Erdoğan: İnönü ve Ecevit FETÖ'nün en yakın dostuydu

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan katıldığı canlı yayın programında soruları yanıtladı.

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CNN TÜRK–Kanal D ortak yayınında Mehmet Soysal ve Hande Fırat’ın sorularını yanıtladı.

Ankara’da tarihi 2. Meclis binasında yapılan yayında Erdoğan, yaklaşık 2 yıldır devam eden OHAL uygulamasının seçimden sonra kaldırılmasını gündeme alabileceklerini söyledi.

Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:

SEÇİM BEYANNAMELERİ: ‘BAŞ UZMANLIK’ VERİN DİYORUZ

Bizim beyannamemizin detayı, tefarruatı neden muhalefeti rahatsız ediyor? Biz burada bir tecrübeyi gündeme getiriyoruz. 16 yılın tecrübesini konuşuyoruz. Türkiye’de ne eksik ne fazla bunu gördük. Bunlar çırak bile değil. Çırağa bakkalı emanet eder misiniz? Halkımıza ‘bize baş uzmanlık için icazet verin’ diyoruz. Bir ekibimiz var bu ekip aylardır çalışıyor. Hem bizzat bakan arkadaşlarımın katkıları var, hem sivilde olan arkadaşlarımızın katkıları var.

KANAL İSTANBUL: ÇIRAKLIK KALFALIK DURUMLARI YOK

Bakınız bu Kanal İstanbul projesini anlamayan ekranları başında bizi izleyenlere sesleniyorum, ne İstanbul’u ne de Türkiye’yi anlayabilirler. Demek ki böyle bir dertleri yok. Benim böyle bir derdim var. Bu derdim yeni başlamadı. Dedim ya çıraklık ya kalfalık. Çıraklık kalfalık durumunuz olsa anlardınız. Biri Demirel, iki Özal, üçü Erdoğan, dördüncüyü de ben yapacağım diyor. İnce ince bir şeyler yapmaya çalışıyor. Derslerine daha iyi çalışması lazım.

İNCE’NİN TRT TEPKİSİ: KEŞKE OLMASA

Burada mesafeyi iyi korumak lazım. Sayın ince TRT ile bir mücadelenin içerisine giriyor. Yok çıkmayacakmış. Keşke TRT’de bu yayınlar olmasa. O TRT’ye değil Türkiye’ye talipmiş.” dedi.

ŞEHİR HASTANELERİ: ESKİDEN MR MI VARDI?

Erdoğan ”Benim garip gureba vatandaşım buraya geldiğinde o kadar mutlu oluyor ki. Gidiyorum gözleri doluyor. Ey Tayyib’im sen bu hastaneyi yaptın ben ne davarımı sattım, ne altınımı sattım diyor. Sağlık mutluluk diyorsak bu.  Biz gelmeden önce MR mı vardı, tomografi mi vardı? Geldiğimizde birkaç tane kırık dökük ambulans vardı. Eskiden köpeklerin çektiği ambulans ile götürülürdü. Bay İnce bunları ne ile anlatacaksın, bunları nasıl görmezden gelirsin.” ifadelerini kullandı.

MAN ADASI: DUVARA ÇARPTI

Sayın Kılıçdaroğlu’nun bu tür iftiraları çok çirkin bu da adalet duvarına çarptı. Kılıçdaroğlu iftirasının bedelini buldu. Hırsızlık ithamının ciddi bir cezai yaptırımı olduğunu biliyorum. Parlamentodaki bütün milletvekilleri hırsız diyor. O zaman sen de hırsızsın o da hırsız. Parlamento gibi kutlu mekanın mensuplarını böyle bir ithamla kabullenmek olur mu? Bizim arkadaşlarımızın hepsi dava açıyor. Arkadaşlarımız davalarını açıyor. Yasa, yargı ne gibi karar verir bunu bilemem. Hırsızlık ithamının cezai müeyyidesi olduğunu ben biliyorum.

Cumhur ittifakı ile ayrımı bir kanara koyalım bütünleşmeyi başaralım. Parlamentonun çalışması ağır olursa yasa üretmede parlamento ağır giderse siz de yürütmede daha hızlı bir çalışmayı ortaya koyamıyorsunuz. Cumhurbaşkanı yasa yapacak diyorlar. Cumhurbaşkanının yasa yapma yetkisi yok. Sadece kanun hükmünde kararname çıkarma yetkisi aldı.

BAŞKANLIK SİSTEMİ: ÖZAL, TÜRKEŞ, DEMİREL DE SAVUNDU

A’dan Z’ye bunları düşünerek bu adımı attım, 11 sene başbakanlık 3,5 sene cumhurbaşkanlığı yaptım, dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin neredeyse tamamını gezmiş dolaşmış bir liderim. Yerel modellerde Merkezi yönetimlerde sistem nedir gören bilen birisiiyim. Benim aslında Başkanlık sistemi ile ilgili ilk açıklamam Müderrisoğlu ile yaptığım bir programdaydı. O zaman bunun gerekli olduğunu söylemiştim. Bu benimle olmuş bir süreç değil. Özal, Demirel, Türkeş de bunu savundu. Oradan gelenler bile bunu şimdi reddetmeye başladılar. Bu sistemi uygulayanlar bunda netice elde ettiler.

PİYASACILIK VURGUSU: ŞİRKET YÖNETİYOR GİBİ YÖNETECEĞİZ

Bir teknokratlar kabinesi asla düşünmem. Çünkü biz bürokratik oligarşiden çok çektik. Benim bir lafım var biliyorsunuz. Devleti şirket gibi yönetmek. Bunu başarırsak netice alırız. Şu anda birçok dünya ülkesinde piyasadan gelen insanlar bir yerlere yerleşiyor. Bizim için de siyasi vizyon sahibi olacak, aynı şekilde bir şirket yönetiyor gibi yönetecek, sonuç odaklı bir kabine olacak.

‘FETÖ’ İLE MÜCADELE: CHP BERABER GEZİYOR

Mücadelede bizim 15 Temmuz gecesindeki sıcaklık ne ise şu anda da o devam ediyor. Biz asla taviz vermeyeceğiz. Yıl sonuna kadar bu davaları bitirme kararındayız. Bu akşam burada özellikle bir şey söyleyeceğim. CHP’nin seçim beyannamesinde FETÖ ile ilgili bir mücadele yok. Terörü de es geçmişler, çünkü beraber geziyorlar.

“ECEVİT, İNÖNÜ EN YAKIN DOSTUYDU”

FETÖ’nün bizim zamanımızda büyüdüğü iddiasını ben reddetmem. Bunlar büyük bir ihanet şebekesi içerisindeymiş. Aldatıldık. Taa Erdal İnönü’ye git, Bülent Ecevit’e. Ecevit, İnönü bunların en yakın dostuydu. Erdal İnönü’nün bunların okullarını ziyaret ettiğini iyi bilirim.

“Onların davetlerine katıldıklarını iyi bilirim. Gelsinler konuşalım. Samimi değiller. Biz yanıldık. Biz bunlara çok inandık. 2004 MGK’sında hedef sadece FETÖ değil tüm terör örgütlerine yönelik bir süreçti. Biz bunun üzerine ısrarla da gittik. Birçok STK’lar da masaya yatırıldı. 2010’dan sonra da ayıklama süreci başladı.”

OHAL: SEÇİM SONRASI OLABİLİR

Seçim sonrası OHAL’i masaya yatırıp gözden geçirip onu kaldırma gibi bir durum söz konusu olabilir. Onunla ilgili çalışma yapacağız.

KANDİL VE SİNCAR: BAĞDAT ÇÖZERİZ DERSE NE ALA…

Bir tehdit olması halinde Bağdat yönetimi ile bu konuyu görüşürüz, Bağdat ‘biz çözeriz derse ne ala, demezse Kandil’i de vururuz, Sincar’ı da vururuz. BM’nin Mahmur’u da çözmesi lazım. Orası bir kuluçka yuvası. Kandil, Mahmur’dan besleniyor. Bir gece ansızın vurabiliriz bizim stratejimiz budur’

MENBİÇ: ABD SÖZÜNÜ TUTARSA…

Pompeo ile iş farklı bir yere geldi. Mevlüt Bey’le görüşmemde o da çok samimi bulduğunu söyledi. Fırat’ın doğusuna çıkarılacaklar, sözünün arkasında durursa Münbiç sorununu hızla halletme imkanını görmüş oluruz. Teröristler temizlenene kadar mücadeleyi yürüteceğiz, hassasiyetimiz Suriye’nin Kuzey’inde. 4000-5000 teröristi etkisiz hale getirdik. Benim bu açıklamamdan da rahatsız olanlar var. Neden rahatsız oluyorsun, aksi takdirde benim vatandaşım rahatsız oluyor. Cerablus’ta da DEAŞ’ı çıkardık. Kandil ve Sincar’da da aynı.

BEDELLİ: HEMEN OLMAZ

Bedelliyi hemen çıkarırsak bu yanlış olur ve halkımız ‘ne yapıyorsunuz’ der. Seçimden sonra askeri boyutunu ekibmizle değerlendiririz.

KÜRT SORUNU: RABİA DİYORUZ

Ben 2005’te Diyarbakır’da ‘böyle bir sorun varsa bu benim sorunumdur’ dedim. Bugün terör ile mücadele var ve son teröriste kadar sürecek. İnkar politikalarını, red politikalarını biz kaldırdık. Kürt kardeşimizi kendi devletine düşman hale getirdiler. Diyarbakır’da 6-7 Ekim’de 53 kürt evladını öldürenler senin temsilini alacak kişiler olamaz. İşte 24 haziran bunlara gerekli cevabı verme günüdür.

Ey benim Kürt kardeşim! Seni kendi devletine düşman haline getirene tavrını koy, oyuna gelme. Diyarbakır’da kardeşlerimizi öldürenler senin temsilciliğini alamaz. Bunlar mı sizin temsilciniz olacak? 24 Haziran’da bunlara gereken cevabı verme günüdür. Benim Rabbim bizi kardeş olarak yarattı. Mademki müminler kardeştir, kardeşliğimizin gereğini yerine getirelim. Ayrımcılığa gitmeyelim. Rabia diyoruz. Irkçılığı kesinlikle reddediyoruz.

FUTBOL: TRABZON, BAŞAKŞEHİR BENİM TAKIMIM

(Fenerbahçe’de değişim) Ali bey açık ara başarı elde etti. Doğrusu dün, evvelsi gün arayıp tebrik ettim. Yeni dönemde o da artık bu beklenen başarıyı ortaya koyması lazım. Sadece Fenerbahçe’nin ulusal bazda musabakaları olmayacak. Zannediyorum hoca ile devam etme gibi bir şey var. Aykut Hoca ile devam ettirmeleri, eksiklikleri gidermeleri onların takdiridir. İsteriz ki güçlü bir Fenerbahçe ortaya çıksın. Galatasaray iyi bir noktaya gelmiş durumda. Beşiktaş’ta Şenol Hoca zaten tartışmasız. Kimler gidecek, kimler kalcak bunlar da belli beğil. Bunları da gazetelerden takip ediyoruz. Trabzon da dahil Başkaşehir zaten benim takımım. Kulüplerimize başarılar diliyorum.