Suriye’de Beşar Esad yönetimine karşı savaşan yaklaşık 3 bin 500 yabancı eski cihatçı, HTŞ saflarından çıkarak Suriye ordusuna katılacak.
ABD Başkanı Donald Trump’ın son Ortadoğu ziyaretinin ardından atadığı Suriye Özel Temsilcisi ve Türkiye’nin Ankara Büyükelçisi Tom Barrack, bu sürece “şeffaflık ilkesi” çerçevesinde destek verdiklerini açıkladı. Barrack, “Bu kişileri devlet çatısı altında tutmak, dışlamak ve radikalleşmelerine izin vermekten daha güvenli” dedi.
Reuters’ın üç Suriyeli savunma yetkilisinden bilgi edinerek aktardığı habere göre, sayıları yaklaşık 3 bin 500 civarında olan cihatçı yabancı savaşçılar, Suriyelilerle birlikte 84. Tümen bünyesine alınacak.
ÇOĞU HTŞ’Lİ
Söz konusu savaşçıların çoğunu Uygurlar ile Orta Asya ülkelerinden gelen eski HTŞ mensupları oluşturuyor. Bu kişiler, 13 yıl süren iç savaş boyunca Heyet Tahrir el-Şam saflarında yer almış ve hem İŞİD’e hem de diğer radikal gruplara karşı çatışmalara katılmıştı.
Trump’ın Riyad’da Suriye’nin atanan cumhurbaşkanı ve HTŞ lideri Colani ile gerçekleştirdiği tarihi görüşme ve Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılması, ABD’nin bu konudaki tutumunu değiştirdi. Suriye Savunma Bakanlığı’na yakın iki kaynağın aktardığına göre Colani ve yakın ekibi, bu kişileri orduya entegre etmemenin, El Kaide veya İŞİD gibi yapıların yeniden radikalleşme riskini artıracağını savunuyor. HTŞ saflarında yer alan eski yabancı savaşçıların geçmişte intihar birliklerinin omurgasını oluşturduğu biliniyor.
Yabancı savaşçılar arasında, Çin’in “terörist” olarak tanımladığı Türkistan İslam Partisi’nin eski Uygur üyeleri de bulunuyor. Pekin yönetimi, bu grubun Suriye’deki etkisini sınırlaması için Şam üzerinde baskı kurarken, Çin Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Suriye’nin her türlü terör ve aşırılık yanlısı güce karşı tavır alması uluslararası toplumun beklentisidir” denildi.
‘YABANCI SAVAŞÇI’ TARTIŞMASI
Suriye’de Beşar Esad’ın devrilip HTŞ’nin yönetime gelmesiyle iç savaşta aktif olan çok sayıda silahlı örgütün yabancı mensuplarının akıbetine ilişkin uzun tartışmalar yaşanmıştı.
aşta Uygurlar olmak üzere Orta Asya kökenli savaşçıların ülke içinde kalması, bazı Arap ülkeleri ile Batılı aktörler tarafından güvenlik riski olarak değerlendirilmişti. Batılı ülkelerin Colani’ye, silahlı güçler içindeki radikal unsurları ve yabancı savaşçıları temizlemesine yönelik talepler ilettiği de yazılmıştı.
Aynı tartışma Suriye Demokratik Güçleri (SDG) için de gündeme gelmiş ve özellikle Türkiye’deki üst düzey yetkililer, omurgasını YPG’nin oluşturduğu yapılanma içindeki yabancı savaşçıların tasfiye edilmesi gerektiğini dile getirmişlerdi.