Reklam
Kategoriler: Köşe Yazıları

Değer mi? Hem de nasıl…

Reklam

Nuriye ve Semih tarihimize şu an son bölümü yazılmamış bir roman gibi geçtiler…

İki aydınlık yüzdeki gurur, onur ve haklılığın insanlığa gülümsemesiydi ilk sayfalarda anlatılan. Uzun bir bölümdü bu… İlk gıda gibi, susuzluğun ardından kafaya dikilen su şişesi gibi, yürekten kopan bir türkü gibi, boyun eğmez bir şiir, çocuğa ilk tekerleme gibi…

Bu romanın yazarı işte biraz huysuz olsa gerek ki, araya aldığı kısa bir bölümde vurup kaçmışken okuyucuya, Nuriye ve Semih o anda ne tebessüm, ne ağlama…

Hak aramanın bin bir türlü yolundan en zor olanını, belki en çaresiz kalınanı seçmiş olmanın dayanılmaz açlığı bu. Bu işin doyması Gezi gibi, bu işin doyması 15-16 Haziran büyük işçi direnişi gibi, bu işin doyması Tekel Direnişi gibi, bu işin doyması devrim gibi…

Sonra Yüksel Caddesi, ah o Yüksel caddesi. Roman içinde roman… İnsan hakları anıtına sorsanız anlatacak çok şeyi olduğunu ben biliyorum. Gözaltına alınan ilk insan hakları anıtı olup olmadığını bilmese de, en kızgın insan hakları anıtı olduğuna emin… Nuriye ve Semih şimdi yanında yoklar biraz derdi de odur onun…

Tek kollu adam hep orada ama… Önlerine katamadılar simit satmayıp onursuz hayat sürenler onu… Onu, arkadaşlarını, anayı, babayı… Yerlerde sürükledikleri, sırtlarına vurdukları her an, yerlere serilen üzerinden basıp geçen faşist kafaydı. Sağlam kafa sağlam vücutta değil, sağlam kafa biraz da örselenmiş bir vücutta bulunuyordu… Bu aralar değil hep öyle…

Cezaevi, işte o taş duvar, kör pencere… Yok hayır bu defa o pencere ne kör, ne sağır… O pencereden tüm insanlık Nuriye ve Semih’i görebiliyor… İnsanlık küçük bir pencereye kafasını dayamış gözetliyor kendini… Bazen elinde kalem dünyayı çizen bir kadın, bazen gözünde gözlüğüne bakıp incelmiş yüzünde onu yalnız bırakmayan sakallarını sıvazlayan bir usta öğretmen görüyor… Nuriye ve Semih gülüyor… Açlık ne ağız kaslarını, ne yürek kaslarını germiyor, geremiyor… İnsanlık o küçük pencereden romanın en zor bölümünü okuyor…

Kaç gün oldu açlıkta sahi? Bir, iki, üç, dört, on, yirmi, elli, yüz, yüz onu aştık mı? Ölmesin, yaşasın onlar diyenler dolduruyor romanın her yanını… Maksat hasıl olmuştur bırakın diyenler var, ünlü siyasetçiler mesela. İş hakları gasp edilmesin diyen aydınlar var… Onlar için yürüyenler var her daim… Bu romanın yazarı görürken bunları kaleminden damlayan Nuriye ve Semih’in cevabı oluyor bir anda… Kararlıyız, vazgeçmiyoruz…

Biz de “Nuriye ve Semih yaşayacak!” demekten ve bunun için ne gerekiyorsa yapmaktan vazgeçmiyoruz o zaman… Unutmayın, romanın sonunu hep beraber yazmak zorundayız…

O romanın sonunda bir bebenin açlığından, Nuriye ve Semih’in açlığına kadar bu kirli düzenekte kimin payı varsa onlarla hesaplaşma var. Bozuk saat gibi günde iki defa doğruyu gösterenlerin kutsandığı değil, her anın ve zamanın devrimci doğrularının zalimleri alaşağı etmesi var. O romanın sonunda yazarın dahi hayal edemeyeceği bir heyecanın, iradenin ve haklılığın karşısında tokluklarının altında, çürümüş düzenlerinin enkazında ezilen para kasaları, silah cephanelikleri, şişman göbekler ve sağlam olduğu zannedilen koltuklar üstünde uzun ya da kısa adam ve kadınlar var…

O romanın sonunda Nuriye ve Semih’in eskisinden daha da güzelleşen gülüşleri, hastasının doktoruna, öğrencinin öğretmenine yeniden kavuşması var…

O romanın sonunda, ülkenin bilimden aydınlıktan yana hocalarının üniversitelerine kavuşması değil sadece o bilim dalının, ona en sadık emekçilerine kavuşması var. Tarih’in Candan Badem’e, Tıp’ın İzge Günal’a, Cem Terzi’ye, Özdemir Aktan’a , Öget Öktem Tanör’e, Hukuk’un İbrahim Kaboğlu’na, İktisat’ın Ahmet Haşim Köse’ye, Özgür Müftüoğlu’na…

Üniversitenin bilime, ülkenin özgürlüğe, halkın eşitliğe kavuşması var…

Değer mi?

Hem de nasıl…

Bu haber en son değiştirildi 8 Temmuz 2017 08:47 08:47

Reklam

Önceki Haberler

MHP’nin suç örgütleriyle ilişkisi hız kesmeden devam ediyor

Ülkenin her alanında ayrı bir yıkım yaratan rejim, suç ittifakına dönüşmüş durumda. MHP’li 3 vekilin…

22 Kasım 2024 10:26

Joe Biden’dan UCM’nin Netanyahu hakkındaki tutuklama emri hakkında ‘rezalet’ ifadelerini kullandı

ABD Başkanı Joe Biden, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin İsrail Başbakanı Netanyahu hakkındaki tutuklama emrinin "rezalet" olduğunu…

22 Kasım 2024 09:52

Selma Ateş saldırısının azmettiricisiydi: 2 kişiyi öldüren Servet Bozkurt yakalandı!

Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş cinayetinin davasında abla Selma Ateş’e saldırıyı azmettiren Servet Bozkurt,…

22 Kasım 2024 08:31

Ali Yerlikaya katledilen kadınları suçladı

Ali Yerlikaya bakanlığının bütçe görüşmelerinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Muhalefet milletvekilleri kadın cinayetleri ve KADES uygulamasına…

22 Kasım 2024 08:25

AKP’li belediye bir ayda 33 konsere milyonlar harcadı

AKP’li İzmir Menemen Belediyesi’nin 2023’te bir ay içinde 40’a yakın konser ve etkinlik yaptığı ortaya…

22 Kasım 2024 08:09

Cumhuriyetçilerden Biden’a Ukrayna tepkisi: Üçüncü Dünya Savaşı için zemin hazırlanıyor

ABD'de Biden'ın Ukrayna'ya uzun menzilli ATACMS füzelerini kullanma iznini vermesi sonrasında Cumhuriyetçilerden sert tepki geldi.…

21 Kasım 2024 18:14
Reklam