Erdoğan yine üfürdü: Cenazeler ortada kalıyordu, yıkayacak insan yoktu

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, imam hatip açılışında yine Cumhuriyet'in kuruluş dönemini hedef aldı.

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kendi adını taşıyan imam hatip lisesinin açılışında yaptığı konuşmada, imam hatipleri yere göğe sığdıramazken, Cumhuriyet’in kuruluş dönemine de akıl almaz iddialarla yüklenmeyi ihmal etmedi.

Erdoğan bir dönem Zeytinburnu’ndaki 16/9 kulelerini ‘tıraşlamadığı için’ küstüğü okul arkadaşı inşaat patronu Mesut Toprak tarafından yenilenen ve ismi Recep Tayyip Erdoğan İmam Hatip Lisesi olarak değiştirilen lisenin açılışını yaptı. Açılışta yaptığı konuşmada bu kez müteahhit Mesut Toprak’a teşekkür eden Erdoğan, imam hatipleri “Buradan ilim adamları da yetişti, nice akademisyenler, profesörler yetişti. Yok yok hepsi oldu” ifadeleriyle övdü.

Erdoğan, Cumhuriyet döneminde cenazelerin yıkayacak kimse bulunamadığı için ortada kaldığını öne sürdü.

Erdoğan’ın sözleri şöyle:

“İlk adım atıldığı zaman ölüleri yıkayacak gassal denilen bunu yetiştirmek üzere bu okulların kurulması var idi. Fakat gün ola harman ola, devran değişti. Ve değiştiği gibi de buralardan işte hamdolsun bizler yetiştik. Buradan ilim adamları da yetişti, nice akademisyenler, profesörler yetişti. Yok yok hepsi oldu. Ama baktılar ki bunlar farklı gidiyor, bu sefer ön kestiler. ‘Kapatalım’ dediler ve kapattılar. Türkiye genelindeki öğrenci potansiyelini 600 binden 60 bine düşürdüler. Neyle? O meşhur 28 Şubat’la. Ama şimdi hamdolsun ortası lisesiyle 1 milyon 300 bin öğrencisi var.

İşin esasına baktığımızda karşımıza çıkan fotoğraf şudur.

İmam hatip okulları ile ilgili ilk adımlar tek parti döneminde atılmıştır. Tek parti CHP’sinin derdi bizim bildiğimiz anlamda imam hatipler açmak değil, cenaze namazı kıldırmayı bilecek kadar dini bilgiye sahip kişilerin yetiştirilmesiydi. Cenaze yıkayacak imam yoktu. Türkiye o hale gelmişti. Cenazelerimiz ortada kalıyordu. İşte onun için cenaze yıkayıcısı yetiştirilsin diye böyle bir adım atıldı. Tek parti döneminde köklü dini kurumların kapısına kilit vuruldu. Milletimiz bırakınız Kuran-ı Kerim eğitimi, cenazesinin ortada kalacağından korkmaya başlamıştı.”