Rotterdam Başkonsolosluğu'ndan gurbetçilere "muhbirlik" çağrısı!
Türkiye'nin Rotterdam Başkonsolosluğu tarafından çeşitli Sivil Toplum Kuruluşları'na(STK) gönderilen e-postada, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yapılan hakaretlerin bildirilmesi istendi.
Türkiye’nin Rotterdam Başkonsolosluğu tarafından çeşitli Sivil Toplum Kuruluşları’na(STK) gönderilen e-postada, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yapılan hakaretlerin bildirilmesi istendi.
BBC Türkçe’den Yusuf Özkan’ın haberine göre, Hollanda’daki Türkiye kökenli sivil toplum kuruluşları dün Dışişleri Bakanlığı uzantılı bir elektronik posta adresinden (info.cgrotterdam@mfa.gov.tr) birer e-mail aldılar.

Başkonsolosluk; kuruluşların çalışanları, üyeleri ve onların yakınları ile ilişkide bulundukları vatandaşlara; kendilerine Cumhurbaşkanı, Türkiye ve Türk toplumuna yönelik aşağılayıcı, küçük düşürücü, nefret ve hakaret içeren mesajlar ulaşıp ulaşmadığını sordu.
Eğer bu yönde herhangi bir e-posta ya da sosyal medya mesajı ulaşmış ise, bunları yazanların isimleri ve kullandıkları ifadelerin 21 Nisan Perşembe günü mesai bitimine kadar başkonsolosluğa iletilmesi istendi.
Felece işçileri "patron" mağduru: "Çalıştır ödeme" sistemi devrede
Hakkında iflas söylentileri çıkan ve çalışanlarının ücretlerini eksik ve gecikmeli ödeyen, maaşları resm bordrolara tam olarak yansıtmayarak vergi kaçırdığı iddia edilen Felece firması çalışanları Yurtsever'e haklarını alabilmek için hukuk mücadelesi başlatacaklarını söyledi.
Yazılım ve teknoloji sektöründe hızlı büyüme kaydeden Felece hakkında, “iflas” dedikoduları çıkarken, eski ve mevcut işçilerden gelen şikayetler ciddi bir “mağduriyetin” ortaya çıktığını kanıtlıyor. Haksız işten çıkarmalar, ödenmeyen kıdem tazminatları, maaş gecikmeleri ve vergi kaçırma şüpheleri, işçilerin en temel haklarının ihlal edildiği yönündeki iddiaları gözler önüne seriyor.
YURTSEVER’E KONUŞAN İŞÇİLER:”HAKLARIMIZ İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ”
Hakkında iflas ettiği söylenen ve yüzlerce işçisini çıkaran Felece adlı teknoloji firmasında çalışanlar, son dönemde çeşitli mağduriyetlerle karşılaştıklarını dile getiriyor. Yurtsever’e ulaşan çok sayıda işçi gerekçe belirtilmeden veya hukuki dayanak gösterilmeden işten çıkarıldığını iddia etti. İş akdi feshedilen işçilere kıdem tazminatı ya hiç ödenmedi ya da taksitlendirilerek ödeme teklif edildi. Yurtsever’e konuşan işçiler “haklarını” alamadıkları için endişe duyduklarını belirtiyor. Sınıf Tavrı yetkilileri ile görüşen işçiler hukuk mücadelesine de hazırlanırken, hakları için mücadele etme kararlılığında olduklarını dile getirdiler.
ÜCRET KESİNTİSİ, GEÇ MAAŞ ÖDEME,KADRO DEĞİŞİKLİKLERİ: PATRON BİLDİĞİMİZ GİBİ
İşçilerin bildirdiğine göre durum sadece merkez ofiste çalışan işçiler için geçerli değil. Şirket sahibinin kurduğu birçok işletmede de durumun aynı olduğu, maaşların geç yatırıldığı, zaman zaman eksik ücret, düşük bordro tutarı ya da maaşların elden ödenmesi gibi uygulamalar ile sık sık karışıldığı biliniyor. İşçilerin bildirdiğine göre SGK’ya bildirilen ücretle fiilen alınan ücretin örtüşmemesi ise sosyal güvenlik haklarının da zedelendiğini ortaya koyuyor.
Özellikle son bir yıl içinde bu uygulamaların daha sistematik bir hâl aldığı ve içeride şikayetlerin yaygınlaştığı ifade ediliyor. Felece’nin çok sayıda şirket kurarak bu şirketler arasında fatura kesimi yoluyla KDV ve gelir vergisi yükünden kurtulmaya çalıştığı da yine çalışanlar tarafından dile getirilen iddialar arasında yer alıyor. Ayrıca, bazı çalışanların iştirakler arasında kadro değişikliği yapılarak kıdem süresinin sıfırlandığı ve böylece tazminat yükünün azaltıldığı öne sürülüyor.
ZAMANE LÜKÜS HAYATI!
Felece tarafından bu iddialara ilişkin kamuoyuna yapılmış herhangi bir resmi açıklama bulunmuyor. Ancak şirketin bir ay önce yetki devri yapması ve şirketin eski yetkilisi olarak bilinen kişinin aynı zamanda magazin basınında sık sık lüks yaşantısı ile karşımıza çıkması dikkat çekiyor.
Firmanın eski yetkilisi olarak bilinen Murat Filcan’ın magazin ünlüleri ile yakın ilişkide olduğu, farklı sektörlerde de yatırımlarının bulunduğu ve “iflas” söylentisinden bir ay önce şirketteki yetkilerini devrettiği iddia edildi.
Farklı sektörlerdeki işçilerin benzer sıkıntılar yaşadığı bir dönemde benzer uygulamalar ile sıkça karşılaşılırken, bize de “zamane lüküs hayatı böyle oluyor” yorumunu yapmak kalıyor.