Ahmet Türk'ten AKP'ye 'çözüm' çağrısı: Gelin Öcalan'ın 2013'teki fikirleri çevresinde barış ve diyaloğu geliştirin
Ahmet Türk, Diyarbakır'da yapılan Newroz kutlamalarında konuştu.
Bugün Diyarbakır’da düzenlenen Newroz kutlamalarında konuşma yapan eski Mardin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Ahmet Türk “Sayın Öcalan’ın 2013 Newrozu’nda ortaya koyduğu düşünceler çevresinde, barış ve diyalog ortamını yeniden sağlayalım” şeklinde konuştu.
Ahmet Türk, 16 Nisan’da yapılacak başkanlık anayasası referandumu ile ilgili olarak ise “Bugün eş genel başkanlarımız zindanda. Bu zindan siyasetini yürütenlere ‘Evet’ mi diyeceğiz? Elbette ki ‘Hayır’ diyeceğiz” ifadesini kullandı. “Bu referandumun Kürtler için başka bir anlamı var” diye konuşan Türk, “Hayır oylarını büyütmemiz lazım. Ben şuna inanıyorum, Kürt siyasetçileri zindanlara atanlar, Kürdistan şehirlerini viran edenler biliyorum ki bunun hesabını mutlaka tarih önünde verecektir” dedi.
Ahmet Türk, hükümete yönelik olarak yaptığı çağrıda ise “Gelin, Sayın Öcalan’ın 2013 Newrozu’nda ortaya koyduğu düşünceler çevresinde, barış ve diyalog ortamını yeniden sağlayalım” ifadesine yer verdi.
Ahmet Türk’ün konuşmasından satır başları şu şekilde:
“Barış ve diyalog ortamını yeniden sağlayalım. Bugün dünyanın gözü Amed Newrozu’nda. Kürtler ne istiyor, talebi nedir? Biz aslında bugün bunları konuşacağız, sesimizi, talebimizi bütün dünyaya ileteceğiz. Evet, bu Newroz’un adı ‘Kazanacağız Newrozu’. Kimsenin şüphesi olmasın, bütün baskılara, zulüm politikalarına rağmen, inancımız, irademizle varmak istediğimiz o noktaya mutlaka varacağız.”
“Biliyoruz ki yıllardan beri siyasetin içinde bir kardeşiniz olarak birçok zulüm ve baskıyla karşı karşıya kaldık. 12 Eylül’leri yaşadık, 93-94’lerde faili meçhullerin şahidi olduk. Köylerin yıkılmasının şahidi olduk. Kürt halkı susturulmak, sindirilmek istendi ama özgürlük mücadelemiz kartopu gibi büyüyerek daha büyük bir coşkuyla, özveriyle, inançla bugün buraya geldi. Bugün de zulüm politikaları devam ediyor. Kürt halkını sindirmek, susturmak için her türlü oyunun oynandığı bir süreçteyiz. 2017 Newrozu’nu kutlarken Kürtlerin kazanımını ortadan kaldırmak için, Kürt halkı bütün Kürdistan’da bir saldırı altındadır. Münbiç’te, El Bab’da, Rojava’da Kürtlerin geleceğini karartmak için yoğun bir baskının, insanlık dışı bir muamelenin içinde olduklarını görüyoruz.”
“Demokratlar bu yönetim anlayışına karşı sesini yükseltiyor”
“Türkiye halkları da bu ırkçı, milliyetçi anlayışın toplumu nereye götürdüğünü çok iyi görüyor. Büyük bir mutluluk duyuyoruz ki, vicdan sahibi insanlar, demokratlar da bu yönetim anlayışına karşı sesini yükseltiyor. Bize düşen görev ve sorumluluk nedir? Birliğimizi geliştirmezsek, ortak bir akılla sorunlarımızı gündeme getirmezsek inanın ki tarih önünde sorumlu oluruz. Eğer bugün Şengal’de Kürt halkının değeri, kültürü olan, inancı olan Şengal halkının geleceğini karartmak isterseniz inanın ki bunun faturası çok ağır olur. Bunun için Şengal’de birilerinin Kürtleri karşı karşıya getirmek istediği oyunları çok iyi görelim. Bu oyunu oynayanlar tarihin önünde, halkımız önünde mahkûm olacaktır.”
“Bu görkemli Newroz’dan sonra 16 Nisan’da önümüzde bir referandum var. Herkes, Kürtler bu referandumda ne diyecek diye soruyor. Elbette ki bu referandum sadece Kürt halkı için, sadece Kürtlerin geleceği için önemli değil. Bütün halklarımız için, Türk halkının geleceği için önemlidir. Ama bu referandumun Kürtler için başka bir anlamı var. Bugün eş genel başkanlarımız zindanda. Bu zindan siyasetini yürütenlere evet mi diyeceğiz? Elbette ki hayır diyeceğiz. 84 belediyemiz kayyıma teslim edildi, bu politikaya evet mi diyeceğiz? Hayır diyeceğiz. Sur vahşetine, Cizre vahşetine, Nusaybin vahşetine evet mi diyeceğiz? Evet, işte referandumu böyle bir anlamla, düşünceyle karşılamamız lazım ve hayır oylarını büyütmemiz lazım.”