PSAKD Kartal Şube Başkanı: "Gerici müfredat AKP'nin adım adım tamamlamaya çalıştığı projenin bir parçasıdır"
Kartal'da gerici eğitime karşı düzenlenecek miting öncesi PSAKD İlçe Başkanı Ali Ayık'la görüştük.
Yalım Oktay
AKP iktidarının “kindar ve dindar” nesil yetiştirme projesinin bir adımı olan gerici müfredat, önümüzdeki günlerde uygulamaya girecek. Toplumun her hücresine nüfus eden gericiliğin en somut adımlarından bir tanesi olan bu müfredat ile çocuklarımızın bilimsel ve laik eğitim hakkı gasp edilirken, bu ülkenin geleceği de ipotek altına alınacak.
2017-2018 eğitim öğretim yılından itibaren 1.,5. ve 9. sınıflarda 2018-2019 eğitim öğretim yılından itibaren ise bütün sınıflarda uygulanmaya başlanacak olan yeni müfredat bir oldu bitti ile hayata geçirilmeye çalışılıyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni müfredat bakanlığın iddia ettiği gibi ilgili kurum, öğretmen ve velilerin önerileri doğrultusunda son haline getirilmemiş, bütün itirazlara kulaklar kapatılarak velilere dayatılmak isteniyor.
Ancak bu dayatmaya karşı duran, boyun eğmeyen önemlice bir toplam var. Bu anlamıyla Alevi Bektaşi Federasyonu ve Eğitim-Sen’in 17 Eylül’de Kartal Meydanı’nda düzenleyecekleri miting ise dayatılan bu gerici adıma karşı bir ihtar niteliği taşıyacağa benziyor.
Biz de Gazete Manifesto olarak, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Kartal Şube Başkanı ve miting tertip komitesinden Ali Ayık ile konuya ilişkin görüştük.
AKP tarafından topluma dayatılan gerici müfredatı değerlendirmesini istediğimiz Ayık, bizi şöyle yanıtladı;
“Siz de “dayatılan müfredat” dediniz. Evet, toplumun çoğunun veya bir kesiminin kabul etmediği, zorla dayatılan empoze edilen bir müfredata adım adım geçildi.
Bir şeyi söylemeden geçemeyeceğim. AKP’nin gerici bir parti olduğunu ve böyle bir eğitim sistemi istediğini ve bunu hayata geçirmek istediği belliydi. Ancak her seçimde her çıkaracağı yasada AKP’nin politikalarına destek veren ‘sanatçı, yazar, aydın, akademisyenlerin’ sorumluluğu büyüktür. Konumuza geri dönersek evet, dayatılan bir eğitim müfredatı var. Başta Alevi toplumunun kabul etmediği bir dayatma, gayrimüslim diye tanımladıkları kesimlere bir dayatma, hiç bir inancı olmayanlara da bir dayatmadır. Laik, bilimsel eğitim isteyenlere de bir dayatmadır. Bahsettiğimiz kesimler bu dayatmadan rahatsızlar mı? Bir kaç tanesinden bahsedersek; değerler dersi adı altında din dersi çoğaltıldı, bilimsel eğitimden uzaklaşıldı, cihat kavramı müfredata konuldu, tecavüzcü Ensar Vakfı ile milli eğitim protokol imzalayıp etkinlikler yapacaklar. Bütün bunlar bahsettiğimiz kesimleri rahatsız ediyor.”
“Mitingin toplumun her kesimine ulaşması için çabalıyoruz”
Mitingi, Alevi Bektaşi Federasyonu ve Eğitim-Sen’in düzenlediğini ancak bu gerici müfredatın toplumun her kesimini ilgilendirdiğini hatırlattığımda ise şunları ifade etti;
“Bu miting Alevi Bektaşi Federasyonu(ABF) ve Eğitim Emekçileri Sendikası(Eğitim-Sen) iki çağrıcı kurum olarak düzenliyor. Kısa zamanda örgütlediğimiz bir miting olmasına rağmen toplumun her kesimine ulaşması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tabi ki, eğitim sistemini tek bir sorun olarak göremeyiz. AKP’nin emek sömürüsüyle, emperyalizmle yaptığı işbirliğiyle, cinsiyetçi tavrıyla adım adım tamamlamaya çalıştığı projesinin bir parçasıdır.”
“Muhafazakar kesim bu durumdan memnun”
Müfredata ilişkin genel kamuoyundaki kanının nasıl olduğunu, “Parası olanlar çocuklarını özel okullara göndersin, olmayanlar da okutmasın” gibi bir algı olup olmadığını sorduğumuzda ise şu yanıtı verdi Ayık;
“Muhafazakâr kesim bu durumdan memnundur sanırım. Zengin kesimin ise daha önce de olduğu gibi bu konudan yana bir derdi yok. Açıkçası yoksul kesim yeni müfredata razı olmasa bile başka seçeneği olmadığından, tıpkı geçmişte iş garantisi ve maddi destek karşılığında Fethullah okullarına gönderildiği gibi, çocuklarını imam hatiplere göndermeyi düşünüyor. Yani evet, bu algı topluma hâkim durumda.”
“Mitingin ana teması gerici eğitim sistemine karşı durmak”
Son olarak konu Pazar günü gerçekleştirilecek mitinge geldi. Ali Ayık da mitingde öne çıkacak talepleri ve beklentilerini şöyle özetledi;
“Bu mitingin ana teması; gerici eğitim sistemine karşı durmaktır. Ancak tek başına yeni müfredata karşı çıkmak yetersizdir. Bizler laik, bilimsel, demokratik ve anadilde bir eğitim sistemi kabul edilene dek duruşumuzdan vazgeçmeyeceğiz. Pazar günü yapacağımız mitingde de bu talepler öne çıkacak.”