CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, IŞİD’in yıllık 500 milyon dolar petrol gelirini Türkiye üzerinden sağladığını iddia etti. İddiasının belgelerinin elinde olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, ‘IŞİD’in Türkiye dışında petrolü satacağı kimse yok’ dedi.
CHP liderinin grup toplantısındaki konuşmasından satır başları şöyle:
AKP sadece PKK’ya yardım yataklık yapmadı. Aynı zamanda İŞİD terör örgütüne de bu hükümet yardım ve yataklık yaptı. AKP ile İŞİD arasında ideolojik akrabalık vardır. O nedenle üzerine gidemiyor kol kanat geriyor. Biz konuşurken işkembeden atmıyoruz. Belgesi var. İŞİD eğitim transfer ve lojistik destek açısından Türkiye’yi seçmiştir.
Türkiye İŞİD için cihada açılan kapı olarak tanımlanmaktadır. Dünya’daki bütün raporlara bakın bu ifadeler vardır. Türkiye üzerinden tırlarla silah gönderildi. İŞİD’in eline bu silahlar geçti mi? Siz saygınlığı olan bir Türkiye Cumhuriyetini nasıl bir korsan ülke haline getirirsiniz. Ortaya çıktıktan sonra bunları bayır bucak Türkmenlerine gönderiyoruz dediler. Adamlara bize silah gelmedi dediler. Bir İŞİD komutanı 12 Ağustos’ta ABD’li gazeteciye demeç veriyor. Teçhizat ve tedarikimiz ve Türkiye üzerinden geldi diyor. Hükümet kimdi bu sırada.
19 Eylül 2014 Suudi Emiri İŞİD’e Türkiye üzerinden silah gönderirken belgeler ortaya çıktı. İŞİD bir terör örgütü yıllık 500 milyon dolar petrolden gelir elde ediyor. Bu geliri Türkiye üzerinden sağlıyor. Ve AKP’de buna kol kanat geriyor. İŞİD’in Türkiye dışında petrolü satacağı kimse yok.
Yüksek yargı kanunu: Bu çay toplamaya benzemez
Parlamentoya bir yasa getirdiler, Yargıtay ve Danıştay üyeleri görevden alınıyor. Bir kanunla Anayasa’nın hükümlerini işlemez hale getiriyorsunuz. Bu kabul edilemez, bu asla doğru değil. Niçin Yargıtay, Danıştay üyeleri görevden alınıyor? Çünkü yargıyı yürütme organın emrine almak istiyorlar. Talimat alacaklar, ona göre karar verecekler. Hans Frank, Hitler döneminde yargıçlara ‘Verdiğiniz her kararda benim yerimde Führer olsa nasıl karar verirdi’ diyor. Şimdi yapılmak istenen de bu. Yargıyı bu hale getirmek istiyorlar. Bu Türkiye için tam bir felaket. Apar topar çıkarıldı. Biz hemen Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Yok hükmünde sayılsın, yargıyla bu kadar oynanmaz, darbe dönemlerinde yargıyla bu kadar oynanmadı. Anayasa Mahkemesi 2 üye hariç ‘biz buna bakmayacağız’ dedi. Bu çok önemli. Siz bir yasayla Anayasa’nın yargıyla ilgili hükümlerini askıya alıyorsanız, bir başka hükümet gelir Anayasa Mahkemesi’ni görevden alır. Ben bu süre içerisinde Anayasa Mahkemesi toplanamak endişesiyle Anayasa Mahkemesi Başkanı’na bir yazı yazdım. Bunun Anayasa’ya aykırı olduğunu, asıl kararın Yüce Mahkeme tarafından verileceğini, asıl sorumluluğun yargıya, kendilerine ait olduğunu duyurdum. Yasa henüz Cumhurbaşkanı’na gitmiş değil. Bu acele nedir?
Gelen bilgiler iç açıcı değil. Orada hakimlere soru soruyorlar, elde etmeye çalışıyorlar. Bir diktatör bozuntusunun tutsağı olursanız tarih sizi affetmez. Bu çay toplama işine benzemiyor. Bu Türkiye’nin geleceği ile ilgili bir sorun. Bu kadar köklü, bu kadar tarihi bir sorumluluğu var Anayasa Mahkemesi üyelerinin. Kararlarına saygı duyacağız. Türkiye’de demokrasiyi kolay kazanmadık, kolay kaybetmemeliyiz.
Bu haber en son değiştirildi 13 Temmuz 2016 10:12 10:12
Terör örgütleri IŞİD ve El Kaide yöneticisi olmaktan yargılanıp geçen yıl tahliye edilen “Ebu Hanzala”…
Halk TV'nin sahibi Cafer Mahiroğlu, Flash Haber’i satın aldığını duyurdu. Mahiroğlu, "Hiç şüphesiz ki Flash…
İstanbul Barosu, İstanbul Valiliği'nin 25 Kasım kapsamında Beyoğlu'nda yapılmak istenen eylemi yasaklamasına tepki gösterdi. Baro,…
Bebeklerinin sağlığıyla oynandığı iddiasıyla ilgili yeni suç duyuruları devam ederken, erişkinlerin tedavi süreçlerinde de ciddi…
İsrail basınına göre, İsrail Başbakanı Netanyahu, Lübnan'da ateşkese onay verdi. İsrailli kaynaklara göre, iki gün…
Kadınların, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü kapsamında sokaklara ineceği gün İstanbul…