CHP Sözcüsü Bülent Tezcan, MYK toplantısı sonrası yaptığı açıklamada, Meclis’teki yeni döneme dair “Tek adam rejimi altındayız, kuvvetlerin bir yerde toplandığı, millet iradesinin yok edilmeye çalışıldığı bir tabloyla karşı karşıyayız” yorumunda bulundu. Tezcan, “Siyasi parti ayrımı yapmadan tüm milletvekillerinden yeni dönemde etkisizleştirilmeye çalışılan Meclis’in yetkilerini koruma ve kullanma konusunda kararlı bir tutum bekliyoruz” dedi.
Tezcan’ın açıklamalarının öne çıkan bölümleri şöyle:
-TBMM’de yeni dönemde görev alacak tüm milletvekillerine başarılar diliyoruz. Yeni dönemin başarılı geçmesini diliyoruz.
-Özellikle, yeni dönemde etkisizleştirilmeye çalışılan Meclis’in buna karşı yetkilerini koruma ve kullanma konusunda kararlı bir tutum bekliyoruz tüm milletvekillerinden. Tek adam rejimi altındayız, kuvvetlerin bir yerde toplandığı, millet iradesinin yok edilmeye çalışıldığı bir tabloyla karşı karşıyayız.
-Meclis’in iradesini savunma kararlılığımız devam edecek. Bu çerçevede adım atacak herkesle birlikte yürümeye hazırız. Geniş bir mutabakat arayışının olması gerektiği düşüncesindeyiz.
-Cumhurbaşkanlığı kararnameleriyle Türkiye’de hukuk düzeninin tamamen ortadan kaldırılmasının amaçlandığı bir döneme giriliyor.
-Yeni dönemde beklediklerimiz var. Şu ana kadar gerçekleşmemiş olması ciddi biçimde toplumsal huzursuzluğu tetikleyecek nitelikte. Enis Berberoğlu haksız yere tutuklandı, yeniden milletvekili seçildi. Millet, yargının oyununu bozdu, bir kez daha onu parlamentoya gönderdi. Anayasa’nın hükmü açık. Yeniden dokunulmazlığı başla diyor, kesinleşmiş bir hüküm de yok. Devam eden davalar dokunulmazlık kapsamına girer. Berberoğlu’nun Yargıtay’da bekleyen dosyası şu anda dokunulmazlık kapsamındadır. Mahkemelerin derhal tahliye kararı vermesi gerekir. Hala tahliye kararı verilmemiş olması, tıpkı FETÖ yargısının yaptığı gibi bir tuzak kurma sürecinin başlatıldığına inşallah işaret değildir.
-Eren Erdem hukuki bir kararla değil, siyasi operasyonla tutuklanmıştır. Beraat edeceğinden hiçbir şüphemiz yoktur, ancak operasyonun çağı toplumda uygun gözüksün diye tutuklama önlemine başvurulmuştur. Erdem, 2 yıldır kaçmadığı halde bugün kaçma şüphesi var diye tutulmaktadır. Bu, başka bir rehin alma operasyonudur. Yargılanması gerekenler varsa, Türkiye’de devlet kurumlarına hukuk dışı operasyon yaptıranlar yargılanmalıdır.
-Sandıklara sahip çıkmak üzere seçim kurulları önünde demokratik haklarını kullanan gençlerimiz tutuklanmıştır. Bu Türkiye’nin fotoğrafıdır. Sandıkta hakkını savunan vatandaşın tutuklandığı bir ülke haline sokmuşlardır Türkiye’yi. 5 gencin derhal tahliye edilmesi gerekir. Hakimler, savcılar kendilerini iktidarın silahşörü olarak görmesinler, onlar hukukun temsilcileridir. Hukukun şovalyesi oldukları zaman ülkede hukuk, adalet teslim edilebilir.
-Erdoğan meydanlarda bize dönük bir dış operasyon var. Döviz ve faizin yükselmesi, dış güçlerin Türkiye’ye dönük saldırısıdır diyordu. 24 Haziran geçtikten sonra bunlar değişecek, bambaşka bir Türkiye olacak diyordu. Geçti, merakla bekliyoruz. Enflasyon iki haneli rakamlarda, gerçek enflasyon en az yüzde 25. Dolar, düşmedi; yüzde 25-30 arasında kredi faizleri. Hani düşecekti? Seçimden sonrası geldi, millet bir kere daha devam et dedi, hani düşecekti? Rant yiyici ekonominin faizleri düşürmesi, refahı artırması mümkün değil. Bu konuda mücadelemiz devam edecek.
-Önümüzdeki dönemde etkin bir muhalefet yürüteceğiz.
(İnce’nin kurultay talebi?) – Genel merkezimizin gündeminde olağanüstü kurultay yoktur. Görüşüldü, değerlendirildi. Sayın genel başkanımızın olağanüstü kurultay çağrısı gündeminde yoktur. MYK’nın gündeminde de yoktur. Kuşkusuz seçim sonuçları değerlendirilebilir. Ama bu noktada kurultayı gerektirecek bir tablo yoktur. Bir sandığın sonucunu farklı, diğerini farklı yorumlamak doğru bir yöntem değildir. Ortak çabanın ürünüdür. Genel başkanımız, cumhurbaşkanı adayımız ortak hedefe doğru yönelmiştir. Seçim sonuçları daha sağlıklı bir süreçte değerlendirilecektir. Kurultay tartışmaları bunun önündeki en önemli engellerden biridir. Partinin bir iç iktidar yarışı içerisinde olmasının gelecek planlaması ve hedeflemesi açısından faydalı olmadığını düşünüyoruz. Kurultay, zamanında yapılacaktır. Gündemimizde kurultay yoktur.
(Onursal Başkan yanıtı) -Özel bir yemekte, eşlerle yapılan yemekte konuşulanların ana bağlamından koparılarak servis edilmesi, şık bir tutum değildir. Nezaketsiz bir durumdur. Genel Başkan çok büyük bir demokratik olgunlukla siyasetin gündemini belirlemiştir. Demokrasinin önünde kurulan büyük tuzağı 15 milletvekilini göndererek bozan sayın genel başkanımızdır. Bu mu yanlıştır? Millet İttifakı’nı kurmak mı yanlıştır? Sayın Genel Başkanımız İnce’yi aday yapmıştır. Yanlış bir cumhurbaşkanı adayı mı göstermiştir?
(İnce’nin “MYK kararını bekliyorum” açıklaması) -MYK, tam mutabakatla genel başkanımızın arkasındadır. İmza meselesi tüzükte düzenlenmiş bir haktır. Kimse hakkını neden kullandı diye serzenişte bulunmaz. Genle merkez ve başkanın gündeminde böyle bir çağrısı yoktur, delegelerin büyük ağırlığının da bu kanaatte olduğunu biliyoruz.
-Millet İttifakı kuşkusuz bir seçim ittifakıydı. Protokolün esasını oluşturan değerler seçimden sonrasını da kapsayacak değerlerdi. Sadece seçim dönemiyle sınırlandırılacak değil sonrasını da kapsayacak hedeflerdi. Yayınlanan tutum belgesinde de parlamento oluştuktan sonra ittifakı oluşturan partilerin hangi ortak ilkeler çerçevesinde hareket edeceğinin irade beyanı vardı. Teknik olarak ittifak sona ermiştir ama bu değerler etrafında hareket etme iradesinin devam edeceğine inanıyoruz. Ancak herhangi bir görüşmemiz olmadı.
-Adil Öksüz belgeleriyle ilgili bir değerlendirmemiz olmadı.
-Sayın Karamollaoğlu’nun açıklaması hangi çerçevededir bilemiyorum ama. Bizim yerel seçimlerin erkene alınmasına ilişkin bir kabulü söz konusu değildir. Yerel seçimlerin erkene alınması Anayasa değişikliği gerektirir. Bir değişiklik yapılacaksa yargı bağımsızlığı için yapması gerekir. Seçimlere 9 ay kalmışken, 3 ay içinde yapalım, Anaysa’yı değiştirelim düşüncesi doğru değildir. Belediye başkanlarının seçim dönemlerini kısaltacak bir Anayasa değişikliği için destek bekleniyorsa bulamazlar. Yerel seçimlerin zamanında yapılması gerektiğini düşünüyoruz.
-Meclis Başkanı konusunda verdiğimiz bir karar yok. Zamanı gelince açıklamayı yaparız.
(İdam) – Hepimizi rahatsız eden çocuk tacizi, istismar ve cinsel saldırı olaylarının yaygınlaşmasını dikkatle izliyoruz. Bu konuda ciddi bir toplumsal mücadeleye ihtiyaç var. Bu konuda etkili olan, evrensel hukuk normları çerçevesinde kalarak bütün önlemlerin alınması gerektiğini düşünüyoruz. Hukuki önlemlerin tek başına yetmediğini, paket halinde alınarak eğitim önlemleri de alınması gerektiğini düşünüyoruz.
(MYK’da revize yaşanabilir mi?) -Şunun bilinmesi gerekir. Sayın genel başkanımız MYK’nın içerisinden kendisi atar. Bu konuda genel başkanımızca alınacak her türlü karara MYK sonuna kadar destek olacaktır. Bu, MYK’yla ilgili de olsa böyle. Bu, genel başkanımızın tasarrufunda bir husustur. Biz sadece şunu söyleyebilir. Bu noktada genel başkanın eğer süreci yönetmesi açısından gerekliyse saygıyla karşılarız, sonuna kadar destek veririz. Bu konuda bir tereddüt yoktur, ancak gündeme de gelmiş bir konu yok.
Bu haber en son değiştirildi 5 Temmuz 2018 14:42 14:42
Yenidoğan davası, duruşmanın altıncı gününde devam ediyor. Örgüt lideri olmakla suçlanan Dr. Fırat Sarı savunma…
NNA’daki habere göre “Kurtarma ekipleri, düşman savaş uçaklarının bir konut binasını hedef aldığı ve çok…
Türkiye Komünist Hareketi Tunceli İl Örgütü ,Tunceli ve Ovacık belediyelerine kayyum atanması üzerine bir açıklama…
İçişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak ve Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül…
Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Rusya'nın nükleer olmayan hipersonik ekipmanlarla donatılmış bir balistik füzeyi fırlatarak, Batı'ya…
Beyaz Saray Basın Sözcüsü Jean-Pierre yaptığı açıklamada ne ABD'nin ne de Ukrayna'nın bölgedeki gerilimi arttırmada…