Türkiye’de AKP Türkiyesi’yle birlikte toplumsal yaşamda yükselen dinselleşme ve gericiliğin yarattığı sonuçlar hemen her gün bir başka olayla kendini gösterirken, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ‘Türkiye’de hayat tarzı baskısının olmadığını’ savundu.
Son olarak yılbaşı kutlamalarının yapılmaması için sürdürülen kampanyalar ve arkasından bir yılbaşı eğlencesinin hedef alınmasıyla 39 kişinin yaşamını yitirdiği Reina saldırısı ortadayken, Erdoğan, “Kimsenin hayat tarzı sistematik bir tehdit altında değildir.” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasındaki o bölüm şöyle:
Saldırıların amacı bizi birbirimize düşürmektir. Toplum içindeki fay hatlarını derinleştirme amacı güdenler her fırsatı kullanmaktan geri durmuyor.
Türkiye’de etnik kimlik üzerinden siyaset yapılmasına benim kadar karşı olan yok. Tüm siyasi hayatım bununla mücadeleyle geçmiştir.
Ortaköy’deki olay da bizim canımızı yakar, Beşiktaş’taki olay da. Çünkü biz sorumluluğumuzun farkındayız.
Bunu yaşam biçimine kaydırmanın hiçbir anlamı yok. Bunlar ülkemizi bölme operasyonundan, zihin karıştırmadan başka bir şey değildir. Kimsenin hayat tarzı sistematik bir tehdit altında değildir. Aksini iddia eden bunu ortaya koymak mecburiyetindedir. Türkiye’de hayat tarzı baskısı altında olan var mı?
Kimin yediğine, içtiğine, giydiğine karışılmıştır, soruyorum. Ben de tasvip etmediğim şeyleri söylemişimdir ama asla kimsenin hayat tarzına müdahale etmedim.
Bu haber en son değiştirildi 6 Ocak 2017 12:20 12:20
İki aylık fikir dergisi Yeni Ülke 31. sayısında "Solun Cumhuriyet ile sınavı" dosyası ve dolu…
Aziz İhsan Aktaş'ın 16 şirketine kayyum atanırken sevgilisi ve akrabaları üzerine kurulu şirketleri ile Cengiz…
Çorlu Tren Katliamı’nda adı gündeme gelen dönemin TCDD Genel Müdürü İsa Apaydın’ın yöneticisi olduğu Deha…
Ünlü şarkıcı Mabel Matiz hakkında hazırlanan iddianamede, erişime engellenen 'Perperişan' şarkısının sözlerinin 'çocuklar için tehlike…
Maraş Katliamı Davası'nda yargılanan ve katliamın sembol ismi olarak bilinen eski Milletvekili Ökkeş Şendiller için…
247 günlük tutukluluğunun ardından tahliye edilen Barım, 27. Ağır Ceza Mahkemesi'nin itirazı sonucu yeniden tutuklanacak.