Yarın yapılacak referandumdan önce son demeçlerini veren siyasilerden Başbakan Binali Yıldırım kendisinin seçim dönemindeki çalışma tarzını görmezden gelerek “On sekiz maddeyi konuşma fırsatımız olmadı” dedi.
Ancak Yıldırım’ın referandum öncesi süreç boyunca maddelerin içeriğinden daha çok “Hayır” tarafını karşısına alan söylemler geliştirdiği ve siyasi faaliyeti bunun üzerine kurduğu hatırlanıyor.
Başbakan Binali Yıldırım Başakşehir’deki konuşmasının ardından kendisini takip eden gazetecilerin seyahat ettiği otobüse binerek gazetecilerle bir süre sohbet etti.
“Allah ne verirse”
Gazetecilerin referandum tahminini sorması üzerine Yıldırım, “Tahmin yapmıyorum sonuca bakıyorum. Allah ne verirse. ‘Ne verirsen elinle o gider seninle’ diye bir söz var” dedi.
“Sokak iyi, katılım iyi”
Başbakan Yıldırım, “Yarın İzmir’deyim. Oyumuzu verip sonra Ankara’ya parti genel merkezine gelip arkadaşlarla birlikte izleyeceğiz. Sokak iyi, katılım iyi. İletişim var vatandaş ile. İlgi gösteriyorlar. İş olsun diye gelmiyorlar. Kampanya verimli” dedi.
Referandum sonrasında balkon konuşması olup olmayacağı yönündeki bir soru üzerine Yıldırım, “Erken soyunup üşütmeyelim. Acele etmeyelim. Sonucu alalım. Her şeyin zamanı gelirse ne gerekiyorsa yapılır” diye konuştu.
Başbakan Yıldırım, “Çok fazla kampanya yoktu ama , hareketli geçti. ‘Hayır’ kampanyasını neredeyse sadece Kılıçdaroğlu yürüttü. ‘Kontrollü darbe ve denize dökme’ sözleri insanlardan çok ciddi tepki oluşturdu. İnsanlar çok daha hırslandı. Bu sözler yakışmadı. Nasıl kontrollü darbe, tiyatro olur” ifadelerini kullandı.
“18 maddenin içeriğini konuşmaya fırsat olmadı”
Yeni anayasanın maddelerini çok fazla anlatmaya imkan bulamadıklarını belirten Yıldırım, “İçerik konuşmaya fırsat olmadı. Hayır grubundaki söylemler umut verici söylemler olmadı. Sürekli endişe veren, korku salan söylemlerdi. Kampanyanın asıl konusu olan 18 maddeyi bir bir anlatma imkanını ortadan kaldırdı. Belli başlı birkaç nokta var onları düzeltmeye çalıştık” açıklamasında bulundu.
“Anayasa’da olmayan, aslı astarı olmayan bir mesele”
Yıldırım, “Son zamanlarda mesela eyalet tartışmaları oldu. Anayasada olmayan, aslı astarı olmayan bir mesele. Buna rağmen kafa karıştırma yoluna gidildi maalesef. Şükrü beyi dinlemedim ne dedi bilmiyorum. Bahçeli dile getirince haberim oldu. Verimli bir yaklaşım değil. Birisi bir laf etmiş olabilir. Her iki taraftan da maksadını aşan yanlış sözler oldu. Onları düzeltip geçmek lazım. Yoksa sürekli böyle yapmaya başladık mı toplumda ayrışmaya neden olur. ‘Evet’ ve ‘hayır’ kampanyası yürütenler gayet medeni çalışmalarını yürütüyorlar. Birbirlerini selamlıyorlar. Prensip şu olmalı; istediğinizi söylerseniz istemediğinizi işitirsiniz. O nedenle söylerken dikkatli olmak lazım” diye konuştu.
Bu haber en son değiştirildi 16 Nisan 2017 13:32 13:32
"TRT World Forum 2025"te konuşan AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, dijital platformları hedef aldı. Aile müessesesi ciddi…
Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ'ın 'casusluk' suçlamasıyla tutuklanmasının ardından kayyum atanan TELE 1'de çalışanlar istifa…
Bolu Kartalkaya’da bulunan Grand Kartal Otel’de meydana gelen ve 78 kişinin yaşamını yitirdiği yangına ilişkin…
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü Can Holding soruşturmasında, İran’da holdinge ait tütün fabrikası bulunduğu tespit edildi.…
Gazeteci Nevşin Mengü, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunda dikkat çeken isimleri değerlendirdi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın…
İktidarda olduğu yıllar boyunca sınav sisteminde defalarca değişiklik yapan bunun yenisine hazırlanıyor. Cumhurbaşkanlığı Programı'nda hem…