Nato Cumhuriyeti'ne Lahey'de "adil" yargılama
Hollanda'nın başkenti Layeh'de, Kosova'daki savaş ve sonrasında yaşanan suçların yargılanması amacıyla bir özel mahkeme kuruluyor.
Hollanda’nın başkenti Layeh’de, Kosova’daki savaş ve sonrasında yaşanan suçların yargılanması amacıyla bir özel mahkeme kuruluyor.
Mahkeme, 1998-1999 yılında yaşanan savaş ve sonrasında işlenen suçları kapsıyor. Kosova Kurtuluş Ordusu (UÇK) tarafından işlenen yasa dışı organ kaçakçılığı, etnik azınlıklar ve siyasi rakiplere karşı işlenen suçlar ele alınacak.
Geçtiğimiz Ağustos ayında Kosova parlamentosu UÇK liderlerinin savaş suçlarının araştırılması için özel bir savaş suçları mahkemesi kurulmasını kabul etmişti ve bir çok protesto ve gösteri sonucunda meclis faaliyetleri durma noktasına gelmişti.
Emperyalizm Kosova konusunda hassas
Hollanda Dışişleri Bakanlığı bu durumun uluslararası bir ceza mahkemesi olmadığını açıkladı. Ülkedeki siyasetçilerinin neredeyse tamamının eski Kosova Kurtuluş Ordusu (UÇK) komutanları veya militanları olduğu biliniyor.
Tanıkların kendilerini tehdit altında hissettiklerini söylemeleriyle, savaş döneminde işlenen suçların “adil” biçimde yargılanması amacıyla Avrupa Birliği’nin istemi üzerine böyle bir mahkeme oluşturuluyor. Aynı zamanda mahkeme masrafları da Avrupa Birliği tarafından karşılanacak.
Suçlar saymakla bitmiyor
Avrupa Birliği Özel Timi’nin Başsavcısı Clint Williamson, 2014 yılında yaptığı açıklamada adını açıklamadığı bazı eski UÇK liderlerini resmen suçlamayı umduğunu ve bu kişilerin oluşturulacak yeni bir mahkemede yargılanmaları gerektiğini söylemişti. Clint Williamson, uzun süredir Kosova’da organ kaçakçılığı yapıldığı yönündeki iddiaları soruşturuyordu. Başsavcı’nın yaptığı açıklamaya göre Kosova’da geçmişte organ kaçakçılığı yapıldı, bazı kişiler de sadece organlarının satılması amacı ile öldürüldü.
UÇK, Kosova’nın Yugoslavya’dan kopartılması sürecinde Sırp, Musevi ve Roman nüfusa karşı etnik şiddet ve katliamlar gerçekleştirmişti. UÇK’nin dünya çağında cihatçı terör çetelerinin eğitilmesinde de rol aldığı biliniyor.
Başsavcı, Kosova’da 1990’lı yılların sonunda Sırplar, Romanlar ve diğer azınlık gruplarına karşı etnik temizlik yapıldığına dair kanıtlar olduğunu söylüyor. Williamson, Kosova’da bu dönemde UÇK’nın, muhalifleri dahil bazı Arnavutları da hedef aldığını belirtiyor.
Dört yıl önce de Avrupa Konseyi’nin talimatı ile yürütülen bir soruşturmanın ardından yayınlanan raporda, UÇK içindeki bir grubun, Kosova’da 1999’daki savaştan sonra ellerindeki esirleri Arnavutluk’a götürüp öldürdüğü ve bu kişilerin organlarını sattığı öne sürülmüştü.
Emperyalizmin küçük “şirin” oyuncağı Kosova
Emperyalizmin “böl, parçala, yönet” stratejisinin son kurbanı olan Kosova 2008 yılında “bağımsızlığını” ilan etmişti. Emperyalist devletler ise bu bağımsızlığı tanıma konusunda sıraya girdiler. NATO eliyle parçalanan bölge siyasi anlamda ABD önderliğinde yapılanırken ekonomik anlamda ise AB’ye teslim edilmiştir. Emperyalizm eliyle yıllar boyunca beslenen kan sonucunda son parça olan Kosova, bugün savaş suçlusu bir suç örgütü tarafından yönetiliyor. Yıllar önce çıkan bir habere göre ise UÇK’nın resmi açıklamalarına göre 1992’de başlayan örgütlenme çalışmalarının merkezinde Almanya duruyor.
Emperyalizmin bir dönüşüm projesi olan bölgenin yaşadığı acıların ise yine emperyalizm eliyle “adil” yargılanmaya tabii tutuluyor olması traji komik bir durumdan ibaret.