Yeni Şafak yazarından büyük itiraf
Yeni Şafak yazarı İbrahim Karagül'ün Suriye meselesi üzerinden yazdıkları itiraf niteliğinde.
Bugün Yeni Şafak Başyazarı İbrahim Karagül tarafından yazılan köşe yazısındaki bazı vurgular, AKP iktidarının itirafları olarak da okunabilir. İktidarın doğrudan sesi olarak yayın yapan gazetenin ilgili köşe yazısında Suriye meselesinde çok kritik bir evreye gelindiğine vurgu yapan Karagül, Suriye’deki savaşın esas sebebinin aslında Esad olmadığını ifade ediyor.
Devamında AKP iktidarına akıl veren İbrahim Karagül, önümüzdeki günlerde siyasetin Esad’ın merkezde durduğu bir şekilde yapılmaktan çıkması gerektiğini savunuyor.
Tüm bu yorumlardan sonra iktidarın borazanlığını yapan bu medya unsurlarına sormak lazım.
Bu yazdıklarınız büyük bir itiraf anlamına gelmiyor mu?
Bugüne kadar Suriye’deki meşru iktidara düşmanlık üzerinden kendinizi var ediyordunuz. Şimdi neden dönüyorsunuz?
Eğer mesele Esad değilse Tayyip Erdoğan yıllarca Suriye Devlet Başkanı’na düşmanca bir tutum geliştirdi?
Bugüne kadar emperyalizmin bölgeye müdahalesini görmezden geliyordunuz? Sahte anti Amerikancılık bu ülkede yandaş medya unsurları tarafından ara ara yapılır, bunu biliyoruz. Şimdi emperyalizmin müdahalelerini sizin görmenizi sağlayan temel olgu nedir?
Sorulara yanıt verebileceğinizi zannetmiyoruz.
Yazının ilgili kısımlarını okurlarımızla paylaşıyoruz:
“Nasıl 15 Temmuz sadece FETÖ müdahalesi değilse, çokuluslu bir projeyse, bölgemizdeki her hareket de çokulusludur ve yeni coğrafya tasarımının bir parasıdır. Nasıl Afganistan işgalinin sebebi Taliban ya da El Kaide değilse, nasıl Irak’ın işgal sebebi Saddam değilse, Suriye’nin bu hale getirilmesi de Esad ya da daha dar bir gerekçe değildir. Dikkat edin, Afganistan Orta Asya’nın kapısıdır. Irak Mezopotamya’nın kalbidir. Suriye Basra Körfezi ile Akdeniz arasındaki en önemli bağlantıdır ve İsrail karşısında bir savunma kalkanıdır.”
“Türkiye, Esad’a saplanıp kalmaktan uzaklaşmalı, etkili olduğu grupları da çözüm için cesaretlendirmelidir. Mesele Esad’ı aklamakvasla değildir ama bugünkü Suriye krizinin bir sonraki adımı çok vahimdir, Türkiye’yi yakacak kadar tehlikelidir. Bunun için duygusal yaklaşımlar terk edilmeli, bazı çevrelerin bu yönde baskılarının üstünde bir akıl üretilmelidir.”