Suriye Ordusu'nu vuran ABD zeytinyağı gibi!
John Kerry son yaptığı açıklamalar ile ateşkesin geleceğini Suriye hükümetinin ve "ona baskı yapmayan" Rusya'nın kararttığını ifade etti.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry CNN kanalında katıldığı bir programda, Suriye’deki ateşkes ve Rusya’nın bu konudaki tavrına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye’de ateşkesin etkin şekilde uygulanamaması konusunda Suriye’deki meşru iktidarı sorumlu tutarak, ateşkes konusunda Suriye hükümetine “yeterli baskıyı yapmadığı” gerekçesiyle de Rusya’yı eleştirdi.
Kerry, Moskova’ya seslenerek, “Sahneye oynamayı ve gösteriş yapmayı bırakıp insani yardımların yerine ulaştırılmasını sağlayın. Eğer Rusya ateşkes konusunda ciddiyse Esad’in uçaklarının uçmasını engellesin ve ateşkese saygı gösterdiğini kanıtlasın.” dedi.
Mevcut ateşkes anlaşmasının güven üzerinde değil tarafların söz verdikleri başlıklarda somut adımlar atmaları üzerine kurulu olduğunu vurgulayan Kerry, somut anlamda insani yardımların yerlerine ulaştırılamamasının çok önemli bir sorun oluşturduğunu söyledi.
Kerry, ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin Suriye Ordusu askerlerini “yanlışlıkla” vurmasıyla ilgili olarak da şu ifadeleri kullandı:
“Şunu açıkça söyleyeyim: Rusya ateşkes anlaşmasını imzaladı. Esad bu anlaşmaya uyacağını söyledi. Dolayısıyla Esad’in durması ve ortak uygulama merkezinin uygulamaya geçmesi lazım ki ABD ile Rusya dün meydana gelen ve bizim kabul edip üzüntümüzü ifade ettiğimiz türden kötü şeylerden sakınabilmek için koordinasyon kurabilsinler.”
ABD’nin üste çıkma çabası
Geçtiğimiz hafta ilan edilen ateşkesten sonra, Suriye hükümeti ateşkese uyacağını açıklamıştı. Ancak sonrasında Suriye Ordusu onlarca kere ateşkesin ihlal edilmesine örnek olacak saldırılara cihatçı güçler tarafından maruz kalmıştı. Buna rağmen ateşkesin geleceği konusunda sorumlu bir davranış sergileyen Suriye hükümeti gerek cihatçıların tacizleri, gerekse emperyalist saldırganlığın muhatabı olmaya devam ediyor.
Kerry’nin bahsettiği insani yardımlar konusunun açıklamasının ise çok basit bir şekilde yapılması mümkün. Meşru Suriye iktidarı özellikle Halep’in doğusundaki bölgelere gönderilmek istenen yardım tırları üzerinde BM ile birlikte denetim hakkı talep ediyor ve askeri mevzilerini ona göre şekillendirmek, korumak istiyor.
Bugüne kadar insani yardım adı altında kimyasal dahil olmak üzere çeşit çeşit silahlar Suriye topraklarında emperyalizmin çıkarları için kullanılmışken, kendi toprakları üzerinde egemen olan bir iktidarın bunları istemesi herhalde şaşırtıcı olmasa gerek.
Bununla birlikte, geçtiğimiz dönem cihatçı güçlerin en önemli ikmal yollarından biri olan Castillo yolunun birkaç hafta önce Suriye Ordusu tarafından denetim altına alınması ve ateşkesten sonra Rusya’nın gözetimine bırakılmış olması büyük ihtimalle ABD’nin işine gelmiyor.
Oysa ki emperyalistler dikensiz gül bahçesi istiyorlar. İstedikleri de olmayınca cihatçılarla taciz edilen bir ateşkes sürecini, Suriye Ordusu’nu özellikle IŞİD’in işine gelecek şekilde “yanlışlıkla” vurduklarını ifade ederek bozmaya kadar götüreceklerinin sinyallerini vermekteler. Dün Deyr Ez-Zor’da IŞİD’e karşı büyük bir saldırı başlatan Suriye Ordusu’nun ABD uçakları tarafından vurularak, 62 askerinin öldürülmesinin de başka bir açıklaması bulunmuyor.
İşte bu yüzden ABD’nin zeytinyağı gibi üste çıkarak, sürekli kendilerinin haklı olduğunu iddia eden bir konumlanış içerisinde olması pek de şaşırtıcı değil. Kerry’nin son açıklamaları böyle bir yöne işaret ediyor.