Danıştay, Samsun'da yapılan termik santrali durdurdu
Samsun'un Terme ilçesinde kurulacak ve ilçe hakının karşı çıktığı termik santralin yapılışı Danıştay'ın verdiği kararla tamamen sonlandı.
Samsun’un Terme ilçesinde kurulacak ve ilçe hakının karşı çıktığı termik santralin yapılışı Danıştay’ın verdiği kararla tamamen sonlandı.
Terme ilçesi Kozluk mevkisinde özel bir firma tarafından ithal kömürle çalışacak 680 megavatlık termik santral kurulması için 2014’de yasal girişimler başlatıldı. 73 bin nüfuslu ilçede yapılması planlanan santralin kömürünün Kolombiya, Rusya, Güney Afrika’dan getirileceği, saatte 225 ton, yılda 1 milyon 620 bin ton kömür ve saatte 100 bin metreküp su kullanılacağı belirtildi.
İlçede termik santralin kurulmaması için başlatılan mücadeleye çevre örgütü Greenpeace da destek verdi. Termik santralin kurulmaması için Terme Çevre Platformu öncülüğünde kitlesel çalışmalar gerçekleştirildi. Kozluk bölgesinde yaşayan köylü kadınlar termik santrale tepkilerini bölgede ‘çember’ olarak adlandırılan beyaz başörtü örterek gösterdi. Kadınlar beyaz başörtünün kirli enerjiye karşı temiz çevreyi simgelediğini belirterek bu simgesel tepkiye ise ‘Beyaz çember hareketi’ adını verdi. Ayrıca ÇED sürecinin iptal edilmesi için Haziran 2015’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na 25 bin dilekçe gönderildi.
Terme İlçe Belediye Başkanı AKP’li Şenol Kul’da termik santral karşıtı çalışmalara destek verdi. Belediye binasına ‘Termik santrale hayır’ yazılı afiş astı. Ekim 2015’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından söz konusu termik santralle ilgili ÇED süreci sonlandırıldı. Bakanlık tarafından gönderilen yazıda 1’inci İnceleme Değerlendirme Komisyonu Toplantısı’nda Terme Belediyesi tarafından termik santralin yapılmaması için sunulan gerekçeler nedeniyle ÇED sürecinin sonlandırıldığı belirtildi.
Bunun üzerine firma ÇED sürecinin tamamlattırılmayarak sonlandırılmasının hukuku olmadığını iddia ederek işlemin iptali talebiyle Samsun 1’inci İdare Mahkemesi’ne başvurdu. Mahkemece Şubat 2016’da verilen kararda dava konusu termik santrale ilişkin süreçte gerek Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü’nün gerekse Terme Belediye Başkanlığı’nın 1’inci İnceleme Değerlendirme Toplantısı aşamasında proje kapsamında ileri sürdükleri görüşlerde, söz konusu projenin yöre tarımına, deniz yaşamına ve çevreye büyük zararlar vereceğinin, projenin sonuçlandırılmasında sakınca olduğunun belirlendiği ifade edildi. Ayrıca projenin gerçekleştirilmesinin uygun olmadığına karar verilip ÇED sürecinin sonlandırıldığı da belirtildi. Samsun 1’inci İdare Mahkemesi bu gerekçelerle ÇED sürecinin sonlandırılması kararında hukuka aykırılık bulunmadığına karar verip davayı reddetti.
Firma bu kararın bozulması talebiyle Danıştay 14’üncü Daire’ye temyiz başvurusunda bulundu. Bunun üzerine Danıştay 14’üncü Daire’si 22 Mayıs 2017’de söz konusu kararı ve dayandığı gerekçelerin hukuka ve usule uygun olduğunu belirterek kararın onanmasına, karar düzeltme yolunun da kapalı olarak duyurulmasına oybirliği ile karar verdi.
‘TERMİK SANTRAL SÜRECİ SONLANDI’
Danıştay 14’üncü Daire’sinin son kararı ile termik santralle ilgili yargı sürecinin tamamen sonlandığını söyleyen Terme Belediye Başkanı AKP’li Şenol Kul, şöyle konuştu:
“Terme halkı, bütün sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler birlikte santrale karşı olduğunu ortaya koydu. Başlatılan mücadele sonrasında ÇED süreci bakanlıkça iptal edildi. Ancak santral şirketi yargıya başvurdu. Gelinen son aşamada Danıştay, tarafından verilen kararla Terme’de santral süreci sonlandı. Yeşille mavinin buluştuğu ilçemizde bundan sonra termik santral yapılamaz. İlçemizin havasını, suyunu, her türlü yaşantısını etkileyecek ve kirliliğe neden olacak santrallerin önü sonsuza kadar kapandı. Biz çok sevinçliyiz.”
‘ÜNİVERSİTELER TEZ KONUSU YAPIYORLAR’
Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, bunun Türkiye’de bir örnek olduğunu anlatırken, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Diğer il, ilçelerden arıyorlar bizi hatta üniversitelerden bize gelip bilgi alıp tez konusu yapıyorlar. Türkiye’de bu şu açıdan bir ilk; Bu süreci bu kadar kısa sürede sonlandıran ve santralin yapımını engelleyen başka bir süreç yok. Görüyoruz Türkiye’de ara kararlar alınıyor, mücadeleler veriliyor ama hala süreçler devam ediyor. Bizim burada verdiğimiz mücadele sonuçlandı. Çünkü kurumların verdiği raporlarda yapılması için olumsuzdu. Hukuki süreçte dahil olmak bütün süreçler sonlandı. O nedenle bu kadar kısa sürede bu kadar güçlü bir şekilde verilen bir mücadeleden kesin bir sonuç alındığı bir örnek bizim bildiğimiz kadarıyla yok. Tabii ki biz enerji yatırımlarına karşı değiliz bütün dünyada yenilenebilir enerji ön plana çıkıyor, bizde kalkınan bir ülke olarak enerjiye ihtiyacımız var ama enerjinin alternatifi var. Terme bir ova toprağın alternatifi yok. Türkiye’de santraller yapılacaksa da uygun yatırımlar uygun yerlere yapılmalı. Kalkınmakta olan bir ülkenin refaha erişmesi için enerjiye ihtiyacı var. Enerjisiz kalkınma olmaz. Ancak biz çevreyi de enerjiye feda edemeyiz. Çünkü sürdürülebilir bir çevrede yaşamak ancak yanabilir bir çevrede mümkün olur.”