Darbe Komisyonu Erdoğan'a soramadığı 'FETÖ' sorularını Sezer'e soracak!
Darbe Komisyonu, eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'e 'FETÖ'yle ilgili 18 soru gönderdi.
TBMM’de 15 Temmuz darbe girişimini araştırmak için kurulan Darbe Komisyonu, eski Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e ‘FETÖ’yle ilgili 18 soru gönderdi.
Komisyon, soru hazırlığı yaptığı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım’a, MİT Müsteşarı Hakan Fidan gibi yazılı soru sorulmasından vazgeçmişti.
T24’ten Hülya Karabağlı‘nın haberine göre, Sezer’e gönderilen sorular şöyle:
“Örgütle girişim kapsamında ne tür girişim ve çalışmalarda bulundunuz?”
Görev süreniz içerisinde, FETÖ/PDY örgütünü güvenlik açısından tehdit olarak gören herhangi bir rapor ya da bilgi size sunuldu mu? Sunulduysa, bu örgütle mücadele kapsamında ne tür girişim ve çalışmalarda bulundunuz? 28 Şubat sürecindeki baskıcı uygulamaların FETÖ’nün gelişip büyümesinde etkisi olduğunu düşünüyor musunuz? Merhum Bülent Ecevit’in Fethullah Gülen ve yapılanması hakkındaki olumlu yaklaşımlarını nasıl değerlendirirsiniz?
“Devlet aklı himmet paraları ile örgüte böyle devasa finansal güç oluşturulmasını nasıl tespit edememiştir?”
FETÖ/PDY’nin 40 yıla dayanan bir geçmişi var. Bu örgütün kurumsallaşması ve finansal olarak süratle büyümesi ise 90’lı yıllarda gerçekleşmiştir. 1979 yılında kurulan Kaynak Holding ve 1996 yılında kurulan Bank Asya, 90’lı ve 2000’li yıllarda örgüt sermayesi ile hızla büyümüştür. Sonuç itibariyle küçük şirketler, devasa holdingler haline gelmiştir. Devlet aklı, himmet paraları ile örgüte böyle devasa finansal güç oluşturulmasını nasıl tespit edememiştir? Tespit edebildiyse, gereğinin yapılması konusunda nerede sorun yaşanmıştır?
“Devlet Denetleme Kurulu’na talimatınız oldu mu?”
Cumhurbaşkanı olarak görev yaptığınız süre zarfında FETÖ yapılanmasına karşı, çalıştığınız başbakanlar ya da genelkurmay başkanlarıyla herhangi bir değerlendirmeniz oldu mu? Görevde olduğunuz süre (16 Mayıs 2000-28 Ağustos 2007) içerisindeki Milli Güvenlik Kurulu toplantılarına asker veya sivil üyeler tarafından ‘Fethullah’ ön adıyla başlayan illegal bir yapıya dair konu (takibat, soruşturma veya bu yönde bir izin talebi vs.) gündeme getirildi mi? Getirildiyse sizin ve diğer üyelerin tavrı ne oldu? O konuyla ilgili olarak herhangi bir karar alındı mı, neler yapıldı? Bugüne kadar dinlediğimiz yetkililer ve ilgililerden edinilen bilgiler ile literatüre geçmiş bilgiler doğrultusunda bu yapının 1970’lerin hemen başında devlete önce sızmaya ve ardından yerleşmeye başladığı anlaşılıyor. Bu yapının araştırılması noktasında gerek Milli Güvenlik Kurulu toplantılarında ilgili makamlara, gerekse Devlet Denetleme Kurulu’na bir talimatınız oldu mu?
“FETÖ Raporu’nun isteğiniz üzerine Genel Sekreteriniz Kemal Nehrezoğlu’na teslim edildiği doğru mudur?”
Yeni Asır gazetesinde 30.07.2016 tarihli röportajda yer alan bilgiye göre, 2003 yılında Jandarma İstihbarat Teknik Daire Başkanı Albay Atilla Uğur’un iki büyük klasör olarak hazırlayıp tarafınıza elden sunduğu, içeriği hakkında da tarafınıza bilgi verdiği FETÖ Raporu’nun isteğiniz üzerine Genel Sekreteriniz Kemal Nehrezoğlu’na teslim edildiği doğru mudur? Doğru ise söz konusu bu rapor hakkında herhangi bir işlem başlattınız mı? Sonucu ne oldu? 15 Temmuz silahlı ve kanlı darbe girişimi hakkındaki görüş ve değerlendirmeleriniz nelerdir?
“İhraç edilen subay ve astsubayların dosyalarını incelediniz ya da incelettiniz mi?
Cumhurbaşkanlığınız süresince 28 Şubat sürecinde YAŞ kararları ile irticai sebeplerle disiplinsizlik gerekçesiyle birçok subay ve astsubay TSK’dan ihraç edildi. Bu yöndeki kararnameleri imzalamadan önce ihraç edilen subay ve astsubayların dosyalarını incelediniz ya da incelettiniz mi? Bunlar içerisinde FETÖ mensubu (o zamanki adıyla Fethullahçı) kişiler var mıydı?
“Size brifing verildi mi?”
Cumhurbaşkanı Sayın Süleyman Demirel’e 17 Ocak 1997 tarihinde, Genelkurmay Karargahı’nda, ‘İrticai Faaliyetler’ başlıklı brifing verildiği bilinmektedir. Aynı şekilde size de bu konuda brifing verildi mi? Verildiyse mahiyeti nedir? 28 Şubat Kararları içinde yer alan irticai faaliyetlere katıldığı saptananların memuriyetten çıkarılmasını kolaylaştıran kanun hükmünde kararnameyi reddetmenizden sonra verdiğiniz kararlarda bu brifingin etkisi olmuş mudur? FETÖ’nün elebaşı Fethullah Gülen’in, ‘fert’ olarak kişilerin ve ‘gruplar’ olarak toplumun dini duygularına hitap ederek onları ikna ettiği, bir müddet sonra, bu samimi duyguları, şahsının veya cemaatin / örgütün menfaatleri doğrultusunda kullandığı müşahede edilmiştir. Din eğitimi ve dinin topluma anlatımında eksiklik ve/veya yetersizlikler olduğu, bu eksiklik ve/veya yetersizliklerin ortaya çıkardığı boşluğun, cemaat ve/veya tarikatlar tarafından doldurulduğu iddia edilmektedir. Bu konuda neler söyleyebilirsiniz?
“Örgütün ortaya çıkışı ve özellikle 1970’li yılardaki niyeti ve kuruluş maksadı sizce farklı mıydı?”
FETÖ’nün elebaşı Fehtullah Gülen’in, 1970’li yılların başından itibaren örgütlenmeye başladığı değerlendirilmektedir. Örgütün ortaya çıkışı ve özellikle 1970’li yılardaki niyeti ve kuruluş maksadı sizce farklı mıydı? Kanaatinize göre örgüt, devleti ele geçirme hedefini ve darbeci kimliğini sonradan mı edinmiştir? Türkiye’deki güvenlik ve istihbarat hizmetlerinin MİT, Genelkurmay Başkanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ile Jandarma Genel Komutanlığı arasında bölüşülmüş olması ve dağınık bir görünüm arz etmesinin muhtelif hizmet aksaklıklarına sebep olduğu iddia edilmektedir. — Genelkurmay Başkanlığı, MİT’ten istihbarat alamadığını, — MİT, asker kişiler hakkında istihbarat toplanmasının kendi mevzuatı açısından mümkün olmadığını, — Genelkurmay Başkanlığı ise Emniyet ve Jandarma’dan istihbarat temin etmenin güçlüklerini gündeme getirmektedir. — Ayrıca bazı üst düzey bürokratlarca Komisyonumuza verilen beyanlarda kurumsal taassup ya da yetersiz eşgüdüm ve işbirliği sebebiyle kurumların ellerindeki istihbarî bilgileri zaman zaman başka kurumlarla paylaşmaktan imtina ettikleri ifade edilmiştir. Tecrübeleriniz ışığında güvenlik ve istihbarat alanındaki cari kurumsal düzenin eksiklik ve zafiyetleri nelerdir? Bu zafiyetler nasıl giderilebilir? Kurumsal yeniden yapılanma kapsamında güvenlik ve istihbarat kurum ve kuruluşlarının görev ve teşkilatları ile bu kurumlar arasındaki ilişkiler hakkındaki tavsiyeleriniz nelerdir?
“FETÖ’nün devlete sızmasını kolaylaştırdığı ileri sürülmektedir. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?”
FETÖ mensuplarının, başta emniyet teşkilatı, yargı ve orduya ait kadrolar olmak üzere, bütün kamu kurumlarına sinsice sızdığı ve 15 Temmuz öncesinde bazı birimlerde söz sahibi olduğu değerlendirilmektedir. İnanç, ibadet ve vicdan özgürlüğü önündeki bazı engeller sebebiyle, insanların dinî inançlarının icaplarını yerine getiremedikleri, kendilerini gizledikleri, bu sebeple kamu kurumlarına ancak takiyye yaparak girebildikleri ve halk nazarında da bu tür bir usulün takip edilmesinin belli ölçülerde kabul gördüğü, bu durumun FETÖ’nün devlete sızmasını kolaylaştırdığı ileri sürülmektedir. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir?
“MİT Müsteşar Yardımcısının bir asker olması önerisi hakkındaki kanaatiniz nedir?”
MİT’in 1990’lı yılların başından itibaren sivilleştirilmesinin özellikle askeri istihbaratın toplanmasında zafiyete sebep olduğu yönünde iddialar ileri sürülmektedir. Komisyonumuza beyanda bulunan bazı eski Genelkurmay Başkanları MİT’in askeri yönetici ve personelden tamamen arındırılmasının sakıncalarından söz etmiştir. MİT’te tekrar askerî yönetici istihdam edilmesi, örneğin MİT Müsteşar Yardımcısının bir asker olması önerisi hakkındaki kanaatiniz nedir? Yetkili makamlarda bulunduğunuz süre boyunca FETÖ’nün kayıtdışı para kaynakları ve transferleri hakkında şüpheleriniz oldu mu? Bu konunun araştırılması talimatı verdiniz mi? Ne tür bilgiler elde ettiniz? Cumhurbaşkanı olarak görev yaptığınız süre zarfında FETÖ yapılanmasına karşı, çalıştığınız Başbakanlar, Bakanlar ya da Genelkurmay Başkanlarıyla herhangi bir değerlendirmeniz oldu mu? Darbe girişimleri, bürokratik makamların siyasi veya ideolojik gayelerle sistematik olarak ele geçirilmesine yönelik faaliyetler, kamu yetki ve otoritesinin usulsüz ve hukuksuz bir şekilde gasp edilmesi ve siyaset ile kamu hayatına yönelik diğer gayrimeşru müdahale teşebbüslerinin tekerrür etmesini önlemek bakımından, bilgi, gözlem ve tecrübeleriniz ışığında; hukuk, eğitim, din-devlet ilişkileri, güvenlik ve istihbarat gibi alanlarda alınması gereken tedbirler ile kurumsal yeniden yapılanma önerileriniz nelerdir? Komisyonumuzun çalışma alanı ile ilgili başkaca tespit ve önerileriniz var mıdır?
http://gazetemanifesto.com/2016/12/30/darbe-komisyonu-erdogan-ve-yildirimdan-vazgecti/