Spor

Lazio'nun "şanlı olmayan" tarihi

Üç büyükler olarak da bilinen İstanbul troykasından herhangi birisine gönül veren taraftarların bir geleneğidir, ezeli rakiplerinin Avrupa’daki rakiplerini desteklemek. Her taraftar, takımını sevinmek için sevmediğini iddia etse de, rakiplerinin başarısından hoşlanmaz. En çok kupa, en çok şampiyonluk, en çok başarı kendi takımının hanesine yazılsın ister. Bu geleneği bozan as sayıda takımdan birisi ise S.S. Lazio’dur.... View Article

19-02-2016 04:57

Üç büyükler olarak da bilinen İstanbul troykasından herhangi birisine gönül veren taraftarların bir geleneğidir, ezeli rakiplerinin Avrupa’daki rakiplerini desteklemek. Her taraftar, takımını sevinmek için sevmediğini iddia etse de, rakiplerinin başarısından hoşlanmaz. En çok kupa, en çok şampiyonluk, en çok başarı kendi takımının hanesine yazılsın ister. Bu geleneği bozan as sayıda takımdan birisi ise S.S. Lazio’dur. Çünkü Lazio’nun rakibi karşısında kurduğu her üstünlük, faşizmin hanesine yazılan bir puan gibidir. Dünyada az sayıda örnek vardır ki, Lazio gibi kendisinden nefret ettirmeyi başarsın ve bu nefreti kazanmak için elinden geleni yapsın.
Galatasaray dün Avrupa Ligi maçında Lazio ile karşılaştı. Bizi ilgilendiren konu ise maçın sonucundan çok, Lazio’nun o kadar da şanlı olmayan tarihi.

Tam adı ile Società Sportiva Lazio (S.S. Lazio), 9 Ocak 1900’de İtalyan Ordusu mensupları tarafından kuruldu. 1902 yılına gelindiğinde ise kulüp, futbol şubesini kurdu. II. Dünya Savaşı esnasında birçok İtalyan kulübü S.S. (Società Sportiva) takısını, Nazi birliklerini anımsattığı için kaldırırken, diktatör Musollini’nin de taraftarı olduğu Lazio, kulüp politikasını açığa vurdu ve kararlı bir tutumla ismini değiştirmedi.

Yıllarca siyahi futbolcu oynatmayarak, futboldaki ayrımcılığı körükleyen Lazio, 1980 yılında şike nedeni ile Serie B’ye düşürüldü.2006 yılında ise Serie A’da yapılan Temiz Ayaklar Operasyonu çerçevesinde, teşvik ve şikeye karıştıkları için sezona -11 puan ile başladılar.
Attığı her gol sonrası tribünleri Nazi selamı vererek selamlayan oyuncusu Paolo di Canio’ya sürekli arka çıkan kulüp, taraftarlarının taşkınlıkları ile de adını futbol tarihine yazdırdı. Roma derbisinde Yahudi taraftarlara yönelik açtıkları, “Auschwitz ülkeniz, fırınlar eviniz” pankartı ve Sırp Kasabı olarak bilinen Delije’nin lideri Arkan’a selam gönderdikleri devasa bannerları ile ne kadar ileri gidebileceklerini göstererek, önce İtalya’nın, sonra da dünyanın en antipatik kulübü olmayı başardılar.