Portekiz’de Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk ayağı bugün gerçekleştiriliyor. Muhafazakarların desteklediği liberal aday, son anketlerde önde gidiyor.
Anketler, liberal aday Marcelo Rebelo de Sousa’nın, ilk turda oyların yarısından fazlasını alacağını gösteriyor. Anketlerdeki tablo gerçekleşirse, ikinci tura gerek kalmadan Rebelo başkanlığı elde etmiş olacak.
Rebelo için anketlerde gösterilen oranlar, ikinci en yüksek orana sahip olan adaydan yaklaşık yüzde 30 daha fazla. Solcu ve bağımsız aday Antonio Sampaio’nun 16 ila 23 arası bir oy yüzdesi elde etmesi bekleniyor.
Tehlikede olan ne?
Seçimlere rekor seviyede düşük katılım oranları beklendiğinden sonuçların belirsizliğini koruduğundan bahsediliyor. Herhangi bir aday %50’ye ulaşamazsa, ikinci tur oylama 14 Şubat’ta gerçekleştirilecek. Araştırma şirketi Intercampus’a göre bu durum, Rebelo’nun yine de oy çoğunluğuyla kazanacağı bir senaryoyu ortaya çıkaracak.
Rebelo’nun dokuz rakibinin çoğu, bağımsız aday olarak seçime katılıyor. Carlos Gaspar’ın siyasi analizlerine göre, siyasi partiler artık başkanlığın işlevini ciddiye almamakta. Özellikle de, şu anki başkan liberal Anibal Cavaco Silva’nın son aylarda hükümeti idare etme konusunda yaşadığı güçlükler, bu güvensizliği körüklemiş durumda.
Muhafazakarlar ve liberaller arasındaki ittifak, 4 Ekim’de genel seçimleri kazanmış ancak çoğunluğu sağlayamamış ve Sosyalist Parti, Sol Blok, Komünist Parti ve Yeşiller’in beklenmedik bir şekilde bir araya gelip merkezi sol ittifak oluşturmasıyla hükümet kurmayı başaramamıştı. Birkaç hafta sonra ise Cavaco, hükümetin başına bu ittifakın lideri sosyal demokrat Antonio Costa’yı atamayı kabul etmişti.
Yıllardır devam eden ekonomik krizin ve AB dayatmalarıyla kamu harcamalarına uygulanan kısıtlamaların ardından, yaklaşık 9 milyon Portekizli seçmen, bugünkü seçimde oy kullanıyor.
Bu haber en son değiştirildi 25 Ocak 2016 12:05 12:05
Türkiye’de solun yön arayışı, kendi bağımsız hattını örgütlemekten geçecek. Solu konu edinen bu sayımızın yol…
Daha açık konuşalım: TKP, kendi tabanından ve örgütünden basınç yedikçe yalpalamakta, bu baskıya göğüs geremediği…
2010 yılındaki ilk yetmez ama evet süreci AKP iktidarına güç vermiş, devleti ele geçirmenin kapıları…
Sol ne rejimin demokrasi süsü ne de düzen muhalefetinin payandasıdır. Siyaset yapma ya da duyulma…
Kapitalizm ulusal sınırları gevşetip genişletirken küresel sömürüyü de artırır; bu çelişki ancak proleter devrimle çözülebilir…
Kozyatağı sakinlerinin Kadıköy Belediyesi’ne sunduğu resmi durdurma ve bilgi alma dilekçeleri henüz sonuçlanmadan, firma süreci…