Bahadır Grammeşin kararının gerekçesi açıklandı: Can çekişirken bile dövmüşler!
Kadıköy'de bıçaklanarak öldürülen Bahadır Grammeşin'in katledilişiyle ilgili yeni bilgi ve görüntüler ortaya çıktı
İstanbul Kadıköy’de, 8 Mayıs 2015’te kadınlara yönelik tacizi engellemek isterken çeteler tarafından bıçaklanarak öldürülen, Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP) ve Eğitim Sen üyesi Öğretmen Bahadır Grammeşin’in katledildiği ana ilişkin yeni görüntüler ortaya çıktı.
Grammeşin’i öldürüp beraberindekileri ağır yaralayan saldırganlar hakkındaki gerekçeli karar açıklandı. Hürriyet’ten İsmail Saymaz‘ın haberine göre, kararda eğlence merkezi sahibi ve çalışanlarından oluşan sanıkların ‘saldırıya hazırlıklı oldukları’ belirtildi. Mağdurların eylemi olmadığı halde sanıkların rastgele vurdukları, kaçanları kovaladıkları, Grammeşin’i yumruk, muşta ve yağ tenekesiyle dövdükleri belirtildi. Bir saldırganın savunmasız haldeki Grammeşin’i bıçaklayarak öldürdüğü ifade edildi. Saldırganların Grammeşin’i ağır şekilde yaralandığını gördükleri halde vurmaya devam ettiği, başında bir süre bekleyip arkadaşlarını yanaştırmadığı ifade edildi.
İstanbul Anadolu 11. Ağır Ceza Mahkemesi; sanık Erkan Çınar’a ‘kasten öldürme, öldürmeye teşebbüs, tehdit ve yasak silah bulundurmak’ suçlarından 37 yıl 20 gün hapis ve 1660 TL para cezası verdi. Dört sanığa ‘cinayete yardım’ suçundan 10’ar yıl, ikisine ayrıca ‘tehdit’ suçundan 2 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası verildi. İki sanık da değişik miktarda cezaya çarptırıldı.
“Vurun, öldürün!”
Gerekçeli karara göre Grammeşin ve arkadaşları, bir dostlarının askere gitmesi vesilesiyle Kadıköy’deki bir eğlence merkezinde toplandı. Saat 3’te çıkan grup sokakta yürürken iki kişinin kadınlara laf atması üzerine Grammeşin ve arkadaşları müdahale etti. Grup kilise meydanına doğru ilerlerken, tacizcilerin bağlantılı olduğu Batıyakası Teras Kafe’nin sahibi Erkan Çınar ile çalışanları sopa ve döner bıçaklarıyla önlerini kesip “Burada erkeklik yapmayacaksınız! Vurun, öldürün!” diye tehdit etti ve küfretti. Saldırganların bir kısmı kafeye girip çıktıktan sonra Grammeşin ve arkadaşlarını kovaladı. Çınar, yere düşen Çağrı Konca’yı göğsünden bıçakladı. Murat Topraktepe ile Mert Nikelay ise Grammeşin’i yakalayıp dövdü. Topraktepe muştayla, Cemal Diri boş yağ tenekesiyle vurdu. Çınar ise bıçağı Grammeşin’in kasıklarına saplayarak, genç öğretmeni öldürdü.
Kararda, sanıkların iş yerine gidip sopa, bıçak, döner bıçağı ve muştayla dönmesine ilişkin “Saldırıya hazırlıklı olduklarını göstermektedir” denilerek, şöyle devam edildi: “Mağdurların bir eylemi olmamasına ve ellerinde cisim bulunmamasına rağmen bu kişilere cisimlerle rastgele vurmaları, saldırıdan kaçan grubu cisimlerle kovalamaları, rastgele yakaladıkları maktülü yumruk, muşta ve yağ tenekesiyle defalarca darp etmeleri, Çınar’ın darp edildiği için savunmasız halde bulunan Grammeşin’in kasık bölgesine bıçakla vurmak suretiyle ölümüne neden olduğu…”
Hasan Özcan’a yumruk atıp yere düşüren Çınar’ın Çağrı Konca’yı “hiç tereddüt etmeden elindeki döner bıçağıyla sol akciğerden bağırsağına kadar yaraladığı” vurgulandı. Konca’nın ameliyatla hayata döndürüldüğü belirtilirken, Çınar’ın “hırsını alamayıp daha çok kişiye saldırma güdüsüyle” hareket ettiği belirtildi. Grammeşin’i yere düşürüp muşta ve boş yağ tenekesiyle döven dört saldırganın ise Çınar’ın bıçaklamasını kolaylaştırdığı kaydedildi. Beş saldırganın; Grammeşin’in ağır yaralandığını gördükleri halde başından ayrılmadıkları, hatta arkadaşlarının yaklaşmasını engelledikleri anlatılarak, “Maktülün bıçaklanıp düşmesinden sonra dahi hınçlarını alamayıp vurmaya devam ettikleri” vurgulandı.