Nazlı Ilıcak mahkemede: Balyoz ve Ergenekon'da AKP'yi destekledim, FETÖ ile irtibatlandırılabilecek en son kişiyim

'FETÖ' soruşturması kapsamında tutuklu bulunan gazeteci Nazlı Ilıcak'ın yargılandığı dava başladı.

Nazlı Ilıcak mahkemede: Balyoz ve Ergenekon'da AKP'yi destekledim, FETÖ ile irtibatlandırılabilecek en son kişiyim

‘FETÖ’ soruşturması kapsamında geçtiğimiz Temmuz ayından beri tutuklu bulunan gazeteci Nazlı Ilıcak’ın yargılandığı da yargılandığı dava, Çağlayan’daki İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başladı.

17 sanıklı davada iddianamenin okunmasından sonra ilk ifadeyi, 29 Temmuz 2016’dan beri tutuklu olan Nazlı Ilıcak verdi. Ilıcak’ın ifadelerinde geçmişte AKP’ye bugün ‘kumpas’ olarak nitelenen Balyoz ve Ergenekon davası dönemlerinde verdiği desteği hatırlatması dikkat çekti. Her dönemin sağcısı kalemi olarak bilinen Ilıcak, “Benim ne yetiştirilme tarzım ne dünya görüşüm buna uygun” derken, “Ben FETÖ ile irtibatlandırılabilecek en son kişiyim.” ifadelerini kullandı.

T24‘ün aktardığına göre Ilıcak’ın ifadelerinden satırbaşları şöyle:

“11 ay sonra savunma yapabildiğim için çok mutluyum. FETÖ terör örgütünün ne kadar kötü olduğunu çok güzel anlattınız. Ben bu örgütle, hiçbir cemaatle ilgim olmadığını anlatacağım. Benim, annemin babamın dinî yapılarla ilişkili olmasına imkân yok. 27 Mayıs darbesinin acısını bizzat ben 16 yaşında yaşadım.

FETÖ’cü demek darbeci demek, hilekâr demek, kul hakkı yemek, soru çalmak demek. Bununla ilintilendirmeyi çok ağır buluyorum.

Kul hakkı yemek, haksızlık yapmak son derece yanlıştır. Ben kimseye mürid olmadım, kula kulluk etmedim, hep bireysel davrandım.

Ben DP ekolünden geliyorum. Demirel’i destekledim. Ama biat etme huyum yok; 28 Şubat süreciyle bütünleşen Demirel’i eleştirdim

28 Şubat sürecinde hırpalanırken, bütün tv’ler Erdoğan aleyhinde bangır bangır öterken, ben dindarları savundum, hoşa gitmedi.

367 kararında, parti kapatmada, Balyoz, Ergenekon’da AKP’yi destekledim.. Askerî vesayet vardı, AKP’nin önünü kesiyordu.

Benim hükümeti destekten kopuşum 17-25 Aralık ile oldu. “Bu mesele aydınlansın” diye yazınca Sabah’tan kovuldum.

Kovulunca Zaman, Bugün iş teklif etti. Mehmet Barlas, “Zaman’da yazına karışırlar” deyince kulağıma küpe oldu, Bugün’e gittim.

Başka yerden teklif gelmedi. Aydın Doğan’dan teklif gelse koşa koşa Hürriyet’e giderdim.

Ben FETÖ ile irtibatlandırılabilecek en son kişiyim. Benim ne yetiştirilme tarzım ne dünya görüşüm buna uygun…

Ben 12 Eylül’de Sağmalcılar’da yattım. Gençtim. Bedel öderim. Ama şunu da söyleyeyim şimdi biraz tahammül sınırını aşıyor.”

15 yıl hapis istemi

Davada Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak hakkında “Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya çalışmak”, “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya çalışmak” ve “Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni ortadan kaldırmaya çalışmak” suçlamalarıyla üçer kez ağırlaştırılmış müebbet ve “Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme” suçlamasıyla da 15 yıla kadar hapis cezası isteniyor.