Esad: Suriye'ye yönelik herhangi bir askeri müdahale tam anlamıyla işgal sayılacak!

Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ülkesinde cihatçı çetelere karşı verilen mücadeleye ilişkin "Zaferden başka bir seçeneğimiz yok" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Beşşar Esad Hırvat Vecernji List Gazetesi ile röportajında Suriye’ye karşı yürütülen muhtelif yönlü savaşa son verme umudunu iki pratik eksenle gerçeğe dönüştürmenin mümkün olduğunu belirtti.

Suriye Arap Haber Ajansı (SANA)’da yer alan habere göre, Esad bu eksenlerin ilkinin terörle mücadele, ikincisinin ise silahını bırakıp vatan kucağına dönmek isteyen herkes ile uzlaşma sağlamak olduğunu ifade etti. Gerek terörle mücadele gerekse uzlaşma çabalarında önemli ilerlemelerin sağlandığına dikkat çeken Esad; dolayısıyla günümüzde bu umudun geçen tüm zamanlardan çok daha büyük olduğunu söyledi.

Suriye halkının büyük çoğunluğu federal yönetimi reddediyor

Suriye’de federal yönetim konusunda ise Esad; bu mevzunun tamamen anayasaya bağlı olduğunu, anayasanın da halkın oylamasına sunulacağının altını çizdi. Esad federal yönetimin bölünmenin ilk adımı olması itibarıyla Suriye halkının büyük çoğunluğunun böyle bir idareye karşı olduğunu vurguladı. Suriye’de federal bir idareye gerek olmadığını ifade eden Esad; bu yöndeki söylem ve planların kasıtlı olup amacın Irak’taki duruma benzer bir durum oluşturmak olduğunu kaydetti.

Karadan ya da havadan işgal ve saldırı sayılacak

Suriye’de meşru hükümetin izin ve ya da talebi olmaksızın ferdi ya da toplu olsa bile Suriye’ye yönelik herhangi bir askeri müdahalenin kelimenin tam anlamıyla işgal ve saldırı olacağının altını çizen Esad; bunun karadan ya da havadan olması durumları için de geçerli olduğunu belirtti.

Suriye’ye yönelik altı yıldan fazla süren savaş ardından bu savaşın sona erme umuduna ilişkin soruya cevabında Esad; kuşkusuz umut olmadan iradenin de olmayacağını ifade etti. Esad umut ve irade olmadan da dünyanın en güçlü ve en zengin ülkelerinin aralarında bulunduğu onlarca devletin desteği ile yürütülen bu savaşta bunca zamandır bu mücadeleyi vermek ve bu başarıları kaydetmenin mümkün olmayacağını ifade etti.

Siyasi görüşmelerde karşı tarafta ‘silahlı cihatçıların’ bulunduğu ve Suriye’de iddia edildiği gibi ‘ılımlı muhaliflerin’ bulunup bulunmadığına ilişkin bir soruya cevabında Esad; ılımlı muhaliflerin olmadığı ve bunun tamamen bir hayal olduğunun bizzat ABD eski başkanı Barack Obam ve diğer batılı yetkililer tarafından açıkça itiraf edildiğine dikkat çekti.

Büyük çoğunluğu teröristler

Esad; Suriye’de mevcut silahlı grupların büyük çoğunluğunun radikal ideolojiye sahip teröristler olduğunun altını çizdi. Bunların diyalog mantığına sahip olmadıklarını belirten Esad, bunların tek yönteminin terör olduğunu, dolayısıyla onlarla siyasi çözüme varmanın mümkün olmadığını kaydetti.

Esad aynı zamanda bunların tümünün dış güçlerin ajandalarına bağlı olduklarını belirtirken, Suriye’de halk akımına tabi olmadıklarını kaydetti. Silah taşımayan sözde siyasi grupların da bulunduğuna dikkat çeken Esad; bunların da Türkiye, Suudi Arabistan ve Batılı ajandalara bağlı olan terör destekçileri gruplar olduğunun altını çizdi.

Suriye onları deşifre etmek için görüşmeleri kabul etti

Radikal düşünceye sahip olanlarla neden görüşmelerin yapılmasının kabul edildiğine ilişkin soruya cevabında ise Esad; birçok insanın bunların asıl amaçlarının demokrasi, reform ya da benzeri ilkeler olmadığı ya da siyasi çözümden yana olmadıklarına inanmadığına işaret etti.

Esad Suriye’nin, bunların herhangi bir siyasi çözümü reddettiklerini, dış güçlere tabi olduklarını ve terörden başka bir şeyden anlamayıp siyasi çalışmalarda bulunmalarının mümkün olmadığını deşifre etmek amacıyla görüşmeleri kabul ettiğini vurguladı.

Teröre karşı savaş ilan edenler, kendileri terörü destekliyor

Dünyanın teröre karşı savaş ilan ettiği ve buna ne derecede inandığına ilişkin soruya cevabında Esad; bugün teröre karşı savaş ilan eden devletlerin, temelde terörü destekleyen Batılı devletlerin bizzat kendileri olduğunu belirtti.

Esad dünyanın birçok ülkesinin teröre karşı olduğunu ve bu yönde söylemlerde bulunmadan pratik olarak terörle mücadele ettiğini, direk ya da dolaylı olarak da Suriye ile işbirliğinde bulunduklarını ifade etti.

Teröre karşı savaş ilan eden ve bunun propagandasını yapan devletlerin şu ana dek terörü desteklediklerinin altını çizen Esad; bunun sadece kendi halklarını kandırma amaçlı medya propagandası olduğunu vurguladı.

Ordu tüm dinleri ve etnisiteleri temsil ediyor

Suriye ordusunun Suriye’de tüm dinleri, mezhepleri ve azınlıkları temsil edip etmediğine ilişkin bir soruya cevabında Esad; bir ordunun belli bir din, mezhep ya da etniği temsil etmesinin mümkün olmadığının altını çizdi.

Sözlerine devam eden Esad; bir kısım medya araçları ve tarafların bu yönde bulundukları propagandanın aslı gerçeği olmadığını, Suriye ordusunun muhtelif kesimleri ve bileşenlerini temsil edip halkın desteğini almaması halinde muhtelif bölgelerde ve şu ana dek sahada bu başarıları kaydetmesinin imkansız olduğunun altını çizdi.

Suriye devletinin kontrolü altındaki bölgelerde tüm dinlerden ve etniklerden insanların birlik beraberlik içinde yaşayıp orduyu desteklediklerine dikkat çeken Esad; bu bölgelerde teröristlerin bir kısım ailelerinin de güven içinde yaşadıklarına vurgu yaptı.

Siyasi düşmanlık olunca güvenlik işbirliği mümkün değildir

Fransa’nın Suriye’den terörle mücadeleye ilişkin bir kısım bilgileri teslim almayı reddettiği yönündeki açıklamalarına ilişkin soruya cevabında Esad; bu yöndeki açıklamaların gerçekle ilgisi olmadığını belirtti.

Esad Fransa’nın baştan beri Suriye’de teröre muhtelif tür destek verdiğinin altını çizerken, krizin başından beri Suriye’nin terörü destekleyen devletlerle güvenlik işbirliğini kestiğini söyledi. Esad siyasi düşmanlığın olduğu terörü destekleyen devletlerle güvenlik işbirliğinin imkansız olduğunu ifade etti.

Önce teröre desteklerini kesmeleri gerekiyor

Avrupa devletlerinin Suriye ile güvenlik işbirliği yapmış olsalardı halklarını terör saldırılarından ne derecede kurtaracakları konusunda bir soruya cevabında Esad; Batılı devletlerin bir kısmının Suriye’de terörü siyasi amaçları uğruna edat olarak kullandıklarını belirtti.

Bu bağlamda Suriye’ye on binlerce hatta Suriye ve civarına beklide yüz binlerce terörist gönderip onlara muhtelif tür destek temin ettiklerini ifade eden Esad; bu devletlerin her şeyden önde teröre desteklerini kesmeleri gerektiğinin altını çizdi. Esad ancak o şekilde halklarını koruyabileceklerini ve Suriye ile güvenlik işbirliğine başlayabileceklerini kaydetti.

Erdoğan’ın tutumları bunu engelliyor

Balkanlardan gelen yüksek sayıda teröristlerin sayısına ilişkin soruya cevabında Esad; Türkiye’de Erdoğan gibi birinin komutasında komşu rejimin bulunması nedeniyle sınırları kontrol etmenin mümkün olmadığını ifade etti.

Sözlerine devam eden Esad; Erdoğan rejiminin, dünyanın her yerinden gelen azılı teröristlere gerekli destek ve olanakları temin etmesi ardından Suriye ve halkına karşı saldığını bir kez daha vurguladı. Bu teröristlerin sadece Suriye ya da belli başlı bir devleti tehdit etmediklerinin de bir kez daha altını çizen Esad; terörün belli bir dini, sınırı, bölgesi ya da devleti olmadığına da bir kez daha dikkat çekti.

Barış değil teslimiyet istiyorlar

Suriye ve yönetimine yönelik bu muhtelif yönlü hırçın savaşın nedenine ilişkin bir soruya cevabında Esad; sömürücü ve hegemonyacı devletlerin müttefikleri devletler ile birlikte sadece ve sadece kendi çıkarlarına uygun boyunduruk altında devletler istediklerini belirtti.

Esad Suriye’nin ise karşılıklı çıkarlar doğrultusunda bir ilişki amaçladığını, karşı tarafın çıkarlarının yanı sıra kendi halkının da çıkarlarını kollamak istediğini vurguladı. Bu devletlerin Suriye ile barış değil de teslimiyet istediklerinin altını çizen Esad; bunun da kesinlikle kabul edilemez olduğunu ifade etti.

Bir kısmı gizliden Suriye’nin yanında olduğunu söylüyor

Bir kısım bölge devletlerinin Suriye’de teröre sınırsız para harcamasının nedenine ilişkin bir soruya cevabında Esad; bölge devletlerinin önemli bir kısmının Batı devletlerin işbirlikçisi ve tabisi olduğunu belirtti.

Bu devletlerin bir kısmının gizliden Suriye ile temaslara girip Suriye’yi desteklediklerini belirttiklerine dikkat çeken Esad; bu devletlerin tabilikleri nedeniyle tutumlarını aleni olarak ilan etmediklerini söyledi. Esad bölge devletlerinin bir kısmının belirli bir süreç içinde İngilizler tarafından teşkil edildiklerini ve daha sonra bir kısmının ABD’ye devredildiğini söyledi.

Erdoğan Halep konusunda büyük hayaller kurmuştu

Türkiye’nin Suriye’deki askeri varlığının nedenine ilişkin bir soruya cevabında Esad; Türkiye rejimi başkanı Erdoğan’ın, Halep konusunda büyük hayaller kurduğunu belirtti.

Sözlerine devam eden Esad; Halep Kentinin sahip olduğu siyasi, ekonomik, ticari, coğrafi ve lojistik öneme dikkat çekerken, Suriye ordusu ve Halep halkının şanlı tutumları sonucunda Halep Kentinin Erdoğan’a hizmet eden teröristlerden kurtarılmasının Erdoğan’ın hayallerini ve planlarını yerle bir ettiğini belirtti. Esad Erdoğan’ın her şeye rağmen Suriye’nin geleceğine ilişkin görüşme masasında kendi sandalyesini korumaya çalıştığını belirtti.

Bir diğer nedenin ise Kaide Örgütü tabanından gelen ve Türkiye rejiminin desteklediği teröristlerin deşifre edilmeleri ardından onlara yeni bir imaj verme amacı taşıdığını belirtti.

ABD idarelerine güvenmek mümkün değildir

ABD’nin yeni idaresi ve Suriye’ye askeri müdahalesine ilişkin bir soruya cevabında Esad; Suriye’de meşru hükümetin onay, izin ya da talebi olmaksızın Suriye’ye havadan ya da karadan yapılacak ferdi veya toplu herhangi bir müdahalenin kesinlikle işgal ve saldırı sayılacağının altını çizdi.

ABD politikasının dünyanın her yerinde kaos ve savaş çıkarma üzerine dayalı odluğunu belirten Esad; tarih boyunca bu politikanın izlendiğini, fakat zamandan zamana farklı olarak yöntemin değiştirildiğini vurguladı.

ABD pratiksel özelliği olmayan tüm açıklamaların çöpe atılması gerektiğini ifade eden Esad; ABD idaresinin şu ana dek iç çatışmalardan kurtulmadığını söyledi.

Esad Suriye’nin her şeye rağmen ABD idarelerini hiçbir zaman güvenmemesi gerektiğini tarihi deneyimlerle irdelemiş olduğunun altını çizdi.

Zaten savaş var

Suriye ve İsrail arasında bir savaşın çıkmasına ilişkin soruya cevabında Esad; böyle bir söylemin mantıklı olmadığını, çünkü zaten Suriye’de mevcut teröristlerin büyük çoğunluğunun İsrail’den destek ve komuta alıp onun çıkarları için bu terör eylemlerini gerçekleştirdiklerinin altını çizdi.