İnce'den Erdoğan'a 'gariban' yanıtı: Şaibeli olmaktan iyidir
CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, "Benim işim Tayyip Erdoğan'ı yargılamak değil" dedi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin randevu talebini AKP Genel Başkanlığı binasında kabul edebileceğini belirterek, “Partimde İnce’yi kabul edebilirim. Randevu talebinde bulundular kısa zamanda cevap vereceğiz. Partimize de ayakları alışmış olur” dedi.
Erdoğan’ın bu yanıtı için Muharrem İnce de “Erdoğan beni saraya davet edemedi, ayağım alışır diye korktu” diye yorum yaptı.
Türk-İş’i ziyaret eden İnce, burada basına açıklamalarda bulundu. İnce, “Bizim derdimiz Tayyip Erdoğan indirmek değil” sözünü tekrar ederken, “İstikrar kişiyle olmaz, partiyle de olmaz. İstikrar kurullarla olur, kurallarla olur. Türkiye’yi parlamenter sisteme geri döndüreceğiz’. Hayır öyle değil. Geri döndürmeyeceğiz Türkiye’yi. En ileriye götüreceğiz. İsveç’te, Danimarka’da ne oluyorsa, Hollanda’da ne oluyorsa… Bir kere hesap veren olacağız. Şeffaf olacağız. ‘Tayyip Erdoğan’ı yargılayacak mısın?’ diyor, soruyor. Hayır, benim görevim Erdoğan’ı yargılamak değil. Bizim görevimiz adil bir yargı. Bağımsız bir mahkeme, hukukun üstünlüğü, bağımsız bir yargı. Yani cumhurbaşkanını yargılayacak hakimler istiyoruz.” ifadeleri kullandı.
‘GARİBAN YANITI’
Muharrem İnce daha sonra da DİSK’e ziyarette bulundu. Burada da Erdoğan’ın kendisine yönelik ‘gariban’ sözüne yanıt veren ince, “Gariban olmak şaibeli olmaktan iyidir.” dedi:
“Şimdi pahalı çaylar içiyor, pahalı saatler, pahalı kıravatlar takıyorsun. Saraylarda yaşıyorsun. Bana gariban demesini aşağılayıcı bir şey olarak görmüyorum. Gurur verici bir şey olarak görüyorum. Bütün garibanların yanında hissediyorum kendimi. O nerede hissediyor bilemem
Bu memleketin çoğu gariban. Biraz da senin yüzünden sonradan gariban oldular. Sen imam hatip lisesinde okurken harçlığı zor bulduğun günleri unuttun.
Gariban olmak şaibeli olmaktan iyidir. Gariban olmak şaibeli para sahibi olmaktan iyidir. Doğru söylüyorsun ben gariban kamyon şoförü rahmetli Hacı Şerif’in oğluyum.”