Erdoğan 'ülkeleri bölen adam' dediği Soros'la bağlantılarını unutturabilecek mi?

AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı eylemlerinin arkasında George Soros'un fonladığı kurumların olduğunu iddia etti. Ancak Erdoğan'ın asıl kendisinin ve partisinin "Ülkeleri bölen, parası bol, bu paraları bunun için harcayan bir adam" dediği Soros'un vakfıyla yakın işbirliği arşivlerde duruyor.

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bugün Saray’da düzenlediği 48. Muhtarlar Toplantısı’nda konuşurken, bir kez daha Haziran Direnişi’ni hedef aldı. Ancak bu kez kendisinin de bir çok kez kullandığı deyimle “şecaat arz ederken sirkatin söyledi”.

Konuşmasında geçtiğimiz hafta akademisyenlere düzenlenen operasyonu gündeme getiren Erdoğan, milyonlarca vatandaşın katıldığı Gezi eylemlerini emperyalist merkezlerce finanse edildiği yalanını öne sürdü. “Gezi olaylarının finansörü olan bir kişi içerde.” diyen AKP lideri, “Arkasında kim var Soros. Bu adam ülkeleri bölen, parası bol, bu paraları bunun için harcayan bir adam.” ifadelerini kullandı.

AKP’ye ve temsil ettiği sermaye düzeni ile gericiliğe karşı her eylem ve söylem karşısında “dış mihraklar” edebiyatına sarılıp dinci milliyetçi tabanı konsolide etmeye çalışan Erdoğan, asıl kendi partisinin harcında emperyalizm desteğinin olduğunu ise türlü demagojilerle unutturmaya çalışıyor.

SOROS’A ‘BİZİ DESTEKLEYİN’ DEDİ

AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 2003 yılında eski AB Bakanı Egemen Bağış ve şimdilerde AKP Sözcüsü olan Ömer Çelik’le birlikte, Davos’ta George Soros’la bir araya gelmişti. Üç ismin de yer aldığı görüşmenin meşhur fotoğrafının hikayesini 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün eski başdanışmanı Ahmet Sever “Sayın Erdoğan şimdi biraz da sizin Soros ile bağlantılarınızdan bahsedelim… 2003 yılının Ocak ayı… Yer, Davos… George Soros ile burada bir görüşme yaptınız ve desteğini istediniz: “Türkiye’nin açık toplumu biziz. Bizi destekleyin…” Soros da destekledi…” ifadeleriyle anlatmıştı.

‘AKİL İNSANLAR’DA CAN PAKER

Erdoğan’ın Başbakan olduğu 2013 yılında da Kürt sorununa çözüm üreteceği iddiasıyla “Akil İnsanlar Heyeti” oluşturulmuştu. 7 bölgeden oluşan heyette Doğu Anadolu ekibinin başında ise Can Paker bulunuyordu. Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı’nın (TESEV) o dönem başkanı ve şimdilerde de başkanlık sisteminin en büyük destekçilerden olan Can Paker, yıllık 2 milyon dolarlık bütçesinin 400 bin dolarını Soros’un ana finansörü olduğu Açık Toplum Enstitüsü’nden sağlıyordu. Paker’in Açık Toplum Enstitüsü Mütevelli Heyeti’nde yer aldığına dair bilgi halen vakfın internet sitesinde bulunuyor. (Bkz: https://aciktoplumvakfi.org.tr/vakif-kurullari/)

EYLEMLERE KARŞI YİNE PAKER

AKP’nin Fethullahçı yapılanma ile birlikte özellikle yargıdaki gücünü tahkim etmesini sağladığı 2010 yılındaki anayasa referandumunda “yetmez ama evet” diyen Paker, Haziran Direnişi eylemlerinin “barış süreci”ne karşı yapıldığını iddia etmişti. O dönem Sabah’a konuşan Paker, “Hükümet iki en önemli konuya çözüm getirmek üzereydi. Birincisi vesayet rejimini tamamıyla bitirecek 5 bin yasanın değişmesi gerekiyordu. Devletin kutsallığından bireyin kutsallığına geçiş için hukuk sistemi yeniden yapılanacaktı. İkincisi de çözüm süreci belli bir noktaya getirilmişti. Her iki konu da Türkiye’yi ekonomik ve siyasi olarak dünyada söz sahibi hale getirecekti. Eylemlerin amacı siyasi iktidarın görünümünü ve karar alma gücünü zayıflatmaktı.” demişti.

Paker’in adı 2013 yılında 28 Mayıs’ta Redhack tarafından yayımlanan, dönemin AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’a ait olduğu iddia edilen e-postalarda geçiyordu. Redhack tarafından yayımlanan elektronik postalarda Bağış’ın Paker’e 4 bin 750 liralık Vakko çeki hediye ettiğine dair yazışmalar ortaya çıkmıştı.

SOROS: AKP DESTEĞİ HAK EDİYOR

AKP’nin Soros’la doğrudan ve dolaylı bağlantılarını gözler önüne seren bu bilgilerin yanısıra Soros’un bizzat kendisi de Erdoğan’ın partisini Türkiye’yi ziyaret ettiği 2015 yılında şu sözlerle “övmüştü”: “Bence AK Parti demokrasiye inanıyor. Önceki hükümetlerden daha dürüst, yolsuzluk daha az ve desteği hak ettiğine inanıyorum.”

Türkiye’yi Cumhuriyet tarihinin emperyalizme en bağımlı düzeyine getiren AKP, bunun karşılığında adı Açık Toplum Enstitüsü ile anılan Murat Belge, Eser Karakaş, Can Paker gibi liberallerden destek almıştı. Bu isimler aynı zamanda “yetmez ama evet”çiliğin de önde gelen propagandistleri olmuştu.

AKP YÖNETİMDE

AKP’nin Soros’un “küresel örgüt”ü Açık Toplum Enstitüsü’yle organik boyutuyla da ilişkisi bulunuyordu. AKP’de üç dönem vekillik yapan Salim Uslu,  2002-2003 ve 2003-2004 yılları arasında Enstitü’nün Türkiye’deki Danışma Kurulu’nda görev almıştı. TBMM İdare Amiri ve Çorum Milletvekili olan Salim Uslu, daha öncesinde de Hak-İş Konfederasyonu’nun başkanlığı yapmıştı.