Türkiye basın tarihinin en büyük sansürüne ilişkin RTÜK Başkanı'ndan açıklama
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı İlhan Yerlikaya, yayın yasağı veya kısıtlaması getirilen olaylara dair haberlerde ‘son dakika, sıcak haber’ gibi yazıların yasaklandığı yönündeki haberlere ilişkin, ‘Son dakika yasak değil. ‘Son dakika’ diye olayı verirsiniz. Bir saat, iki saat, beş saat hatta iki gün ‘son dakika’ diye veriyorlar. Sürekli değişik görüntülerle de olunca da... View Article
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı İlhan Yerlikaya, yayın yasağı veya kısıtlaması getirilen olaylara dair haberlerde ‘son dakika, sıcak haber’ gibi yazıların yasaklandığı yönündeki haberlere ilişkin, ‘Son dakika yasak değil. ‘Son dakika’ diye olayı verirsiniz. Bir saat, iki saat, beş saat hatta iki gün ‘son dakika’ diye veriyorlar. Sürekli değişik görüntülerle de olunca da sanki yeni bir haber gibi görülüyor. Dolayısıyla biz buna karşıyız.’ dedi.
RTÜK Başkanı Yerlikaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, olağanüstü hal (OHAL) kapsamında yayınlanan 680 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye (KHK) ilişkin yayıncılara yönelik bir bilgilendirme toplantısı yaptıklarını söyledi. Yerlikaya, bu KHK’ya göre, mahkeme veya başbakanlıkça getirilen yayın yasağı ve kısıtlamalarına aykırı yayın yapılması halinde, medya hizmet sağlayıcı kuruluşlarının programlarının bir gün, bir yıl içinde aykırılığın tekrarı halinde 5 güne kadar, ikinci kez tekrarı halinde ise 15 güne kadar yayınlarının durdurulacağını, üçüncü kez tekrar halinde ise yayın lisansının iptaline karar verilebileceğini hatırlattı.
Medyanın yayıncılık sorumluğu ve bilinci çerçevesinde, “terörün amacına hizmet etmeden yayın yapması” gerektiğini söyleyen Yerlikaya, ancak medyanın haber atlamamak için yarış yapar gibi program yaptığını ve sınırı aştığını ileri sürdü. Başkan Yerlikaya, ‘Bu sınırı aşmak neticede milli güvenliğe zarar veriyor. Bu çok önemli sıradan bir şey değil. Reyting kaygısıyla gözden kaçırılacak bir şey değil. O bakımdan, hassas bir konu. Yayıncılarımızla bazen bu tür bilgilendirme toplantıları yapıyoruz. Yayıncılar bu toplantıyı kendileri istedi. Yeni KHK çıktı, müeyyideler de çok ağır, nasıl yapacaksınız bilgi verin.’ diye konuştu.
Yerlikaya, toplantıya kendisinin ve üst kurul üyelerinin ‘baskı yapıldığı’ düşünülmesin diye katılmadığını, bilgilendirmeyi hukuk müşaviri ve hukukçu olan başkan yardımcılarının yaptığını aktararak, ‘Toplantı bir bilgilendirme toplantısıydı. Asla sansür değildir. Ama bu konu çok hassastır. KHK da bunun göstergesidir.’ ifadelerini kullandı.
Yerlikaya, ‘Eylemi gerçekleştirmiş arkasından yayın yoluyla eğer biz bunu bir gün iki gün, sürekli gündemde tutarsak terörün aleyhine konuşsak da lehine oluyor. Çünkü burada terörün amacı zaten gündem oluşturmak, kaos yaratmak ve toplumu endişeye sürüklemek. Siz iki gün, ‘son dakika’ diye bunu anlatırsanız tam da terörün amacına hizmet etmiş oluyorsunuz.’ değerlendirmesinde bulundu.
Bu konuda vatandaşlardan da sürekli telefon ve mail aldıklarını anlatan Yerlikaya, sürekli ekranda ‘son dakika’ yazısını gören yaşlıların tedirgin olduğunu ve kendilerini arayarak, ‘Ben kalp hastasıyım, kalp krizinden öleceğim ne olur öyle yapmasınlar’ dediklerini söyledi.
Yerlikaya, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘Adeta teröre oksijen pompalamak gibi oluyor. ‘Son dakika’ yasak değil. ‘Son dakika’ diye olayı verirsiniz. Ondan sonra bunu, bir saat, iki saat, beş saat hatta iki gün ‘son dakika’ diye veriyorlar. ‘Son dakika’ diye bir gün önceki haberi veriyorlar. Sürekli değişik görüntülerle de olunca da sanki yeni bir haber gibi görülüyor. Dolayısıyla biz buna karşıyız. Yani ilk olduğunda geriden görüntüyle ‘son dakika’ diye verdin, ondan sonra çık, yayın akışını değiştirme.’
Toplantının gizli olmadığını, tüm üst kurul üyelerinin de bilgisi bulunduğunu kaydeden Yerlikaya, toplantının içeriğinin çarpıtıldığını ve RTÜK’ün baskı altını alınmaya çalışıldığını ileri sürdü. Buna izin vermeyeceklerini dile getiren Yerlikaya, ‘Bu tür şeylerle baskı altına alınmayız. Yasalar neyi gerektiriyorsa onu yapacağız. Çünkü terörün bu ülkeden kovulup, gönderilmesini ülkemizin huzur ve refah içerisinde olmasını istiyoruz. Yasaların bize verdiği yetkiyi de bu anlamda kullanacağız. Ondan sonra, ‘bu cezalar niye böyle oldu, ağır oldu’ şeklinde sızlanmasınlar diye bunu anlatmaya çalıştık. Ama bunun başka noktalara çekilmesi bizi üzdü.’ diye konuştu.