İstanbul'da "BiTaksi" dehşeti: Yolcular kaçırıldı, darp edildi, polis ise inanmadı...

İstanbul'da BiTaksi uygulamasını kullanan çiftin başına gelenler korku filmlerini aratmadı.

İstanbul'da

19 Mart tarihinde BiTaksi uygulaması ile taksi çağıran kadın yolcu, başlarına gelen olayları sosyal medya üzerinden duyurdu. Taksici tarafından ölümle tehdit edildiklerini söyleyen iki genç, başka taksiciler tarafından da darp edildiklerini söyledi.

Bir trafik kazası sırasında şikayetçi olan çifti takip eden taksici, önce çifti kaçırdı, sonra darp etti. Olayı polise anlatan çift ise polisi inandıramadı.

J.R ilkini 19 Mart’ta, ikincisini 26 Mart günü aynı takside yaşadıkları ve korku filmi konularını aratmayan olayların ayrıntılarını Facebook hesabı üzerinden paylaştı. J.R., mobil uygulama üzerinden çağırdıkları taksi ile Bakırköy İncirli Caddesi’ne doğru yola çıktıklarını anlattı. J.R., yarı yoldayken caddede kaza yapan iki otomobile denk geldiklerini anlattı. İlk olay da bu andan sonra yaşanmaya başladı.

Adının Barış Karakaş olduğu belirtilen taksi şoförü kaza yapan kişiler ile tartıştı. Çevredeki kişiler ise, taksiciye yan yoldan gitmesini önerdi. Aynı öneriyi, takside bulunan iki genç de yaptı. Kısa süre sonra olay yerine, polis geldi. Kazaya karışan kişi, taksiciden şikayetçi olduğunu söyledi. İki genç de, polislere taksicinin haksız olduğunu söyledi. İki genç o andan sonra olayın olduğu yerden yürüyerek uzaklaştı.26 Mart günü ise, J.R. ve arkadaşı yine mobil uygulama üzerinden taksi çağırdı.

İlk sözleri “Beni hatırladınız mı? oldu”

J.R. devamında şunları yazdı: “Sevgilimle elimiz kolumuz poşet dolu taksiye bindik. Biner binmez hareket eden şoför ‘beni hatırladınız mı’ dedi. Gelen taksici geçen hafta ki taksici idi. Şok içerisinde kaldık. Ve taksici giden araç içinde tehditlerine başladı. ‘Ben bir haftadır sizi takip ediyorum, yeniden çağırmanızı bekledim, bugün çağardınız, uygulamadan sizi gördüm ve hemen geldim, bu araçtan inemezsiniz, sizi öldüreceğim” dedi. Ve gitmek istediğimiz yere değil ters yöne doğru bizi kaçırdı. Sevgilim önde, ben arkada oturuyordum.

“Polisi ararsanız öldürürüm”

Son sürat giden aracın arka kapısını açtım ve bacağımla tutarak ve düşme tehlikesini göze alarak bağırdım. ‘Ya sağa çek dur ya da kapını kıracağım dedim’; sevgilimde polisi aradı. Bu sefer yine tehditler başladı: ‘Polisi ararsan ikinizi de öldürürüm’ dedi. El fenerini çekmeyi ya da direksiyonu kırmayı düşündük ama son hızla giderken takla atma ihtimalimizi düşünerek vazgeçtik. Ve sonunda şoför, üst caddede bulunan B. Taksi durağının önünde durdu. Hemen indik. Durakta ortalama 15 taksici dışarda bekliyordu; tabi ki olacaklardan haberleri vardı. Plan yapan arkadaşlarına yardım etmek için bekliyorlardı. Araçtan iner inmez arbede çıktı. Taksici, sevgilime küfürlerle saldırdı.

“İsminizi adresinizi biliyorum”

Ben de aralarına girdim ayırabilmek adına, sonra diğer 3 taksici daha müdahale oldu, ayırmak bahanesiyle sevgilimi tutup düşürdüler ve kafası ile yüzüne sayısız yumruk indirdiler, diğer bir kişi de beni zorla tuttu, her türlü cinsiyetçi küfürler eşliğinde darp edildik. Sonrasında da bize saldıran asıl taksici, çalıştığı durağın içine koştu ve bıçakla çıkıp tekrar sevgilime doğru koştu. Araya girdim ve bıçağı gören diğer şoförler de adamı tutarak zapt etmeye çalıştılar. Yine sayısız ölüm tehditti duyduk: ‘Adresinizi biliyorum, isminizi biliyorum geleceği sizi öldüreceğim’ler havada uçuştu. Ve bizi caddenin diğer tarafına doğru ittiler.

Polis inanmadı, “tesadüftür” diye geçiştirdi

Araçta bulunan tüm malzemelerimizi caddenin ortasına attılar, beni tutan adamın elinden kurtulup sevgilime doğru koştum ve caddenin karşısına geçtik. Polise telefonda adres verdik. Yere fırlattıkları malzemelerimizi topladım, caddeden aldım ve 5 dakika sonra da polis geldi. Adamlar o sırada kaçtı. Duraktaki diğer çalışanlar önce, ‘bizimle çalışmıyor’ dediler, sonra polis bir daha sorunca, ‘bizim elemanımız’ dediler. Hemen olayı anlattık, bıçak falan yok diye inkâr etmeye kalktılar. Polis aracı ile karakola gittik. Ayaküstü olayı anlattık ve sevgilimi hastaneye sevk ettiler, darp raporu alındı. Kafasında yüzünde şişlikler, kanama ve gözünde hafif görme kaybı var. Sonra tekrar karakola dönüp ifade verdik. Fakat polis bize inanmadı. BiTaksi uygulamasından haberleri yokmuş gibi davrandılar. Taksici bilerek plan yaparak, uygulamadan görerek bizi öldürmeye gelmiş dedik ama tesadüftür diye geçiştirdiler ve ifadelerimize yazmadılar.

Şikâyetçi olup karakoldan ayrıldık. Bitaksi uygulamasını arayarak durumu anlattım. Önce ilgileneceklerini söylediler, ben de geçen hafta şikâyet yorumu yazdığımı ama kimsenin ilgilenmediğini, böyle bir taksicinin uygulamalarında yer almaması gerektiğini söyledim. Üstelik yazdığım yorumu şoför de yetkililer de görüyormuş o an onu da öğrendim. Şuan evimizde kalamıyoruz. Maddi manevi zarara uğradık. Aletlerimiz kırıldı, bir kısmı kayboldu. Şikâyetimizden vazgeçmeden sonuçlanmasını bekleyeceğiz.”

Şirketten özür

BiTaksi uygulamasının sahibi, dehşeti yaşayan J.R’yi telefonla arayarak özür diledi. J.R. görüşmeyi şöyle anlattı. “Bitaksi uygulamasının sahibi, beni birebir arayarak özür diledi, taksiciyi ve olayla ilgilenmeyen tüm çalışanlarını işten çıkaracaklarını bildirdiler. Ayrıca da maddi manevi tüm zararımızı karşılayacaklarını bildirdiler. Adli dava sürecek, ceza alana kadar peşini bırakmayacağız.”