Atma Gülerce, hepiniz oradaydınız!
Fethullah Gülen'in 25 yıl sözcülüğünü yapan Hüseyin Gülerce, Sözcü gazetesi üzerinden Gezi Direnişi'ne sataştı.
Fethullah Gülen’e en yakın isim olarak bilinen, yaklaşık 40 yıl boyunca Gülen Cemaati içerisinde bulunan, 25 yıl boyunca Zaman Gazetesi’nde yazarlık yapan, ancak 17-25 Aralık operasyonlarının ardından AKP saflarında yoluna devam eden Hüseyin Gülerce, Sözcü Gazetesi’ne yönelik ‘FETÖ’ soruşturmasında ‘tanık’ olarak ifade verdi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca tanık sıfatıyla dinlenen Gülerce, Sözcü’nün Fetullah Gülen’in talimatıyla kurulmuş olabileceğini öne sürerken, 2013 Haziran Direnişi döneminde Zaman Gazetesi’nin yaptığı habercilikle ilgili de açıkça yalan söylemekten çekinmedi.
AKP’nin yayın organı Sabah‘ın haberine göre Gülerce’nin ifadesinden bazı satır başları şöyle oldu:
“Fetullah Gülen en yakınındaki kişilere dahi yaptığı önemli işlerden bilgi vermez, otoritesine kimseyi ortak etmez. Bu nedenle farklı birim ve alanlardaki kişiler birbirinden haberdar değillerdir. Her şeyi bilen tek kişi Fetullah Gülen’dir. Bu kapsamda ben Sözcü gazetesini gerçekten Fetullah Gülen kurdurmuş olsa dahi ancak bunu kendisi ve aracı ettiği kişi bilir. Fetullah Gülen’e karşı olan acımasızca eleştiren yapıların daha sonra onunla irtibatlı çıktığına dair çok sayı da somut örnek var. Örneğin Taraf gazetesinin kendisi tarafından kurulduğuna ilişkin çok sayıda emare var. Yine Türk solu isimli bir dergi vardır. Bu derginin Genel Yayın Yönetmeni Gökçe Fırat Çulhaoğlu’nun Gülen ile bağlantısı anlaşıldı. Bunlar da gösteriyor ki Gülen amacına ulaşmak için her yolu kullanmaktadır.”
Gezi yalanı
“Sözcü’nün yayınları ile Türk Solu’nun yayınları örtüşmektedir. Sözcü manşetindeki bulmacada ‘Öl Recep’ derken Türk solu dergisi Erdoğan’ın boynuna idam ilmiğini geçiriyor. Bir başka manşetinde de ‘Onu öldürecek kimse yok mu?’ demektedir. Fetullah Gülen’e karşı gibi kendini ifade etse de Sözcü’nün onun tarafından kurdurulmasına dair belgeler ortaya çıksa buna hiç şaşmam. Gazetenin 7 Şubat MİT krizi, 30 Mart yerel seçimleri, Gezi kalkışması, 17-25 Aralık gibi eylemlerde Zaman yayınlarıyla neredeyse birebir örtüşecek haberleri ön plana çıkarıyordu.
Ben meslek hayatımda Türkiye’de hükümetlere muhalif çok sayıda gazete gördüm. Ancak Sözcü’nün yayınları kin ve nefret aşılama boyutunda. Sözcü’nün FETÖ’ye paralel konumuna bir örnek de Fuat Avni adresinden yapılan provokasyonları destekleyerek haberleştirmesidir. Ayrıca Sözcü’nün mali yapısına da bakmak gerekir.”
Hepiniz oradaydınız!
Gülerce’nin Sözcü’yü Haziran Direnişi dönemindeki eylemleri destekler nitelikle haberler yapmasını suçmuş gibi göstererek yaptığı ‘tanıklığı’nda, göstere göstere söylediği ‘Gezi’ yalanı söyleyecek söz bırakmıyor. Ancak Sözcü’yü Gezi eylemlerini desteklemekle suçlarken, o dönem yaşananlar olayla ilgili haberciliğini Cemaat’in yayın organı Zaman Gazetesi’ninkine benzeten Gülerce’nin yalanını ortaya çıkarmak için şu bir kaç haber başlığının yeterli olacağını söylemek mümkün.
İşte Haziran Direnişi döneminde Zaman Gazetesi’nde yayınlanmış birkaç haber başlığı:
– Gezi parkı eylemlerinde molotof bombası atacaklardı
– Gezi parkında ele geçirilen ilaçlar devletten çalıntı
– Eli bıçaklı gezicilerin çok sayıda suç kaydı ortaya çıktı
– Gezi parkı yağmacıları çaldıkları eşyayı satarken yakalandı
– Gezi parkı provokatörleri arasında bir sendika başkanı da var
– Eskişehir’de gezi parkı eylemcileri çöp konteynerlerini ateşe verdi
“Hiç yuvamdan ayrılır mıyım?” demişti
17-25 Aralık operasyonlarından sonra kendisine yönelik Zaman’dan ayrılmayı düşünüp düşünmediği sorusunu yanıtlayan Gülerce, sosyal medya hesabından 28 Aralık 2013 tarihli tarihli açıklamasında da, “Gazetem Zaman’dan istifa ettiğime dair dedikodu yayılıyor. Zaman benim yuvam. Hiç yuvamdan ayrılır mıyım? Fitneye düşülmesin” ifadelerini kullanmıştı.