Sendikalardan özel istihdam büroları tasarısına tepki
DİSK ve Türk-İş Meclis gündemindeki kiralık işçi yasa tasarısına ilişkin tepki gösterdi.
DİSK, hükümetin önümüzdeki günlerde Meclis’ten geçirerek yasalaştıracağı özel istihdam büroları tasarısını 20 maddede irdeledi. Bürolar ile “geçici iş ilişkisi” oluşturulmasının “insan ticareti” anlamına geldiğini belirten DİSK, “İnsan ticareti, tarihteki en büyük insanlık suçlarından biridir” vurgusu yaptı. DİSK, işçilerin İşsizlik Fonu’ndan da yararlanamayacaklarını kaydetti.
Türk-İş, Meclis genel kurul gündeminde bulunan özel istihdam bürolarına (ÖİB) işçi kiralama yetkisi veren tasarıyla ilgili 3 kırmızı çizgi belirledi. Bu değişikliklerin “olmazsa olmaz” olduğunu dikkat çeken Türk-İş, taleplerini Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu’ya iletti.
DİSK’in özel istihdam bürolarıyla ilgili 20 maddede yaptığı tespitlerin bazıları şöyle:
* İş güvencesi, kıdem ve ihbar tazminatı ortadan kaldırılacak.
* 7 milyon işçi, yani istihdamın nerdeyse yarısı bu “kölelik büroları” aracılığı ile güvencesiz çalıştırılacak.
Güvence olmayacak
* Kural dışı, güvencesiz ve esnek çalışma biçimleri kural haline gelecek.
* Sendikal örgütlenmeler çok ciddi kan kaybedecek.
* İşverenlerin işten çıkarma maliyetleri düşecek, işçiler istenildiği gibi kullanılıp kapı önüne konulacak.
* Gelir, emeklilik, yıllık izin ve sağlık ile ilgili haklar ortadan kalkacak.
* Kiralık işçilerin İşsizlik Fonu’ndan yararlanma olanakları olmayacak. İş-Kur işlevsiz hale gelecek, kamu emek gücü piyasasındaki sorumluluklarını tamamen üstünden atmış olacak.
Türk-İş çizgi çekti
Türk-İş, Meclis genel kurul gündeminde bulunan özel istihdam bürolarına (ÖİB) işçi kiralama yetkisi veren tasarıyla ilgili 3 kırmızı çizgi belirledi.
* Düzenleme ile işverenin istediği zaman “işçi kiralama” yoluna başvuracağına dikkat çeken Türk-İş bu maddenin mutlaka tasarıdan çıkarılmasını istedi.
* Tasarıda koşullar sağlanmadan işçi kiralanması halinde idari para cezası verilmesi öngörüyor. Türk-İş bu düzenlemenin de değiştirilmesini istedi. Türk-İş önceliğin “işçinin korunması” olması gerektiğini vurguladı.
* Tasarıda ücret, borçlar, sosyal güvenlik primleri ÖİB’nin sorumluluğunda bırakılıyor. İşçinin gönderildiği ve hizmet ettiği işverenin bu konularda sorumluluğu olmadığına işaret eden Türk-İş, bu nedenle de “geçici iş ilişkisi kurulan işveren, işçinin kendisinde çalıştığı sürede ödenmeyen ücretinden, işçiyi gözetme borcundan ve sosyal sigorta primlerinden devreden işveren ile birlikte (müşterek ve müteselsil) sorumludur” ibaresinin tasarıya eklenmesini istedi. Türkİş, geçici işçilerin çalıştıkları süreyle orantılı olarak kıdem tazminatı alabilmeleri ve yıllık izin haklarını kullanabilmelerinin sağlanmasını istedi.