ABD'li komutanlardan Türkiye'ye Afrin konusunda tam destek
ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Joseph Votel, ABD Afrika Kuvvetleri Komutanı Thomas Waldhauser ile senatörlerin soruların yanıtladı.
ABD Merkez Kuvvetler (CENTCOM) Komutanı Joseph Votel ile ABD Afrika Kuvvetleri Komutanı Thomas Waldhauser, Senato’nun Silahlı Kuvvetler Komisyonu’ndaki 2019 bütçesiyle ilgili oturumda senatörlerin sorularını yanıtladılar.
Senatör Jack Reed’in, ”Suriye’de birlikte savaştığımız Kürtler şu anda Afrin’e yönelmiş durumda. Bir Suriye stratejimiz olduğunu düşünmüyorum. SDG ile birlikte fiilen ülkenin bölünmesine göz mü yumacağız?” şeklindeki sorusuna General Votel, ”Biliyorsunuz biz Afrin’de görev yapmıyoruz. Ortağımız Suriye Demokratik Güçleri bizim oraya müdahil olmadığımızı ve olma niyetimizin de olmadığını anlıyor. Endişemiz Afrin’deki faaliyetin IŞİD karşıtı faaliyetlerimiz açısından dikkat dağıtan bir unsur olması. Bu konuyu çözmeye çalışıyoruz. Sahada IŞİD’e odaklanmamızı sağlayacak yaratıcı insanlar ve ortaklarla çalışıyoruz. Ancak yine de bunun uzun vadeli etkileri açısından endişeliyim” cevabını verdi.
Senatör Jack Reed’in ”Kürtlerin kademe kademe IŞİD ile mücadeleyi bırakıp kardeş güçlerini korumak için Afrin’e gitmesinden endişeli misiniz?” sorusunu Votel, ”Bu durumun gerçekleştiğini zaten görüyoruz” şeklinde cevapladı.
Senatör Linsey Graham ise, Votel’e ”Suriye’de Esad’la savaşacak güvenilir muhalif güçler kaldı mı?” şeklinde bir soru yöneltti. Votel, bu soruya, ”Benim bildiğim kadarıyla kalan muhalifler sadece Şam çevresinde, Guta’da ve İdlib’de. Bu alanlarda hala belli ölçüde toprak kontrol ediyorlar dolayısıyla da rejim için bir tehlike oldukları söylenebilir” şeklinde cevap verdi.
Öte yandan Votel, Senatör Elizabeth Warren’in, ”Suriye’de çok karmaşık bir denklem içinde görev yapıyorsunuz. Ruslar var, Türk askerleri var. Bu güçlerle çatışmayı engellemek için ne yapıyorsunuz?” sorusuna, ”Rusya ile uzun zamandır çatışmasızlık hattını işletiyoruz. Bu hat günde bir kaç kez işliyor. Şimdi benzer bir hattımız kuzeyde Türk ortaklarımızla da var. Böylece ortaklarımızın bizim ne yaptığımızdan haberi oluyor ve gerilimi arttıracak olasılıkları en aza indirgemiş oluyoruz. Türkiye bir NATO müttefiki. Türkiye ile ilişkimize büyük değer veriyoruz. IŞİD karşıtı mücadele uzun zamandır çok iyi bir ortak oldular. Sınırlarında terörizmden kaynaklı meşru güvenlik kaygıları olduğunun farkındayız. Bu elbette aramızda biraz gerilime neden oldu ama şu anda büyük ölçüde diplomatik kanallardan bunun giderilmesi için çalışıyoruz. Askeri kanaldan çalışmalar da var. Burada dikkat çekmek istediğim şey Rusya’nın oynadığı rol. Hem kundakçı hem itfaiyeci rolüne soyunarak bölgede ortaklarımızla aramızda tansiyonu kışkırtıyor. Rusya’nın kuzey Suriye’de oynadığı rolden ve bunun bizim Türkiye ile ilişkilerimiz üzerindeki etkisinden endişeliyim” cevabını verdi.
Senatör Tim Kaine’in, ”IŞİD ile mücadelemiz etkilenmeden NATO müttefikimiz Türkiye’nin kaygılarını giderecek bir yol bulabilecek miyiz?’ sorusunu ise Votel, ”Belirttiğim gibi diplomatik görüşmeler sürüyor. Bunların detayına giremem. Türkiye bizim desteğimize sahip. Güvenlik kaygılarını anlıyoruz. Ortağımız SDG ile ilişkimiz konusunda Türkiye’ye olabildiğinde şeffaf davranıyoruz. SDG yarısı Kürt yarısı Arap olan bir güç. DEAŞ ile mücadelede çok etkin bir güç oldular ve kurtarılan bölgelerin istikrar sürecinde önemli rol oynamaya devam ediyorlar. Bu meseleyi aşmak için Türkiye ve diğer koalisyon ortaklarımızla birlikte çalışıyoruz. Orada son derece karmaşık bir demografik yapı var. Bu meselenin çözülmesi için sahada çok yakın bir çalışma şart. Ama bence en önemli şey iyi bir iletişim. Tansiyonu düşürmek için şu anda işlettiğimiz bir mekanizma var. Amacımız çatışmaya dönüşebilecek durumları önlemek. Kendi aramızda çatışmayı körüklersek bunu çözmek son derece zor olur” şeklinde cevapladı.