Paylan açıkladı: Demirtaş 15 Temmuz’dan sonra Erdoğan’la görüşme talep etti

HDP Milletvekili Garo Paylan, tutuklu HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın 15 Temmuz’dan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşmek istediğini iddia etti.

KRT Haber Müdürü Çağlar Cilara’nın programına konuk olan HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek istediğini, bakanların da görüşmeyi desteklediğini ancak Erdoğan’ın kabul etmediğini söyledi.

Oda TV‘nin haberine göre Paylan, “Eş Genel Başkanımız Selahattin Demirtaş Sayın Cumhurbaşkanı’na mesaj gönderdi. Gelin bu darbeden bir ders çıkaralım dedi. Hemen siyaset kurumunu devreye sokalım dedi. Kendisi görüşmek istedi, etrafındaki pek çok unsur buna hemfikirken, bakanlar, milletvekilleri görüşme konusunda ‘evet bu görüşme olmalı, siz de devrede olmalısınız, bütün partiler konuşmaya başlamalı’ demişken maalesef Tayyip Erdoğan bundan caydı, görüşmeyi yapmadı ve Yenikapı ruhu diye bir ruh açıkladı, orada AKP, CHP ve MHP yan yana geldi, HDP yoktu. Sayın Cumhurbaşkanı’nı HDP ile konuşmamaya, temas kurmamaya itenler yeni dönem darbecileridir” diye konuştu.

“Çözüm sürecine dönülmeli diyenler var”

Garo Paylan, birçok bakanla ve AKP’li milletvekiliyle yüz yüze yaptığı görüşmelerde çözüm sürecine geri dönülmeli fikrini paylaştıklarını da belirtti.

“AKP içinde pek çok bakan, pek çok milletvekili kulislerde görüşüyoruz çözüm sürecine dönülmeli diyorlar ama cesaret edemiyorlar” diyen Paylan, bire bir bakanlarla yaptığı görüşmelerde çözüm sürecine dönülmesi, HDP ile konuşulması yönünde görüşlerinin olduğunu aktardı. Paylan görüştüğü bakanların, ‘bu yol yol değil’ dediklerini de aktardı.

Garo Paylan çözüm sürecini bitirenlerin darbeye zemin hazırlamak için çatışma ortamına geçilmesi konusunda Erdoğan’ı ikna ettiklerini söyledi ve yeni darbe tehdidinden de bahsetti.

“Darbenin hazırlığını yapan çözüm sürecini bitirmeye Tayyip Erdoğan’ı ikna eden ekiptir”

Paylan özetle şunları söyledi:

“İkinci Ordu Komutanlığı’ndaki bütün komutanlar, Cizre, Silopi, Sur, Yüksekova operasyonlarını yapan bütün komutanlar, oradaki çatışmayı alevlendiren, oradaki insanlarımızı öldürten ve darbeye zemin hazırlayan bütün komutanlar şu an tutuklular. Hepsi bu çatışma iklimini yaratmışlardı insanlarımızın ölmesi üzerinden darbenin alt yapısını hazırlıyorlardı. Siyasi iktidara uyarılar yaptığımız halde bizi dinlemediler. Yalnızca iki polisimizin Ceylanpınar’da öldürülme sürecine bakalım. Barış sürecinin net olarak bitirilmesi olayına. Kimin öldürdüğüne bakalım. Orada üç genci yakalıyorlar diyorlar ki ‘bunlar öldürdü.’ Onları yakalayanlar FETÖ’den tutuklu, iddianamesini yazan savcı FETÖ’den tutuklu, tutuklayan hakim FETÖ’den tutuklu ve MİT içerisindeki istihbaratı verenler FETÖ’den tutuklu. Demek ki bir dinamik darbeyi hazırlıyordu, siyasi iktidar buna uyanamadı. Darbenin hazırlığını yapan çözüm sürecini bitirmeye Tayyip Erdoğan’ı ikna eden ekiptir. Bitirtti, çünkü darbe için gerilim lazım, çatışma lazım, ölümler lazım, kaos lazım. Darbe bildirisinde de kaos var, huzur yok biz o yüzden yönetime el koymamız gerekirdi dediler. Çünkü daha önce bombalar patlıyordu, darbeden daha bir ay önce havalimanında bombalar patladı. Kim yol verdi bu insanlara. Mart 2015 ile Temmuz 2017 arasına bakmak zorundayız. O dönemde neler oldu, bununla ilgili bir özeleştiri yapmazsak ve yüzleşmezsek maalesef ben yeni bir darbe dinamiğinin devrede olduğunu düşünüyorum. Çünkü siyaset kurumu devre dışı kalmış durumda şu anda. Yalnızca güvenlikçi politikalar konuşuluyor şu anda ve güvenlikçi politikalar konuşulduğu sürece, çatışma iklimi sürdürüldüğü sürece, toplumdaki fay hatları derinleştiği sürece yeni dönem darbecileri bu fay hatlarını oynatabilirler. İktidar çok korkuyor, yeni bir isyan olabilir, ayaklanma olabilir diye. Neden korkuyorsunuz, çünkü gerilimler had safhada ve devlet içinde hala bu gerilimden nemalanmaya çalışan unsurlar olabilir. Bunun panzehiri ne? Darbenin panzehiri demokrasiye dönmektir. Parlamentonun işlemesine dönmek, toplumsal kesimlerin birbirleriyle konuşmasına dönmek. Bunu yapmadığımız sürece devletin içerisinde hala pek çok kötü aktör var. Hala kripto FETÖ’cüler olabilir, hala eski dönem darbeci unsurlar olabilir. Bunların istediği çatışma. Barış olmasın çatışma olsun, insanlarımız ölsün ve darbe ortamı oluşsun. TBMM’de 15 Temmuz’dan önce en az 20 kez darbe dinamiği devrede dedim. Tayyip Erdoğan kendisini çok güçlü zannediyor ama hiç güçlü olmadığını 15 Temmuz’da gördük. Düşünün ki istihbarat örgütü kendisi Marmaris’teyken bir haber alıyor ve kendisine bilgi dahi ulaşmıyor. İnsan en güçlü olduğunu düşündüğü anda en zayıf anıdır. Eleştiriye kapalıysanız, size temas yoksa diğer siyaset kurumlarından, yalnızca güvenlikçiler ‘padişahım çok yaşa’ diyorsa bilin ki birisi altınızdaki halıyı çekiyor. Altımızdaki halı topyekun kaymak üzereydi, şükür ki darbe başarısız oldu.”

Çözüm sürecinde HDP olarak kendilerinin de çok hatalarının olduğunu belirten Paylan iğneyi kendilerine batırmaya hazır olduklarını söyledi.

Paylan programda ayrıca Süleyman Şah Türbesi’nin PYD ve TSK’nın ortak operasyonuyla taşındığını da şu sözlerle dile getirdi:

“Süleyman Şah türbesi operasyonunu, PYD, Salih Müslim ve Ankara’daki unsurlar beraber yaptılar. Orada PYD olmadan Süleyman Şah taşınabilir miydi?”