Reklam
Kategoriler: Dış Açı

Rusya-İran-Türkiye hattı: Ortak çıkarlar mı, batıya mesaj mı?

Reklam

Sputnik’in İngilizce sitesinde yayınlanan bir makalede Türkiye’nin Suriye politikalarındaki dönüşüme dair kimi yorumlamalar yer alıyor. Makalede öne çıkan başlıklar şu şekilde:

“Yakın zamanda İran Dışişleri Bakanı Mohammad Javad Zarif, Suriye’deki krizi tartışmak için İran, Rusya ve Türkiye’nin dahil olduğu bir üçlü görüşme önermişti. Bu öneri üzerine olası sonuçları değerlendirmek üzere, Fransız haber sitesi Atlantico, Fransız uluslararası ilişkiler ve jeopolitik uzmanı Alexandre del Valle ve Fransız eski kıdemli istihbarat uzmanı Alain Rodier ile bir mülakat gerçekleştirdi. Mülakatta, Türkiye, Rusya ve Iran’ın Ortadoğu politikasındaki yakınlaşması yorumlandı.

Recep Tayyip Erdoğan’ın Beşar Esad’ı devirmek ve Suriye’deki Kürtlere karşı savaşmak istediğini, ancak İran’ın Beşar Esad’ı Türkiye destekli IŞİD, el-Nusra gibi cihatçı örgütlere karşı korumak istediğini; dolayısıyla İran ve Türkiye’nin Suriye politikalarında bir bıçağın iki zıt tarafı kadar farklı pozisyonlar aldığını hatırlatan Alexandre Del Valla, ‘Bunun kalıcı bir ittifak olduğunu düşünmüyorum. Gelişen bu ortaklığın karakteristik özelliğinin pragmatizm olduğunu düşünüyorum.’ şeklinde konuştu. Alexandre Del Valla, Rusya hakkında ise, Rusya’nın ise Suriye hükümetini destekleyerek Ortadoğu bölgesinde kendi ülkesinin çıkarlarını savunduğunu hatırlatıyor.

Bu seneye kadar Erdoğan’ın bölgedeki cihatçıları destekleyen bir strateji sürdürdüğünü belirten Del Valla, Türkiye vatandaşlarının cihatçıların saldırılarından ötürü ölmeye başlaması ve Kürtlerin Suriye’de cihatçılara karşı savaşmaya başlamasıyla birlikte bu stratejinin artık Erdoğan’ın aleyhine döndüğünü belirtiyor.

Erdoğan’ın Suriye’de İslâmcıları desteklemesinin,Türkiye’deki iktidarını tehlikeye attığını ve Rusya ile olan ilişkilerin arasını açtığını ifade eden Del Valla, Türkiye’nin Rusya ile ekonomik, enerji ve askeri gerekçelerle tam anlamıyla bir ayrılık yaşayamayacağını belirtti.

Del Valla Erdoğan’ın bu gerekçelerle bir ‘U dönüşü’ yaptığını belirtiyor .

Fransız eski kıdemli istihbarat uzmanı Alain Rodier ise, bu üçlünün yakınlaşmasını Türkiye açısından, ‘Erdoğan Moskova ve Tahran ile ne kadar fazla yakınlaşırsa, Washington ve Brüksel’den o kadar fazla taviz ve garantiler alacak.’ şeklinde yorumluyor.”

Bu haber en son değiştirildi 1 Eylül 2016 12:11 12:11

Reklam

Önceki Haberler

Mart’tan Mayıs’a eksik kalan nedir?

Uzun yıllardır sınıf mücadelesini dar ekonomik gündemlere ve sendikal zemine sıkıştıran anlayışın bir çıktısı olarak…

23 Mayıs 2025 11:06

Savcılık İmamoğlu’nun resminin, sloganlarının olduğu reklamların kaldırılmasını istiyor

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun fotoğraf, video ve ses kayıtlarının metro, metrobüs, otobüs…

23 Mayıs 2025 10:51

Trump, Harvard’ın yabancı öğrenci kabulünü durdurdu

Trump yönetimi, Harvard Üniversitesinin uluslararası öğrenci kabulünü durdurdu. Karar, üniversite yönetiminin uluslararası öğrenci kabul programını…

23 Mayıs 2025 10:43

İsrail, müzakere heyetinin tamamını geri çağırdı

İsrail'in, müzakere heyetinin Doha'da kalan üyelerini de geri çağıracağı bildirildi. İsrail, heyetin bir kısmını, ABD…

22 Mayıs 2025 17:38

Cengiz’in işten çıkardığı Eti Bakır işçileri, işe iade davasını kazandı

Eti Bakır’ın Siirt madeninde işten atılan Dev-Maden-Sen üyesi iki işçi, açtıkları işe iade ve tazminat…

22 Mayıs 2025 17:08

Cihatçı Colani’ye İngilizlerin danışmanlık yaptığı ortaya çıktı

HTŞ’nin lideri Colani’nin, Ahmed el Şara olmasını sağlayan şirketin, Londra merkezli "Inter Mediate" olduğu açıklandı.…

22 Mayıs 2025 15:59
Reklam