AKP'den Cemal Kaşıkçı açıklaması
AKP Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, Suudi Arabistan'ın İstanbul Başkonsolosluğu'na gittiğinden beri kendisinden haber alınamayan kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın kaybolmasıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
AKP Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’na gittiğinden beri kendisinden haber alınamayan kayıp Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın kaybolmasıyla ilgili Habertürk’e açıklamalarda bulundu.
Aktay, kayıp gazeteciyle bir ay önce görüştüğünü söyleyerek “Bir ay kadar önce görüşmüştük. Bana, Suud vatandaşlarına yönelik yapılabilecek operasyonlardan endişelerinden bahsetmişti. Türkiye’de yapılamayacağına dair ifadeleri olmuştu. Türkiye’de bu tip operasyonlar yapamayacaklarına dair güven duyuyordu. Kendisiyle ilgili böyle bir durum olduğunu tam olarak ifade etmemişti. Ben de kendisine yardımcı olabileceği yönünde ifadem olmuştu.” dedi.
Aktay, kaybolma gününe dair ayrıntıları da açıklayarak “Çok vahim bir durum. Acı bir durum. İnsanların neye güvenecekleri açısından zor bir durum. Tüm gelenekleri yok eden, darbe vuran bir durum. Randevuyla gidiyor. 2 saat öncesinden konsolosluğa haber veriyor. Saat 13.00’te geliyorum diye bilgi veriyor. Randevulaşıyorlar. Saat 13.00’te evrağın hazır diye bekliyor. O saatte de 2 uçak dolusu insan geliyor ve aynı saatlerde konsoloslukta bulunuyor. Bana 16.40 civarı haber veriliyor. 3 saat 40 dakika sonra ilk haber alanın ben olduğumu anlıyorum. Ben gerekli yetkililere haber veriyorum. Bütün tedbirlerin de alındığını biliyorum.” açıklamasında bulundu.
Emniyetin çalışmalara devam ettiğini belirten Aktay olayın olağanüstü olduğunu belirterek”İlk aldığım yanıt çok vahim. Girip çıkmaması olağanüstü bir durum. Orası bir konsolosluk, diplomatik bir merkez. Cemal Kaşıkçı bilinmeyen bir insan değil. Dünya çapında bir insan. Türkiye’de de tanınan bir insan. Benim de şahsi bir dostluğum var. Suudi Arabistan’ın en entelektüel insanı olarak biliniyor. Onu herkes tanıyordu. Görüşleri ilgiyle izlenmesi gereken bir insan. Kendisine bir şey yapılmayacağı güvenle gitmiş oldu. Türk emniyeti, istihbaratı hiçbir şey kaçmaz ondan. Eğer bir operasyon o saatten sonra yapılmış olsayı kesinlikle yapılamazdı. Belli ki 13.00 ile 16.40 arasında bir şey yapılmış olacak.” dedi.
Aktay konuşmasını şöyle sürdürdü: “Konsolosluğun iki kapısı var, hangi kapıdan çıktı? Tüm kameraları inceledik, kapıdan girdiği gözüküyor ama çıktığı görülmüyor. Arabalarla bir çıkış olmuş olabilir, ölü müdür diri midir bilemiyoruz, öldürüldükten sonra cesedini daha kolay taşımak için bir şeyler yapmışlar mıdır bilmiyoruz. Normal yollarla çıkmadığı kesin, cevaplayamıyorlar, normal yıllarla girmiş biri neden anormal çıksın?”
“Konsolosluğa giren bir insana bunu yapanlar kendi ülkelerinde neler yapıyordur? Suudi cezaevlerinde binlerce kişi tutuluyor, bu olay Suudi Arabistan’ın insan hakları ihlallerini gündeme getirmek için bir vesile oldu. Hayatta kalmış olma ihtimali binde bir bile olsa ona sarılmaya çalışıyorum.”
TÜRK ARAP MEDYA DERNEĞİ BAŞKANI:
A Haber’e konuşan Türk Arap Medya Derneği Başkanı Turan Kışlakçı, “Öldürüldüğüne dair kanıtlar var. İçeride misafirhanede olduğunu, daha sonra da çıkarıldığını düşünüyorduk. Ancak öldürüldüğünü birkaç yerden teyit ettik. Detaylar açıklanacak” açıklamasını yaptı.
Kışlakçı, NTV canlı yayınında yaptığı açıklamada ise ‘Öldürüldü’ bilgisinin Türk yetkililerden geldiğini söyledi ve “Kaşıkçı’ya yönelik bir itham da yoktu. Tek yaptığı uyarı ‘Yemen’deki savaşı sonlandırın’dı. Konsolosluğa gelirken bile ‘Sadece sorgulama olabilir’ endişesi vardı. Daha sert açıklamalarımız olacak. Devletler gerekirse büyükelçilikleri kapatmalı, diplomatları sınırdışı etmeli. Kesin açıklamalar yapıldıktan sonra önce cenaze törenimiz olacak.” açıklamasında bulundu.
Turan Kışlakçı, Suudi gazetecinin öldürüldüğü bilgisinin hangi kaynağa dayandığına ilişkin soruya ise “Bu konuda yetkililer bize öldürüldüğünü ifade ettiler. Dün nişanlısını da arayıp aynı şekilde üzülmemesi gerektiğini fakat taksiratını onlara haber vermememizi istediler. Medyadan duydu maalesef” diye yanıt verdi. Kışlakçı, “Konsolosluk binasında mı öldürüldü?” sorusuna, “Verilen bilgilere göre konsolosluk binasında öldürüldü. Daha detayları da büyük ihtimalle bugün, yarın açıklanacak. DEAŞ bile böyle bir eylemde bulunmadı. Bu, DEAŞ vari bir eylem. Umarım bütün dünya vicdanı buna karşı harekete geçer. Dünya vicdanı bunu kaldıramaz. Hiçbir diploması tarihinde benzeri yok. Size misafir olan bir insanı barbarca öldürüyorsunuz. Bu doğru bir şey değil” şeklinde yanıt verdi.
ÖLÜM HABERİ 2 GÜN ÖNCE ULAŞMIŞ!
Kışlakçı, Suudi gazetecinin cenazesinin konsoloslukta olup olmadığına ilişkin soru üzerine “Onunla ilgili bilgimiz yok. Burada olmadığını biliyoruz biz. Biz zaten bundan dolayı kamera bilgilerini istedik. Dün Reuters’ı sayın konsolos çağırmış. Reuters’ı içeri alıp bütün odaları gösterdi. Bizim başından beri talep ettiğimiz bir şey vardı; ‘Kamera görüntülerini verin’. O gün de kamera görüntülerinin çalışmadığını ifade ettiler Reuters’a. Bu bile her şeyi ispatlıyor, ortaya koyuyor” yanıtını verdi.
Kışlakçı, Suudi gazetecinin ölüm haberinin 2 gün önce kendilerine ulaştığını belirterek, şu açıklamada bulundu: “Teyit ettirememiştik. Dün bunu teyit ettirdik. Cemal Kaşıkçı’nın öldürüldüğü haberi doğru. İkinci bir haber; çok vahşice öldürüldüğü yönünde. Bununla ilgili bilgilere ulaştık ama henüz ciddi manada teyit ettiremedik. Öldürüldüğü kesin ama barbar bir şekilde öldürüldüğü ile ilgili ifadeler ise kısmi teyit edildi. Bugün veya yarın yetkililerimiz bu konuda açıklama yapacak. Bu, DEAŞ’in nasıl ortaya çıktığının da bir görüntüsü diyebiliriz. Bu vahşice eylem kabul edilemez. Biz buna tepki göstereceğiz. Biz sadece insanların değil, devletlerin de buna tepki göstermesini istiyoruz. Cemal Kaşıkçı’nın ailesi, bütün çocukları Amerikan vatandaşı. Kendisi de Amerikan vatandaşıydı. Bir çocuğu hariç. Amerika’nın buna tavır koymasını bekliyoruz. Aynı zamanda Türkiye’nin diplomatik anlamda tavır koymasını bekliyoruz.”
Kışlakçı, “Yarın veya öbür gün, burada konsolosluğun önünde veya bir camide gıyabi cenaze namazımız olacak. Yetkililer açıklama yaptıktan sonra cenaze ile ilgili bilgi verdikten sonra gıyabi cenaze çalışmalarımız var” diye konuştu. Kışlakçı, bir gazetecinin “Tek bir ülkenin operasyonu mu sizce? Başka ülkelerden şüpheleniyor musunuz?” şeklindeki sorusunu, “Bizde bulgu yok ama dün Türk yetkililerinin, polisin yaptığı açıklamada ‘İki ülkeden gelen uçak’ denilmişti. Bu şu demek; Sadece Suudi Arabistan değil, başka ülkelerden de gelen birileri bu işin içinde yer aldı. Teyit ettiremediğimiz şey şu; Buraya gelen 15 kişi ilk saatlerden itibaren direkt Cemal Bey’i bayıltıp, parçalara bölüp, herkes bir parçasını alıp köpekler gibi gidiyor. Bunun detaylarına girmek istemiyorum. Umarım böyle bir şey olmamıştır. Eğer olmuşsa, bunun sonuçları kesinlikle ağır olacak. Dünyanın hiçbir yerinde, diplomasi tarihinde böyle bir olay vuku bulmamıştır. Gelen ve giden arabaların güzergahı tespit edildi bildiğim kadarıyla” şeklinde cevapladı.