'Kadınlar, mülteci kampında fuhuşa zorlanıyor'
Diyarbakır Barosu, Urfa Telhamut Çadır Kenti’ndeki Suriyeli kadınların fuhuşa zorlandıkları iddiasına ilişkin açıklama yaptı.
Diyarbakır Barosu Urfa’nın Ceylanpınar ilçesinde bulunan Telhamut Çadır Kenti’ndeki Suriyeli kadınların fuhuşa zorlandıkları iddiasına ilişkin yazılı basın açıklaması yaptı.
Evrensel’in haberine göre, kitle örgütleri ile inceleme yapmak için gittiği kampa alınmayan baro yönetimi, iddianın ağır bir hak ihlalini oluşturduğunu belirterek, etkili bir soruşturma yürütülmesi gerektiğini söyledi.
HEYET KAMPA ALINMADI
Diyarbakır Barosu’nun İnsan Hakları Merkezi bünyesinde yer alan Mülteci Hakları Komisyonu ile Kadın Hakları Merkezi’nin yanı sıra Zorla Alıkonulan Kadınlar İçin Mücadele Platformu, Şanlıurfa İnsan Hakları Derneği, Şanlıurfa Sağlık Emekçileri Sendikası, Kadın Yaşam ve Dayanışma Derneği’nde oluşan heyet iddialara ilişkin Telhamut Kampı’nda incelemelerde bulunmak istedi. Kampa giden heyetin güvenlik güçlerinin tarafından kampa alınmadıkları, Jandarma Komutanlığı ve kaymakamlık ile yapılan görüşmelerin de sonuç vermediği belirtildi.
SORUŞTURMA AÇILDI, GİZLİLİK KARARI GETİRİLDİ
Heyet, daha sonra Ceylanpınar Cumhuriyet Savcılığı ile yaptığı görüşme sonucu iddialara ilişkin soruşturma açıldığı ve soruşturmaya gizlilik kararı getirildiği bilgisine ulaştı.
‘İDDİA AĞIR HAK İHLALİ KONUSUNU OLUŞTURMAKTA’
Diyarbakır Barosu yaptığı yazılı açıklamada, Telhamut Çadır Kenti’nde yaşanan durumun ağır bir hak ihlali olduğunu belirterek durumun aydınlatılması için kampın ulusal ve uluslar arası heyetlere açılması gerektiğine dikkat çekti. Açıklamada, “ Şanlıurfa Ceylanpınar Telhamut Çadır Kentinde kalan kadın sığınmacılarının bazı kişilerce temel ihtiyaçlarının karşılanması için fuhuşa zorlandıkları iddiaları ağır bir hak ihlalinin konusunu oluşturmakta olup, bu iddiaya ilişkin olarak sivil ve kamu denetiminin yapılması sağlanmalıdır” denildi.
‘ETKİLİ SORUŞTURMA YÜRÜTÜLMELİ’
Baro açıklamasına şöyle devam etti: “Bizler öncelikle bu iddiaya ilişkin olarak mağdurların, mağdur kimliklerine zarar vermeyecek şekilde gizlilik içerisinde bir an önce tespitini, derhal geçici tedbirlere başvurularak ilişkili olabileceği değerlendirilen kişiler yönünden idari tedbirler alınmasını ve yine etkin bir adli soruşturma sürecinin yürütülmesini, kamu ve özel kurumlarla eşgüdümün sağlanarak kampta bulunan mağdurlar yönünden psikolojik desteğin sağlanmasını ve bu husustaki iddialara ilişkin olarak kamuoyuna tatmin edici bir açıklama yapılmasını talep ediyoruz.”