AKP'ye 'Esad'la görüşme' çağrısı
AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a CHP'den Suriye lider Beşşar Esad'la görüşme çağrısı geldi.
AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Suriye lideri Beşşar Esad’la görüştüğü iddialarını “Görüşmedim. Pek niyetim de yok” diyen yalanlamasının ardından, CHP’den Hükümet’e çağrı geldi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz, Hükümet’e seslenerek “Mutlaka Esad ile bir bağ kurulmalı. Bu güney sınırımızda oluşabilecek yapıların ortaya çıkmasının engellenmesi için artık bir tercih değildir, zorunluluktur” ifadelerini kullandı.
‘Muhalif’lere Suriye ordusuyla ‘işbirliği’ önerisi
TBMM’de gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Yılmaz, Suriye’de Esa’’ın Afrin’e hakim olması isteniyorsa, Esad ile birlikte Rusya ile çalışmak gerektiğine işaret ederek “Suriye konusu giderek bölünmeye, ufalanmaya doğru gidiyor. Mutlaka Esad ile bir bağ kurulmalı. Bu güney sınırımızda oluşabilecek yapıların ortaya çıkmasının engellenmesi için artık bir tercih değildir, zorunluluktur. Eğer bu bağ kurulmazsa Esad ile doğrudan görüşme yapılmazsa, Türkiye’nin desteklediği muhalifler Esad’ın ordusuyla bir şekilde iş birliği yapıp ülkenin toprak bütünlüğünü sağlama konusunda ortak adım atmazsa Suriye’nin geleceği Irak’tan daha beter olacak. Astana, Cenevre süreci bunların hepsi oyalamacadır. Bunlarda yer almayalım demiyorum ama bunların hiçbir tanesi Türkiye’nin o beka sorununa merhem olmayacaktır. Acilen aklımızı başımıza toplayıp bu kararları almak zorundayız” ifadelerini kullandı.
“Rus uçağı düşürüldüğünde daha ağırını söylediniz”
Yılmaz, açıklamasını şöyle sürdürdü:
“‘Esad ile ben aynı karede görünmek istemiyorum, daha önce ben onla kavga ettim, kardeşim dedim sonra katil dedim, nasıl olur’ deniyorsa, siz Rusya’nın uçağı düşürüldüğünde de daha ağır kelimeler söylediniz bugün ‘Dostum Putin’ diyorsunuz. Aynı şekilde Mavi Marmara hadisesinden sonra olaylar çıktığı zaman ‘Katil İsrail’ denmişti ama şimdi getirdiniz o katil İsrail dediğiniz ülkeyle ilgili ilişkiler konusunu normalleşmeyi apar topar gece 01.30’da parlamentodan geçirdiniz. Eğer onları yapabiliyorsanız, onlardan daha ağır bir süreç olan ve sonuçlar doğuracak bölgemizdeki gelişmeler konusunda da duyarlı olmak zorundasınız. Kimsenin ne dediği umurunuzda olmamalı. Doğru bir karar alıp yapmalısınız. Şu ana kadar zamana oynuyorsunuz ve biz kaybediyoruz.”