Vittorio de Sica, 7 Temmuz 1902 yılında Napolili fakir bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelir. Roma Üniversitesi’nden mezun olduktan sonra muhasebecilik yapmak yerine en fazla ilgisini çeken tiyatro ve sinemaya yönelir. Öncelikle dönemin İtalya’sının meşhur filmleri olan “beyaz telefonlu” filmlerde rol alır. De Sica, faşist Mussolini döneminin ürünü olan abartılı komedi anlayışının, aile ve din merkezli kurmaca hikayelerin, lüksün dışa vurumu ile tarif edilebilecek bir tür olan “beyaz telefonlu” filmler ile tanınsa da, buna karşı temsilcisi olduğu “Yeni Gerçekçilik” akımı ile birlikte “gerçek” olana yönelerek yönetmen koltuğuna oturur. Burada elbette İkinci Dünya Savaşı yıkıntıları arasındaki İtalya’nın izi vardır.
1946’da çektiği “Kaldırım Çocukları” ile, savaştan sonra Roma’da ABD askerlerinin ayakkabılarını boyayarak hayatını idame ettirmeye çalışan iki çocuğun yaşadığı zorlukları anlatır. En önemli ve en çok bilinen filmi diyebileceğimiz 1948’de çektiği “Bisiklet Hırsızları” ise, bisikleti ile afişleme işi yapan bir babanın, bisikletini çaldırması sonucunda oğlu ile birlikte girdiği arayışları anlatır.
1951’de çektiği “Milano Mucizesi” ise, yetimhanelerdeki sorunlara değinir. Hemen ardından ise “Umberto D”yi çekecektir.
150’den fazla filmde oynamış, 34 filmin yönetmenliğini yapmış olan De Sica, 13 Kasım 1974 yılında Paris yakınlarında, Neuilly-sur-Seine’de hayatını kaybeder…
Bu haber en son değiştirildi 13 Kasım 2017 07:59 07:59
19 Mart tarihinde başlayan protestolara katılan toplam 189 kişi, İstanbul Adliyesi'ndeki iki ayrı davada hakim…
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “24 bin konutun inşaatını başlattılar” dediği Sazlıdere Barajı’nın etrafında onlarca iş…
Yaklaşık 3 yıldır AYM kararlarına rağmen cezaevinde tutulan Can Atalay, CHP'li milletvekili Servet Mullaoğlu aracılığıyla…
Kronik kalp ve böbrek hastası tutuklu öğrenci Esila Ayık'ın kalp hastalığı cezaevinde ilerlerken tutukluluğuna itiraz…
Gazeteci Furkan Karabay, Erdoğan ve ailesinin şikayetiyle hakkında açılan "Cumhurbaşkanına hakaret", "hakaret" ve "iftira" iddialarıyla…
Ebubekir Şahin, RTÜK tarafından yayıncı kuruluşlara kesilen cezaları "Yayıncılarımız hatalarıyla bizleri 'cezacı başkan' konumuna düşürüyorlar"…