi İslam inancının, ibadet ve ahlak esasları ile ilgili işleri yürütmek, Alevi İslam inancı konusunda toplumu aydınlatmak ve ibadet yerlerini yönetmek üzere; Başbakanlığa bağlı olarak ‘Alevi İslam İnanç Hizmetleri Başkanlığı’ olarak teşkilatlanmaktadır. Başkan Alevi İslam inancına mensup, bu konuda bilgi sahibi, yüksek okul mezunu, yöneticilik ve önderlik vasıflarına sahip olmalıdır…

Alevi Başkan Yardımcısı; Alevi ocakları ve dedeler ile ilgili konuları yakından takip eder ve bunlarla ilgili çalışmaları yapar.

Bektaşi Başkan Yardımcısı; Bektaşi ocakları ve Babalar ile ilgili konuları yakından takip eder ve bunlarla ilgili çalışmaları yapar.

Nusayri Başkan Yardımcısı; Nusayri inanç önderleriyle ilgili konuları yakından takip eder, gerekli çalışmalar yapar.

Mevlevi Başkan Yardımcısı; Mevleviler ve Dedeleri ile ilgili konuları takip eder ve gerekli çalışmaları yapar. Görev süresi yasa ve yönetmeliklerle belirlenir…

Kuranı esas alan Alevi örf ve gelenek, dede ve babalara memuriyet

Projede merkez teşkilatın kuruluş gerekçesi ise özetle şöyle açıklanmış: “…Amaç, 12 İmamların soyundan geldiklerine inanılan inanç önderlerinin günümüze dek taşıdıkları inanç sistemini resmi ve yasal statüye kavuşturmaktır. Böylece Alevi İslam’ın inancı, ibadet şekli, tarihi gelişimi, felsefesi, sosyal ve ahlaki esasları, iletişim ve kültürü ile ilgili görevlerin yürütülmesi sağlanmış olacaktır. Bu sistem hiçbir vakıf ve derneğin içinde yer almayacak ve tamamen bağımsız olacaktır. Alevi inancının temel öğretisi sayılan şeriat, tarikat, marifet ve sırrı hakikat kapılarının öngördüğü ölçüler içinde Kur’an’ın yorumunu esas alan ‘Alevi örf ve gelenek’hukukunun günümüz şartlarında uygulanmasını sağlamak, sistemin asli görevleri arasındadır… Alevi örf ve gelenek hukukunu, inanç önderi adını verdiğimiz, ‘dede ve babalar’ yerine getirirler… Yine bu kurumun esas amaçları arasında; cem evlerimizin ibadethane statüsüne kavuşturulması, inanç önderlerimiz dede ve babaların cem evlerinde diğer devlet memurları gibi kadrolu olarak görevlendirilmesi ile inanç önderlerimizin ‘orta dereceli ve yüksek dereceli eğitim kurumlarında’ eğitim yapabilmeleri için olanak sağlanması bulunmaktadır.”