Komünistlerden Kayseri açıklaması: AKP’nin ve Kürt hareketinin emperyalizmle işbirliği, bombalar ile sonuçlanıyor

Türkiye Komünist Hareketi (TKH), bir açıklama yayınlayarak Kayseri'de yaşanan bombalı saldırıyı kınadı.

Komünistlerden Kayseri açıklaması: AKP’nin ve Kürt hareketinin emperyalizmle işbirliği, bombalar ile sonuçlanıyor

Türkiye Komünist Hareketi (TKH), bir açıklama yayınlayarak Kayseri’de yaşanan bombalı saldırıyı kınadı.

“Öncelikle silahsız askerlere yönelik düzenlenen bu saldırıyı kınıyor, yaşamını yitirmiş askerlerin ailelerine başsağlığı diliyoruz.” denilen açıklamada “Hem gerici AKP iktidarı hem de Kürt siyasi hareketi bu çatışma ortamının doğrudan sorumluluğunu taşımaktadır. Hem AKP’nin hem de Kürt siyasi hareketinin Suriye’de emperyalizmle yaptığı işbirliği, ülkemizde çatışma, yıkım, patlayan bombalar ve yurttaşlarımızın ölümü ile sonuçlanmaktadır.” vurgusu öne çıktı.

TKH’nin açıklaması, “Ülkemiz bu kadere ve bu zihniyetlere mahkum değildir. Bugün gelinen tabloda bulunulacak bir talep yoktur. Yalnızca Türk-Kürt bütün emekçilerinin emperyalizme, gericiliğe ve her türden milliyetçiliğe karşı mücadelesi bu acıların ortadan kalkmasını sağlayacaktır.” sözleriyle son buldu.

Türkiye Komünist Hareketi’nin Kayseri’de 13 askerin hayatını kaybettiği ve 55 kişinin yaralandığı saldırıyla ilgili açıklamasının tam metni şöyle:

Emperyalizme, gericiliğe ve her türlü milliyetçiliğe karşı mücadele yükseltilmelidir!

Ülkemiz, İstanbul Dolmabahçe’de 44 yurttaşımızın yaşamını yitirdiği bombalı katliamın ardından bu sefer Kayseri’de yeni bir bombalı saldırı ile karşı karşıya kaldı. Kayseri’de çarşı iznine çıkan askerlere yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırıda 13 askerin yaşamını yitirdiği ve 44 askerin ise yaralandığı bildirilmektedir.

Her gün yeni bir katliamla uyanıyoruz. Ülkemizin içinden geçtiği karanlık tabloya yeni bir katliam resmi daha çizilmiştir.

Öncelikle silahsız askerlere yönelik düzenlenen bu saldırıyı kınıyor, yaşamını yitirmiş askerlerin ailelerine başsağlığı diliyoruz.

Darbe girişiminin, bombalı katliamların, Güneydoğu’da yaşanan çatışmaların ve Suriye’deki savaşın bir parçası haline gelişimizin yaratmış olduğu bir siyasal zeminin, ülkemizi ne hale getirdiği açık olarak görülmelidir. Son 1,5 yıldır yaşanan bombalı saldırıların istisnai bir durumu kalmamıştır. Ülkemiz korkular cumhuriyeti haline gelmiş, neredeyse adı konulmamış bir savaş halini andırmaktadır.

Ortadoğu’da gerici cihatçıları destekleme politikası IŞİD’in bombalı katliamları olarak ülkemize dönmüş, yine aynı şekilde Suriye’de yaşanan emperyalist ve cihatçı saldırganlığı destekleme politikası Ortadoğu’da yaşanan ateşi ülkemize taşımıştır. Bu politikaların mimarı olan AKP iktidarının, yaratmış olduğu bu siyasal zeminin sorumlusu olduğu açıktır. Ancak bununla birlikte Ortadoğu’da yanan ateşi ülkemize taşıyarak, ateşe körükle giden Kürt siyasi hareketinin de bir o kadar birinci dereceden sorumluluğu büyüktür.

Ülkemizin hangi etnik kökenden gelirse gelsin bütün yurttaşlarının bu ve benzer acıları yaşaması doğal kabul edilemez. Kör şiddetle, terörle, katliamlarla hiçbir siyasal sorunun çözülemeyeceği tarihsel olarak bir gerçek iken, daha dün Dolmabahçe ve Güvenpark’ta yaşanan katliamların sonuçları ortadayken, bugün Kayseri’de patlayan bombaların izah edilebilir bir tarafı yoktur. Aylar önce Güneydoğu’nun bir dizi ilçesinde yaşanan çatışmanın ve yıkımın fotoğrafı belliyken bugün şiddetin daha da körüklenerek devreye sokulması ülkemizde iç savaş zemini oluşturmak dışında bir anlama gelemez.

Suriye’de yaşanan iç savaş neredeyse ülkemize taşınmak istenmektedir. Hem gerici AKP iktidarı hem de Kürt siyasi hareketi bu çatışma ortamının doğrudan sorumluluğunu taşımaktadır. Hem AKP’nin hem de Kürt siyasi hareketinin Suriye’de emperyalizmle yaptığı işbirliği, ülkemizde çatışma, yıkım, patlayan bombalar ve yurttaşlarımızın ölümü ile sonuçlanmaktadır.

Bugün patlayan bombalar, her türden milliyetçiliğin, gericiliğin ve işbirlikçiliğin kör ettiği zihniyetlerin sonucundan başka bir şey değildir.

Ülkemiz bu kadere ve bu zihniyetlere mahkum değildir. Bugün gelinen tabloda bulunulacak bir talep yoktur.

Yalnızca Türk-Kürt bütün emekçilerinin emperyalizme, gericiliğe ve her türden milliyetçiliğe karşı mücadelesi bu acıların ortadan kalkmasını sağlayacaktır.

TÜRKİYE KOMÜNİST HAREKETİ