DİSK-AR: Gerçek işsizlik yüzde 17, işsiz sayısı 5.4 milyon
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR), gerçek işsizlik oranının yüzde 17, işsiz sayısının da 5 milyon 480 bin kişi olduğunu açıkladı. Enstitü, ayrıca 1 yılda işsiz işçilerin sayısının 10 kat arttığını belirtti.
Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Enstitüsü (DİSK-AR), gerçek işsizlik oranının yüzde 17, işsiz sayısının da 5 milyon 480 bin kişi olduğunu açıkladı. Enstitü, ayrıca 1 yılda işsiz işçilerin sayısının 10 kat arttığını belirtti.
DİSK-AR, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan işsizlik rakamlarını değerlendirdi. Değerlendirmede Kasım 2015 döneminde işsiz sayısının, geçen yılın aynı dönemine göre, 29 bin kişi artışla 3 milyon 125 bin kişiye çıktığı hatırlatılarak, şu ifadelere yer verildi: “Resmi işsizlik oranı yüzde 10.5 ile geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre 0,2 puan gerilerken, işsiz sayısı 29 bin kişi artışla 3 milyon 125 bin oldu. İşsiz sayısında Kasım ayı dönemi için rekor kırıldı. İşsizlik oranında geçtiğimiz yılın aynı ayına göre göreli azalış, kayıtlı işsizlerin çalışma hayatından uzak kalmaması amacıyla uygulamaya sokulan Toplum Yararına Çalışma Programı kapsamındaki kişilerin sayısındaki devasa artıştan kaynaklandı. Geçtiğimiz yılın aynı döneminde bu kapsamda çalıştırılan işsiz sayısı 10 kat artarak 28 binden 300 bine yükseldi.
Bu kişiler hakları söz konusu olduğunda işçi kapsamında değerlendirilmiyor ve en temel haklardan yoksun bırakılıyor. Bu kişiler en güvencesizler kapsamında yer alıyor. Programın amacı da istihdamında zorluk çekilen işsizlerin çalışma alışkanlık ve disiplininden uzaklaşmalarını engellenmesi olarak ortaya konuluyor. Buna karşın işsizlik verilerinde bu kişiler çalışan kategorisinde değerlendiriliyor. Söz konusu kişiler işsiz kapsamında değerlendirilseydi resmi işsizlik oran yüzde 11,5’e yükselecekti. Resmi işsiz sayısı ise 3 milyon 333 bin olacaktı.
Bu sayı Cumhuriyet tarihinin en yüksek işsiz sayısıdır. Kasım 2015 dönemi için işsiz sayısı TYÇP’nin etkisine rağmen Kasım 2012 dönemine göre yüzde 35 artmış durumunda. Söz konusu dönemde işsiz sayısı 2 milyon 304 bindi. Kasım 2015 döneminde resmi işsizlere, umudu olmadığı için ya da diğer nedenlerle son 4 haftadır iş arama kanallarını kullanmayan ve işe başlamaya hazır olduğu halde bu nedenle işsiz sayılmayanlar da (umutsuzlar ve diğer) dâhil edildiğinde işsizlik oranı yüzde 17, işsiz sayısı da 5 milyon 480 bin kişi olarak gerçekleşti. İşinden memnun olmayan ya da daha fazla çalışmak istediği halde düzgün işler bulamadığı için çaresiz kısa süreli işler yapanlar (eksik ve yetersiz istihdam edilenler) ilave edildiğinde işsizler, gizli işsizler ve çaresizlerin toplam sayısı 6 milyon 429 bin kişi oldu. Bunların geniş işgücü içindeki payı ise yüzde 20 olarak gerçekleşti”
Kadın işsizler arttı
DİSK-AR’ın verilerine göre kadınlar için resmi işsiz sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre 57 bin kişi arttı. Kadınlarda geniş tanımlı işsizlik oranı ise yüzde 24 oldu. Yükseköğretim mezunu resmi işsiz sayısının da 768 bin kişi olduğu belirtilen değerlendirmede şunlar kaydedildi: “Yükseköğretim mezunları için işsizlik oranı yüzde 10.8 ile ortalamanın üstündedir. Yükseköğretim mezunu kadınlar için işsizlik ise yüzde 15,7 seviyesindedir. Bu oran yükseköğretim mezunu erkeklerin işsizlik oranı olan yüzde 7,5’in iki katından fazla. Gençler için (15-24 yaş) geniş tanımlı işsizlik oranı resmi genç işsizlik oranı yüzde 27,7 seviyesinde gerçekleşti. Genç kadınlar için bu oran yüzde 33 oldu. Suriye’deki savaş sonucunda önemli bir işgücü arzının gerçekleştiği görülmektedir. Göçmen işçilerin emek piyasalarında karşılaştığı olumsuzluklar araştırılmak durumundadır”
Raporda, TÜİK İşgücü Anketi Kasım 2015 dönemi verilerine göre işsizlik rakamları bir önceki döneme göre “Toplum Yararına Çalıştırılan işsizlerin” istihdamda görünmesi nedeniyle gerçek verilerin altında çıktığı ifade edildi. Raporun sonuç bölümünde ise Suriye’deki savaşın sonucunda işgücü piyasalarına önemli oranda göçmen işçi dahil olunduğu belirtilerek, göçmen işçilerin işgücü piyasalarında karşılaştıkları zorluklara ilişkin olarak TÜİK’in özel bir çalışma yapması bir zorunluluk haline dönüştüğünü belirtildi.