‘FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişiminden bir gün önce katıldıkları televizyon programında darbe çağrışımıyla ‘subliminal’ mesaj içeren söylemlerde bulundukları iddiasıyla mahkemeye sevk edilen Prof. Dr. Mehmet Altan tutuklandı, ağabeyi gazeteci yazar Ahmet Altan ise adli kontrolle serbest bırakıldı.
Mehmet Altan: O televizyon konuşmasındaki kastım darbe değildi
Mehmet Altan’ın nöbetçi mahkemedeki ifadesinde, Fetullah Gülen’i tanıdığını amacının ne olduğunu bilmediğini söyledi. Altan şöyle konuştu:
“Fetullah Gülen’i tanırım. Yüz yüze bir heyetle gazetecilik amacıyla görüşmüşlüğüm vardır. Fetullah Gülen’in nihai hedefinin ne olduğunu bilmiyorum. Hakkımdaki örgüt üyeliği iddiasını kabul etmiyorum. Gülen’in elini öptüğüme dair iddiada bulunulmuş ise de iddia sahibi özür dilemiştir. Evimde 6 adet bir dolarlık banknot bulunmuştur. Bunlardan birisi 1990 yılında basılmıştır ve kullanılmayacak vaziyettedir. Diğer 5 adet bir dolarlık banknot ise cüzdanımda bulundu. Bu paraların yurtdışına çıktığımda kullanıyordum. 2012 yılında gazetede yazılar yazıyordum. 2016 yılının Ocak ayına kadar herhangi bir gazetede çalışmadım. Bu tarihten sonra ‘Özgür Düşünce’ isimli gazetede köşe yazarlığı yaptım. Bu gazete 15 Temmuz tarihinden önce kendiliğinden kapanmıştır. Ben gazetenin kimin kontrolünde olduğunu bilmiyorum. Benim darbe girişimine katılmam söz konusu değildir. Darbe aleyhine kitaplar yazmıştım. 28 Şubat sürecinde mağdur olduğum için şahsım komisyona davet edilmiştir. 14 Temmuz 2016 günü “Can Erzincan TV’deki programda dile getirdiğim husus yasama, yürütme, yargıya ilişkindir. Darbe olacağından haberim yoktu. O televizyon konuşmasından kastettiğim yapı devlet organlarıdır. Sübliminal kelimesinin anlamı insan bilincinin algılamadığı mesajları bilinç altına yerleştirme anlamına gelmektedir. Bu durum skandal niteliktedir. Bilinç altına hükmetmem nedeniyle tutuklanmam isteniyor”
Ahmet Altan: Bilinçaltına hükmetmem nedeniyle tutuklanmam isteniyor
Denetimli serbestlik şartıyla salıverilen Ahmet Altan’ın ise ifadesinde şöyle konuştuğu belirtildi:
“Hakkımdaki gözaltı ve arama kararında sübliminal mesaj vermek suretiyle FETÖ örgütüne destek verdiğim iddia edilmiştir. Sübliminal kelimesinin anlamı insan bilincinin algılamadığı mesajları bilinçaltına yerleştirme anlamına gelmektedir. Bu durum skandal niteliktedir. Bilinçaltına hükmetmem nedeniyle tutuklanmam isteniyor. Yine hakkımda balyoz davasına destek olmamdan dolayı örgütün faaliyetlerine katkıda bulunduğum iddia edilmektedir. Balyoz davasıyla ilgili yargılama sonucunda verilen beraat kararının bir kısmı temyiz edilmiştir ve halen Yargıtay’da görüşülmeyi beklemektedir. Bu nedenle Balyoz davasının bir kumpas davası olduğu kabul etmek mümkün değildir.
Cumhurbaşkanı da Adalet Bakanı da darbe girişimi olduğunu kabul etmişlerdir. Bu nedenle bu iddialar doğru değildir. uzun süredir yazarlık yapmaktayım ve 2012 yılına kadar da gazetecilik yapmıştım. Yazdığım yazılardaki amacım kötü giden devlet yönetiminin düzeltilmesine hizmet edecek yazılardır. Cumhurbaşkanının yada hükümeti eleştirmem beni darbeci yapmaz.
Hayatım boyunca darbecilere karşı çıkmışımdır. Bu nedenle darbecilerle birlikte olmam mümkün değildir. Yazmış olduğum iki adet yazıda kötü gidişatı eleştirmeye yöneliktir. Yazılardan bir kısmı alınmıştır bu yüzden farklı anlam yüklenmiştir. yazdığım yazılar uyarı yazılarıdır. basın özgürlüğü kapsamındadır. Ben Ağır Ceza Mahkemesi’nde şu an 52 yıl hapis istemiyle yargılanmaktayım ona rağmen kaçmadım. Halen buradayım. Örgüt üyesi değilim. İddiaları kabul etmiyorum. Fetullah Gülen ile hiç görüşmedim. Kendisini sadece basından tanırım. Amacının ne olduğunu bilmiyorum. Darbe girişimini FETÖ Terör Örgütünün gerçekleştirdiğini Genelkurmay Başkanının açıklamalarından biliyorum. Savunmam bundan ibarettir” dediği öğrenildi.”
Bu haber en son değiştirildi 23 Eylül 2016 16:50 16:50
Sekiz yıldır tutuklu bulunan Çağdaş Hukukçular Derneği’nin Onursal Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı tahliye edildi.
İstanbul’da protestolar sırasında gözaltına alınarak tutuklanan 6 öğrenci tahliye edildi. Tahliye edilen öğrencilerin arasında Boğaziçi…
Beşiktaş Anadolu Lisesi Müdür yardımcısının bakanlığın atam oyunlarıyla öğretmenlerini sürgüne göndermek istemesine karşı tepkilerini göstermesi…
İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde öğrencilerin 'boykot' eylemine ülkücü bir grup tarafından saldırı girişiminde bulunuldu.
Beykoz Belediyesine yönelik "ihaleye fesat karıştırma" suçlamasıyla başlatılan soruşturmada gözaltına alınan Başkan Yardımcısı Fidan Gül…
CHP’li Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, Can Atalay hakkındaki AYM kararını TBMM'de okuttu, AKP milletvekilleri…